Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


TÜRK MÜCADELE SANATI: BAGATUR

12.11.2022
Spor

 

Türk mücadele sanatı Bagatur, Kağan Hüseyin Yabir tarafından dokuz yıllık bir çalışmanın sonucu 2017 yılında kurulmuştur. Eski Türk mücadele sanatları Amarok, Turon, Aba Güreşi, Kuşak Güreşi ve Alpagut irdelenerek bir sistem haline getirilmiştir.

 

Dünya Bagatur Konfederasyon Başkanı Hüseyin Yabir, 1975 yılında Erzurum’da doğmuştur. İlk, orta ve lise öğrenimini Erzurum’da, üniversite eğitimini ise Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden Tarih Öğretmeni mezunu olarak tamamlamıştır. Yedi yaşında ilkokul öğretmeni sayesinde Uzak Doğu savaş sanatlarına başlamış ve yıllarca karatenin, Çin, Kore ve Batı Avrupa savaş sanatlarının değişik sistemlerini uygulamıştır. 2017 yılında Dünya Bagatur Federasyonu’nu kuran Yabir ile Bagaturun nasıl ve ne amaçla oluşturulduğu hakkında röportaj gerçekleştirdik. Kendisi şu an Kağan (Hanların bağlı bulunduğu devlet başkanı, imparator. Bagaturdaki en yüksek mevki) rütbesindedir.

 

“Bagaturun ideolojik ve akademik olarak doğuşu”

 

Kendisine bu kadar çeşitli savaş sanatlarında usta derecesine gelmişken neden o türler üzerinden ilerlemek ya da okullar açmak yerine Bagaturu kurduğunu ve amacını sorduğumuzda Yabir bu durumu, “Olgunlaştığım dönemlerde tarihi, savaşlarla ve kahramanlıklarla geçmiş bir milletin kendine ait bir savaş sanatı neden yok diye kendime sordum. Bir Türk neden Karate, Tekvando, Judo ve  Kick Boks yapsın soruları kafama çok takıldı ve bunun sonucunda önce akademik çalışmalarımız başladı. O zamanki heyet başkanımız Namık Kemal Zeybek idi. Bu konuda, üniversite ortamında akademik çalışmalar yürütüldü ve veriler topladık. Yapmak istediğim şey kaybedilmiş değerleri tabiri caizse kürekle değil iğneyle kazıyıp ortaya çıkarmaktır. Bunun sonucunda Bagaturu oluşturduk.” şeklinde yanıtladı.

 

Sözlerine bir alıntı ile devam eden Yabir, “Mustafa Kemal Atatürk’ün: ‘Fikri gelişmeye olduğu gibi, bedeni gelişmeye önem vermek ve özellikle milli karakteri, derin tarihimizin ilham ettiği yüksek derecelere çıkarmak lazımdır.’ sözünden yola çıktık. Türk mücadele sanatı Bagatur, akıllı, çalışkan, erdemli, barış yanlısı, güçlü, kahraman ve yiğitlerimizle dolu tarihimizi görselleştirmek, yaşatmak ve uluslararası alanda kültürümüzü tanıtmak için oluşturulmuştur. Amaç böyle iken adınında cesur, yiğit anlamına gelen ‘Bagatur’ olmasında karar kıldık. Gençlere ve çocuklara bu yozlaşmanın dezenformasyonun ve dejenerasyonunun had safhaya ulaştığı çağda, gençliği tekrar Türk kültürü, tarihi, değerleri ve disiplini ile buluşturmak amacıyla kurduk.’’ diyerek bizlere açıkladı.

 

“Bagaturun içinde bulundurdukları sadece dövüş üzerine değil”

 

Bagatur’un sadece dövüşmek üzerine olmadığını belirten Yabir, “Bagatur tek başına bir sistem değildir. Bagatur İslam öncesi ve sonrası, Türklerin kurmuş olduğu savaş sanatlarının birleşimidir. İçinde Özbek boksu, turon, aba güreşi, kuşak güreşi, geleneksel okçuluk, Türk kağıt sanatı, süngü (kılıç talimi) var ve biz bunların hepsini bir araya getirerek Bagaturu oluşturduk. Bagaturun felsefi yönü ruhu şekillendirmek, terbiye etmek, disiplin altına almak, kültürlü, bilinçli, ufku açık olan zihinler oluşturmaktır. Hak, adalet ve vicdan muhakemesine sahip insanlar yetiştirmektir. Bagatur, uygulayıcısına ruhsal ve fiziksel disiplin kazandırmak amacıyla mücadele eden ve bunu yaparken tarihi kahramanların ve büyüklerimizin yaşam biçimini kendine rol model edinen bireyler yetiştirmek gayesiyle oluşturulmuştur. Bunun yanında Türk kültür, gelenek, görenek ve tarih bilincini gençlerimize aşılamak ve dünyaya tanıtmak amacıyla kurulmuştur.’’ sözleriyle vurguladı.

