Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

14.06.2022
Kültür Sanat

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları arasında Ankara’nın Altındağ  ilçesinin Ulucanlar Semti’nde faaliyet göstermiş olan bir cezaevidir. 1923 yılında askerî depo olarak hizmet vermek üzere inşa edilen bir bina içine kurulan cezaevi, 1925 yılında yapılan tadilatlar ile cezaevi olarak kullanılmaya başlandı. Türk siyasi ve edebi hayatında da önemli bir yere sahip olan ve 1 Temmuz 2006'da kapatılan Ulucanlar Cezaevi’nin restore edilerek müze ve kültür sanat merkezine dönüştürülmesi projesi Altındağ Belediyesi'ne verildi. 2009 yılında başlatılan yenileme çalışmaları 2010 yılında tamamlandı. 

10 yıl önce proje koordinatörü olarak cezaevinin müzeye çevrilmesinde görev almış olan Ulucanlar Cezaevi Müzesi sorumlusu Zübeyde Uzunoğlu 2007 yılında burada Mimarlar Odasının düzenlemiş olduğu bir festival olduğunu belirterek yarışma düzenlendiğini dile getirdi. Zübeyde Uzunoğlu yarışmada birinci olan projenin hayata geçirileceğini belirterek Ulucanlar Cezaevi’nin 1920'li yıllardaki haline dönüştürülmesi istendiğini ve bu projenin kabul edildiğini ifade etti. Cezaevinin müzeye çevrilmesinde özellikle o cezaevinde kalmış mahkûmlara ulaşılmasının zor olduğunu ama buna rağmen başardıklarını belirten Zübeyde Uzunoğlu “Cezaevinde kalmış ve hala hayatta olanların kendilerine ulaşmaya çalıştık tabi daha öncesinde burada kimler kalmış, kimlerin yolu buradan geçmiş onları tespit etmeye çalıştık.  Başlangıçta biraz sorun yaşadık kolay olmadı o insanlara bu güveni vermek ama daha sonraları onlarında desteğiyle, cezaevinde kalmış kişilerin eşyaları müzede sergilenmek üzere yakınları tarafından bizlere verildi.” diye konuştu.

 

Darağacı çatı tadilatında bulundu

Cezaevi duvarlarında yer alan yazıların aslen kalan mahkûmlara ait olup, herhangi bir değişiklik yapılmamış olduğunu belirten Zübeyde Uzunoğlu cezaevinin müzeye çevrilmesi için 1- 1,5 yıl süren bir tadilattan geçtiğini ifade ederek, “Elimizden geldiği kadarıyla eski halini korumaya çalıştık. Bu tadilat sırasında beni en çok etkileyen darağacının bulunmasıydı. Çatı tadilatı sırasında inşaat devam ederken bir gün şantiye şefi Suat Bey geldi ve bana çatı arasında bir şey var olduğunu belirtti. Onu çatıdan çıkardığımızda ise orijinal cezaevinde kullanılan darağacı olduğunu anladık.” diyen Zübeyde Uzunoğlu darağacının olduğu gibi ipiyle birlikte serginin bir parçası olarak müzede sergilenmek üzere yer aldığını belirtti.

 

Müzenin gözdesi ‘’Balmumu Heykelleri’’ 

Tunç Başaran’ın Uçurtmayı Vurmasınlar, Yılmaz Güney'in Duvar filminin birkaç cezaevi sahnesi ve Adanalı, Ezel dizilerin de bazı sahneleri Ulucanlar Cezaevi’nde çekilmiştir. Dizi, film ve klip çekimleri için de kullanılan cezaevinin 1920'li yıllardaki ambiyansının oluşturulabilmesi için içerisinde yer alan ve Çin’den yaptırılıp getirilen balmumu heykelleri olduğunu belirten Zübeyde Uzunoğlu, “Yaşayan bir müze olsun istedik ve Çin ile yazışmalar başladı. Fen işlerinde görevli, gönüllü arkadaşlar belirlendi fotoğraflar çekildi. Kıyafetler ayarlanıp yollandı ve heykellerimiz yapıldı.” diyerek müze içerisindeki koğuşlara bu heykellerin yerleştirildiğini belirtti.

Önemli siyasetçi, yazar ve gazetecinin tutukluluk süresince bu cezaevinde kaldığını belirten Zübeyde Uzunoğlu; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın bu cezaevinde idam edildiğini belirtti. Cezaevinin müzeye çevrilişi sırasında yaşadığı unutulmaz anlardan bir tanesini daha ifade eden Uzunoğlu bir gazetecinin gizlice onların idam edildikleri gece cezaevine girdiğini ve infazı gizli saklı izlediğini ifade etti. Sonrasında da o idam edilen kişilerin boyunlarındaki idam yaftalarını çalıp yıllarca onları bir sır gibi sakladığını, sonrasında Ulucanlar Cezaevi’nin müze olacağını duyan gazetecinin kendilerini arayarak idam yaftalarının oraya ait olduğunu ve müzede sergilenmek üzere verdiğini belirtti. Yaftalar 6. koğuşta sergilenmekte olup ziyaretçileri için cam fanusta sergilenmektedir. 

Muhsin Yazıcıoğlu’nun da bu cezaevinde kaldığını belirten Zübeyde Uzunoğlu, “Muhsin Yazıcıoğlu’nun bu cezaevinde kaldığı belirlendikten sonra eşine ulaştık çok şaşırdı. ‘Muhsin bey orada kalmış mı?’ dedi. Çünkü Muhsin Yazıcıoğlu burada kaldığında 20’li yaşlarında imiş. Kayıtlardan bir bilmece gibi ince ince araştırılarak tespit edildi bu.’’ diyerek müzenin 1920'li yıllardaki ambiyansı ve yaşanmışlığı ile ziyaretçilerini beklediğini ifade etti. Zübeyde Uzunoğlu 16 Haziran 2011 yılından bu yana müzenin büyük bir ilgiyle ziyaret ediliyor olduğunu belirterek, özellikle değerli genç arkadaşların da dahil her kesimden insanın mutlaka gelip görmesi gereken bir müze olduğunu belirtti.

 

Haber: Edanur Gümüş

Fotoğraf: Süleyman Diri

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00