Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


TAŞIN BİR SANAT ESERİNE DÖNÜŞÜMÜ

18.04.2023
Kültür Sanat

 

Eski zamanlardan beri var olan mozaik sanatı, ilk sanat dallarından biri olma özelliğini taşıyor. Yerleşik zamana geçildikten sonra başlayan ve günümüze kadar gelişerek devam eden mozaik sanatı, resim sanatının alt dalı olarak geçiyor. İlk çağların zorlu koşullarına rağmen icra edilen mozaik sanatı eserleri günümüze kadar ulaşmış durumda.  19 yıldır, kurduğu atölyede çeşitli sanat dallarıyla ilgilenen Benyamin Şahinoğlu ve Hayri Altınok ile mozaik sanatı hakkında bir röportaj gerçekleştirdik. 

 

Benyamin Şahinoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nden mezun oldu. Daha sonra, 2004 yılında İzmir’in Karşıyaka ilçesinde  kurduğu sanat atölyesinde mozaik,  heykeltıraşlık, ahşap oyma, kâğıt sanatı dallarında ders veriyor. 55 yaşında olan, Hayri Altınok 17 yıldır mozaik sanatı dalında eserler üretiyor. Altınok 2016 yılında, İzmir'in Urla ilçesinde kurduğu sanat atölyesinde eserlerini üretmeye devam ediyor.

 

“Tarihteki ilk resim sanatıdır…”

Mozaik sanatının aslında resmin bir alt dalı olduğunu belirten Şahinoğlu, “Yaptığımız şey aslında resim, fakat kullandığımız malzeme farklı. Resim, yağlı boya veya karakalem ile yapılırken; mozaikte aynı resim taş ve camlarla yapılır.” diye devam etti. Şahinoğlu’na göre mozaik sanatı küçük, üç boyutlu ve birbirine benzemeyen parçaların bir araya getirilerek resim oluşturacak şekilde dizilmesiyle oluşturulan bir sanat dalı. Çok eski zamanlardan beri icra edilen mozaik sanatının iki çeşidi var. Biri küçük parçaların tutkal yardımıyla bir zemine yapıştırılması, diğeri ise beton üzerine mozaik taşlarının yapıştırılması. Hayri Altınok mozaik sanatı için “Tarihteki ilk resim sanatıdır. Alçının olmadığı ve fresk yapılamayan dönemlerde doğal taşlar ve seramik parçalar kullanılarak yapılmıştır.” sözlerini kullandı. 

Mozaik sanatının en çok Anadolu’da uygulandığını söyleyen Altınok, “Türkiye'de çok bilinmeyen bir sanat dalı olan mozaik, Gaziantep’te Zeugma mozaikleri bulunduktan sonra tanınmaya başlandı. Özellikle ‘Çingene kızı’ mozaiği ile birlikte Türkiye'de mozaik sanatı ivme kazandı. Dekoratif anlamda üretilen mozaiklerin dışında tablo türü mozaikler icra edilmeye başlandı. Ancak hem ülke çapındaki hem de küresel ölçekteki ekonomik krizler nedeniyle mozaik sanatında ciddi bir gerileme var. Şu anda profesyonel olarak fabrika düzeyindeki imalatlar yok denecek kadar az. Daha çok sanatçılar olarak amatör bir şekilde üretim yapabiliyoruz.” diye devam etti. Altınok, 2021 yılında Yozgat’ın sorgun ilçesinde 3500 yıllık bir mozaik örneğinin çıkarıldığını söyledi. Yozgat da bulunan mozaik kalıntılarının dünya tarihinde ilk mozaik sanatı örneği olabileceğini aktardı.