 

“Ülkemizin ve milli değerlerimizin dünyaya tanıtımı”

 

Her ülke kendi sporunu dünyaya tanıtmak ve bilinirliğini arttırmak ister. Bagaturun bu konuda ileride nasıl bir rol alacağını düşündüğünü Hüseyin Yabir’e  sorduğumuzda, “Uluslararası anlamda diğer savaş sanatlarının, ülkelerine kazandırmış oldukları maddi girdilerinin yanı sıra kültürel değerlerinin ve tarihinin tanıtılması noktasında Bagaturun çok ciddi bir görevi olacağını düşünüyorum. Takdir edersiniz ki bizim Uzak Doğu ülkelerine bakış açılarımız özellikle genç ve küçük yaştakiler için yabancıların bize filmlerde sundukları ile oluşuyor. Savaş sanatları ve kendi dövüş sanatlarını bize sunuyorlar. Çinli ninjalar, Japon samuraylar ve  gizemli kahramanlarıyla evimize kadar girdiler. Sadece sanatlarını değil, kendi erdemlerini, kültürlerini ve inançlarını bize ve bütün dünyaya tanıttılar. Bu konuda bir örnek vermek gerekirse Bruce Lee, Çin'de bir kurgucu, yönetmen ya da sporcu  olarak tanınmaz. Bunun yerine komünist Çin’de bile Mao’dan sonra ikinci milli kahramandır. Çin’in dünyaya açılmasında büyük bir penceredir. Uzak Doğu savaş sanatları bunu yaparken kültürlerini, değerlerini tanıttılar ve ülkeleri için ihraç ettiler. Bir süre sonra aklı başında insanlar bunların sadece spor olmadığını ve bir kültür emperyalizmi olduğunu, sadece kültürlerini, dinlerini, değerlerini ve disiplinlerini değişik toplumlara aşılamanın bir aracı olarak kullandıklarını fark ettiler. Dönüp kendimize bakarsak yani binlerce yıllık tarihi savaşlarla geçmiş bir milletin kendine ait savaş sanatının olmamasına ek olarak disiplinlerini ve değerlerini dünyaya tanıtabilmek için bir böyle bir aracın olmaması büyük bir kayıptı. Bizler de bunu tamamlamaya ve kapatmaya çalıştık.” cevabını alıyoruz.

 

Diğer savunma sanatları yerine neden Bagaturu tercih etmemiz gerektiğini ve Bagaturdaki dövüş stilini Yabir’e sorduğumuzda, “Özbek boksu ve turon ile ayakta başlayıp, kişiyi yerde devam edeceğimiz güreş öncesi için dengesiz ve soluksuz hale getirip, aba ve kuşak güreşi ile yerde etkisiz hale getiriyoruz’’ diyerek özetledi ve devam etti: “Bagaturda şunu göz ardı edemeyiz. Dünyada, yarıştığımız diğer savaş sanatlarıyla karşılaştığımız zaman onlara da her açıdan cevap olabilecek sistemsel bilgiler ile donattık. Yani Bagatur, her ortamda uygulayıcılarına sigorta olabilecek bir sistemdir. Hatta büyük kategorimizde kasklar takılarak belirli kafa atma tekniklerimiz bile var. Bugün dünyayı saran bir Mixed Martial Arts (Karma Dövüş Sanatları) kavramı var. Bizde eski dövüş sanatlarımızı modernize şekilde uygulayabileceğimiz bir sentez oluşturmuş olduk.” 

 

“Silaha karşı Bagatur”

Yabir, “Bizim yaptığımız sanatsal bir şey, bu işin yiğitliği ile ilgili iki kahramanın güçlerini eşleştirmesidir” diyerek sözlerini noktaladı. 

 

 

Haber: Fırat Zimer

Fotoğraf: Zeynep Şama

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00