Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Bursa’ya gelip de Uludağ’ı ziyaret etmeden gitmenin mümkün olmadığı rotalardan biri de tarihi İnkaya Çınarı. Uludağ’ın zirvelerinde ihtişamıyla göz kamaştıran, adından sıkça bahsedilen yaşlı ama bilge bir çınar. Çehresinde binlerce yaprağın ahenkle dans ettiği, yılların vermiş olduğu pürüzlü ve yer yer derin izli kabuğunda yorgunluğun hissedildiği, devasa görünümüyle de İnkaya Köyü’nü ziyarete gelenleri bir baba gibi kucaklamakta.

600 yılda kaç bahar ve kaç kış görebilirsiniz? Ya da kaç devrin açılıp kaç devrin kapandığını? İnsan ömrünün şahitlik edemeyeceği uzun, çok uzun bir yaşamdan bahsediyorum. Yazın yeşil, kışın sarı renkli yapraklarla örtülü olan, gölgesinde dinlendiğiniz, baktığınızda gücü hissedebildiğiniz bir yaşam… İnkaya bizlere bu hissi yaşatabilen bir çınar. Tam tamına 610 yaşında. Uzun dalları, kalın gövdesi ve ihtişamlı büyüklüğü bizlere bunu kanıtlar nitelikte.  İnkaya Köyü Muhtarı Özkan Boz ile yaptığımız görüşmede, kendisi İnkaya Köyü ve İnkaya Çınarı hakkında bilgilerini bizlerle paylaştı.

Yeraltı suyundan besleniyor!

Özkan Boz, İnkaya Çınarı’nın adından da anlaşılacağı üzere içinde bulunduğu İnkaya Köyü’nden geldiğini, çınarın ve köyün kuruluş tarihinin Bursa’nın fethi sonrasına dayandığını, kurulan ilk köylerden biri olduğunu aktardı. II. Murat Dönemi’nde köyün bulunduğu mevkide iki adet su kaynağı olduğunu ve bu kaynakların korunması için dönemin padişahı II. Murat’ın bu alana iki haneyi yerleştirdiğinden bahseden Boz, sözlerine şöyle devam etti: “Benim atalarım burada var olan su kaynaklarını korumak için yerleştirilmiş. O dönemde iki hane olarak yaşamlarını sürdürmüşler. Meydan sayılabilecek köyün giriş kısmında bulunan bu çınarın, rivayetlere göre kendiliğinden yeşerdiği söyleniyor. Arazi şartları gereği köyün kayalık bir mevkide olması geçim kaynaklarından tarımı elverişsiz kılmış ve yer altında bulunan bu iki su kaynağı olduğu gibi İnkaya Çınarı’nı beslemiş.” 

Barış Manço İnkaya Çınarını meşhur yaptı

1992 yılında Barış Manço’nun sunmuş olduğu bir programda İnkaya Çınarı’ndan bahsetmesi İnkaya Köyü’nün tanınmasında büyük rol oynadığını söyleyen Boz, “Gençlik zamanlarımdı Barış Manço köye geldiğinde. Burada yapılan çekimler televizyonda yayınlandıktan sonra ziyaretçi sayısı da artmaya başladı. Bizler de gelen ziyaretçileri daha iyi ağırlamak için çınarın etrafını düzenledik. Çay bahçesi ve restoranlar açıldı.” dedi. Ayrıca köy halkının da kendi el emeklerini satmaya başladığını söyleyen Özkan Boz:” Bu köyde 85 hane yaşıyor. Her birinin de geçim kaynağı bu çınar. O yüzden İnkaya Çınarı’na gözümüz gibi bakıyoruz. Her yıl bakımlarını titizlikle yaptırıyoruz. Bizim için büyük bir şans. Atalarımızın bize bıraktığı bu doğal mirası bizde elimizden geldiğince koruyarak kendi evlatlarımıza bırakacağız.” dedi.

“Çoğu zaman yol gösterici olmuş Uludağ’a çıkanlara”

Yorgun görüntüsünün altında bilgeliğin var olduğunu söyleyen Boz, sözlerine şöyle devam etti: “Bu çınar çoğu zaman yol gösterici olmuş Uludağ’a çıkanlara. Büyüklüğü ve yaşı  nedeniyle bilinmesi, dağa çıkacak olanların konumlarını belirlemede oldukça yarar sağlamış. Hatta rivayet olarak anlatılan bir hikayede var. Yunan işgali sırasında köyün tepede bulunması ve  Bursa manzarasının oldukça rahat bir şekilde görülmesi Yiğitali mevkiine kadar gelen düşman birliklerinin İnkaya Çınarı’nı gidiş-geliş güzergahı olarak kullanmasına olanak sağlamış. Fakat Yunan akerleri köyü işgal etme girişiminde bulunmamışlar. Sadece İnkaya’nın dallarından kesip atlarına semer yaptıklarını ve bunun sonucunda çınara zarar verdikleri için savaş sırasında hayatlarını kaybettikleri anlatılırdı.” 

Köylünün geçim kaynağı

İnkaya Çınarı’nın gövde çapının yaklaşık 3 metre, yüksekliğinin ise 35 metreye ulaştığını ve 13 ana koldan oluştuğunu belirten Muhtar, gövde çevresinin 9 - 9.5 metre arasında olduğunu ifade etti. Yaşayan en eski çınarlardan biri olarak sayılan İnkaya Çınarı’nın kış turizminin uğrak noktalarından biri olan Uludağ yolu üzerinde olması da yıl içinde bir çok turisti ağırlamada imkan sağladığını söyleyen Boz, bunun getirileri olarak da yaşayan köy ahalisinin Bursa’nın yöresel lezzetlerini ve el emeği işçiliklerini satışa sunarak geçim kaynağına dönüştürdüğünü belirtti. Çınarın çevresinde açılan çay bahçeleri de yoldan geçenlerin dinlenmesi için birer fırsat olduğunu belirten Özkan Boz, İnkaya’nın huzurlu kolları altında dinlenen her ziyaretçinin çınarın altına oturup temiz havayı içine çektiklerini ve bursa manzarasını izleyerek huzur bulduklarını dile getirerek sözlerini noktaladı.

Yıllara meydan okuyarak günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış İnkaya Çınarı, Bursa’nın gözde simgelerinden biri olarak varlığını hala devam ettirmekte. Şehir merkezine ortalama 9-10 km uzaklıkta olması bu doğa harikasını gezip görmek için kat edilmesi oldukça kısa bir mesafe. Bursa’da yaşıyorsanız bir pazar sabahında burayı mutlaka ziyaret ederek sakin ve huzurlu ortamında bir süre dinlenmek sizlere iyi gelecektir. Eğer şehir dışındaysanız ve Bursa’ya yolunuz düşerse rotanıza tarihi İnkaya Çınarı’nı eklemeyi unutmayın.

Haber & Fotoğraf : Özlem Kara