Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının arasında, hayvan dostlarımızdan özellikle kedi ve köpeklerde sıklıkla görülebilen “kan paraziti” hastalığı mevcuttur. Kedi ve köpek dostlarımıza kan paraziti taşıyan kene ve pirelerden uzak tutmak için ilaç, damla ve tasmalar kullanılmaktadır.
Kedi ve köpeklerde rastlanan parazit türleri iç ve dış olmak üzere iki grupta incelenmektedir. İç parazitler hayvanların iç organlarında bulunmaktayken dış parazitler ise vücudun dış yüzeyinde bulunan deri ve tüyler üzerinde yaşamaktadırlar. Kan parazitleri, kan hücrelerine yerleşerek yıkıma ve tahribata neden olmaktadır. Kan parazitleri genel olarak vektörler aracılığı ile bulaşmaktadır. Bu vektörler arasında en sık görülen ise pire ve kenelerdir. Yaz aylarının geldiği bu dönemlerde pire ve kene popülasyonunun artması ile kan paraziti hastalığında artış ortaya çıkmaktadır. Bu hastalıktan dostlarımızı korumanın yollarını ve önemini, Uzman Veteriner Hekim Gülşah Yılmaz ile gerçekleştirdiğimiz röportaj ile öğrendik.
Kan paraziti hastalığı nedir? Teşhisi nasıl konmaktadır?
Kan paraziti, kırmızı kan hücrelerine yerleşerek canlı organizmayı enfekte eden çok küçük bir protozoondur. Bazı kan parazitleri belirgin olarak köpekleri, bazıları ise daha çok kedileri enfekte etmekle beraber, semptomları benzerlik gösterir. Kedi ve köpeklerde birden fazla kan paraziti çeşidi vardır.
Kan paraziti hastalığının belirtileri nelerdir? İnsanlara geçme durumu söz konusu mudur?
Yüksek ateş, hâlsizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, ilerleyen dönemlerde ise sarılık gibi semptomları vardır. Kesin tanı, hasta hayvandan alınan kanın, özel boyama yöntemleri ile hazırlanan preparatların mikroskop altında incelenip, kırmızı kan hücreleri içerisinde parazitin bulunması ile konulur. Hayvanlar arasında bulaşıcı olduğu gibi, aynı zamanda zoonoz bir hastalıktır. Yani hayvandan insana geçer.
Kan paraziti hastalığı görülen hayvanların tedavi süreci nasıl ve ne kadar sürmektedir?
Tanısı konulmuş hastalarda görülen parazitin türüne ve hastanın durumuna göre tedavi protokolü ve süresi değişmekle birlikte ortalama 1 ay süre ile tedavi edilirler. Bu tedavi süresince uzun zamanlı antibiyotik kullanılmaktadır. Bununla birlikte tedavi sürecinde karşılaştığımız komplikasyonlardan birisi olan “otoimmün” yani bağışıklığın kendi kan hücrelerine saldırması ile şekillenmektedir. Hastalık süreci tedaviye olumlu cevap verebilmekle beraber, ölümcül de olabilir.
Kan parazitleri kedi ve köpeklere nasıl ve hangi yolla bulaşır?
Kan parazitleri, hayvandan hayvana veya insana vektör aracılığıyla (kene, sivrisinek vs), kontamine alet ve iğnelerle, tırmalanma ile bulaşabilir. Hastalık başladığında yalnız kan hücreleri değil, karaciğer, kemik iliği gibi dokularda da hasar oluşturabilir. Köpeklerdeki kan parazitleri “Ehrlichiosis”, “Anaplasmosis”, “Babesioz” ve “Hepatozom” diye adlandırdığımız kan parazitleri vardır. Kan parazitlerinden korumak için bir aşı bulunmamaktadır. Köpeklerde kan paraziti hastalığı çeşitlidir ve farklı semptomlar göstermektedir. “Ehrlichiosis” parazitinde ateş yükselmesi, burun kanamaları görülürken, “Anaplasmosis” parazitle birlikte de görülür. Yaklaşık 1 ay süresince antibiyotik tedavisi uygulanabilmektedir. “Babesioz” parazitinde ateş, idrarda kan görülmektedir. “Babesioz” paraziti genellikle böbreklere hasar verir. Bu parazitlerin her biri ayrı şekilde vücuda hasar verebilmektedir. Çeşitli komplikasyonlar oluşturabilmektedir.
Hayvan dostlarımızı bu tür parazitlere karşı korumak için ne gibi önlemler almamız gerekmektedir?
Korunmak ve hastalığı önlemek için, düzenli olarak hem hayvan dostumuzun hem de yaşadığı ortamın paraziter mücadelesi yapılmalıdır. Hayvan dostlarımız için paraziter mücadelede kullanılan ilaçlar damla, tablet veya tasma olarak seçeneklendirilmiştir. Paraziter ilaçlar sayesinde kan paraziti yayabilecek kenenin tutunması, sivrisinek ısırığı durumunda deri üzerinden atılımı hızlı gerçekleşecektir.
Son olarak bizlere neler söylemek istersiniz?
Kedi ve köpek dostlarımızın her ne kadar dışarı çıkmasalar da, bizlerin vektörleri taşıma ihtimali olduğunu, hastalık sürecinin hem çok uzun hem de ölümcül olabileceğini unutmamamız gerektiğini, bu sebeple düzenli olarak paraziter uygulamalarının yaptırılmasını tavsiye edebilirim.
Güler yüzlü ve keyifli sohbeti için Gülşah Yılmaz’a teşekkür ediyoruz.
Haber & Fotoğraf: Harun Kahya
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN
Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
Zeytinyağı mucizesini bilmeyen yoktur. Kalp ve damar sağlığı başta olmak ...
TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ
Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...
DOĞUNUN SAKLI CENNETİ: CİLO DAĞLARI SAT BUZUL GÖLLERİ MİLLİ PARKI
Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı, 3 bin 400 rakımlı Saklı Cennet ...
Birçok alanda olduğu gibi tarım alanı içinde meydana gelen pek ...