 

Mozaik eserlerinin yapımı 

Mozaik sanatının nasıl icra edildiğini aktaran Şahinoğlu, “Taşlar özel bir teknikle dizilir, ilk olarak resim yapılacak alanın çizgileri belirlenir, daha sonra kullanılacak taşlar özenle yerleştirilir. Eskiden sadece taşlar kullanılırken; şimdi renkli ve ithal camlar kullanıyoruz. Bu şekilde daha cazip bir hâle geliyor.” sözleriyle, mozaik sanatının zamanla önem kazanmasıyla, taşların dizilişinde farklı teknikler ortaya çıktığını belirtti. Şahinoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Mozaik sanatının gelişmeye açık bir sanat dalı olması nedeniyle zamanla birçok farklı mozaik yapım teknikleri ortaya çıkmıştır. Eski kalıntılarda daha çok geometrik figürlere rastlanırken, günümüzde sıklıkla, insan ve hayvan desenlerine rastlanır.”

Altınok, mozaik sanatı eserlerinin yapımını şu sözlerle ifade etti: “Mozaik eseri yapımında orijinal bir eser yapılmak isteniyorsa mermer parçaları, seramik ve cam parçaları kullanılır. Bu işlem horasan harcı dediğimiz bir harcın içine doğrudan uygulanarak yapılabilir. Fakat günümüzde pratik malzemeler oluştuğu için bu teknik artık kullanılmıyor. Günümüzde birçok farklı teknik var. Örneğin, eğer zeminde uygulanıyorsa mozaik harcı çimento ve suyun karışımı ile oluşturularak kalıplar hâlinde zemine uygulanır. Eğer tablo şeklinde bir çalışma yapılmak isteniyorsa taş, cam, tuğla, metal veya deniz kabuğu gibi çok çeşitli malzemelerden mozaik yapılabilir. Mozaik sanatında parçacıklar yüzeye yapıştırıcı ile tutturulur.” Altınok, mozaik sanatını diğer sanat dallarından ayıran noktayı şu sözlerle aktardı: “İlk resim sanatı olması diğer sanat dallarından ayıran noktası oluyor. Yapım süresi resme ya da çiniye göre daha uzun sürer. Bu yüzden sabır işidir. Basit bir mozaik tablosu bile 1-2 ay sürebiliyor.”

 

“Herkes mozaik sanatını icra edebilir”

Mozaik sanatının önemli noktalarına değinen Şahinoğlu, “Resim yapılacak zeminin sert olması gerekir. Bunun için daha çok ‘MDF’ tahtalar kullanılması önerilir. Kullanılan taşların bir tarafının düz, diğer tarafının ise pütürlü bir şekilde kesilmesi gerekir. Bu şekilde daha sağlam bir eser elde edilir. Taşlar arasında bırakılan boşluğun eşit olması gerekir. Renklerin tonunun ayarlanması, bir bütünlük sağlanması açısından önemlidir.” diye konuştu.

Mozaik sanatının bir yetenek işi olmadığını ve herkesin yapabileceğini ifade eden Altınok, şöyle devam etti: “Belli bir çalışmadan ve tecrübeden sonra herkes iyi ya da kötü yapabilir. Her bireyin içerisinde gizli kalmış bir yetenek vardır ancak bu yeteneğin açığa çıkarılması gerekir. Antik mozaikler de yetenek gerekiyordu. Çünkü resmin bütünü olmaksızın hayal gücüyle uygulayıp yapıştırıyorlardı. Fakat şuan yetenek gerektirmiyor. Teknolojinin desteğiyle herkesin yapabileceği bir hâle geldi.” Altınok, ev hanımlarının da, emeklilerin de ya da evde boş zamanı olan insanların da mozaik çalışması yapabileceğini söyledi.

 

Birçok medeniyette farklı şekillerde görülen mozaik sanatı, medeniyetlerin gelişim düzeyini ve kültür yapısını göstermesi yönüyle oldukça önemli. Dünyanın en büyük mozaik müzelerinden biri olarak bilinen Zeugma Mozaik Müzesi, Anadolu’da mozaik sanatının ne kadar ilerlediğini gösteriyor.  Müzede bulunan eserler eski medeniyetlerin sanata verdikleri önemi ve gelişim düzeylerini de gözler önüne seriyor.

 

Haber: Rojin Seraç

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00