Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


SİVİLCE KABUSUNUZ OLMASIN

14.04.2023
Sağlık

 

Sivilce, ergenlik dönemindeki gençlerin yüzde 85’inde görülmekle birlikte, ileri yaşlarda da görülebilen bir deri hastalığıdır. Ciltte yaşayan bakterilerin, gözenek içinde sıkışması, vücutta sivilcelerin çıkmasına neden olur. Genellikle yüz, alın, göğüs ve omuzlarda görülen sivilceler, her yaştan insanda görülmekle beraber, çoğunlukla genç yaştaki bireyleri etkilemektedir. Bu nedenle, zamanında yeterli ve gerekli tedaviler uygulanmalıdır.

 

İstanbul’da özel bir hastanede Dermatoloji Uzmanı olan Özlem Apti Şengün’e, sivilce (akne) tedavisi hakkında merak edilenleri sorduk. Sivilce tedavisinde nelere dikkat edilmelidir? Tedavi sürecinde kullanılan ilaçların yan etkileri nelerdir? Hem ergenlerde hem de yetişkinlerde ne zaman tedavi gerekir, hekimlere ne zaman başvurulmalıdır? Tedavi sürecinden sonra tekrardan sivilce oluşma ihtimali var mıdır? Özlem Apti Şengün, konu hakkında sorularımızı cevapladı.

 

Öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Ben Özlem Apti Şengün, Dermatoloji Uzmanıyım. Lisans eğitimimi, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde aldım. Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanlığımı ise Marmara Üniversitesinde tamamladım. Yaklaşık 6 yıldır da İstanbul’da özel bir hastanede Dermatoloji Uzmanı olarak görev yapıyorum.

 

Sivilce (akne) tedavisinin ne olduğunu bize anlatır mısınız?

Sivilce tedavisi, çok çeşitli olabilir ve hastalığın şiddetine göre değişiklik gösterir. Hastada oluşan sivilceler çok şiddetli ve iltihaplı değilse, hastaya “topikal (ilaçların deriye uygulanması) tedaviler” dediğimiz krem, jel gibi tedavi yöntemleri uyguluyoruz. Ancak hastanın, “skar” (iz) bırakma eğiliminde olan bir akne şikayeti varsa ya da “inflamatuar” (şiddetli iltihap) grubunda dediğimiz daha şiddetli ve iltihaplı akneleri varsa, oral tedaviler yani antibiyotikler (A vitamini) ile tedavilere devam ediyoruz.

 

Tedavide kullanılan ilaçlar sivilceleri geçirir mi?

Aslında bu soruyla çok sık karşılaşıyoruz. Bu açıdan, tedaviye uyum çok önemli. Akne, kesinlikle tedavi edilebilir bir hastalık, artık elimizde çok güçlü ilaçlar mevcut. İz tedavilerinde kullandığımız güçlü girişimsel tedavi seçeneklerimiz var. Tedavi sürecinde hasta-doktor iş birliğiyle, hastanın tedaviye uyumuyla ve kullanılan ilaçlarla birlikte akne, rahatlıkla tedavi edilebilir.  Burada önemli olan hastanın tedaviye uyumu, ilaçların doğru kullanımı ve sürecin bir hekimle ilerlemesidir.

 

Tedavi sürecinde neler yapılmalı ve nelere dikkat edilmelidir?

Akne tedavilerinde, kullandığımız ilaçların birçoğu deriyi soyma özelliğine sahiptir. Dolayısıyla hastalarımızın bu dönemde, mutlaka nemlendirici ve güneş koruyucu kremler kullanmaları gerekir. Aynı zamanda yüz temizleyici olarak da soyucu olmayan tedavilerin, akne tedavisiyle birlikte kombinasyonunu öneriyoruz.

 

Sivilce tedavisi ve ilaçların kullanımı ne kadar sürer?

Bu durum, aknenin şiddetine göre değişiklik gösterir. Tedavi, minimum 3 aylık bir süreci kapsar. Eğer hastalık şiddeti hafifse 3 aylık bir topikal (ilaçların deriye uygulanması) tedaviyle, akne kontrol altına alınır. Ancak şiddetli hastalarda bu durum 6-8 ay, inflamatuar (şiddetli iltihap) grubunda ise bir yıla kadar sürmektedir.

 

İlaçların yan etkileri ne zaman başlar?

Özellikle ağızdan alınan, cilt kurutucu özelliğe sahip olan ilaçlarda, yan etkiler genellikle 2’nci haftadan itibaren başlar. Bu yan etkiler arasında ciltte, gözde, dudaklarda ve burunda kuruluk gibi belirtiler vardır. Tedavi sürecinde yan etkilerin azalması adına göz damlaları, burun ve dudak nemlendiricileri kullanılarak bahsedilen yan etkilere yönelik önlemler alınabilir.

 

Kullanılan ilaçlar hastalığın evresine göre değişiklik gösterir mi?

Kesinlikle gösterir. Bizim kullandığımız, özellikle A vitamini bandındaki ilaçlarda, belirli bir dozumuz var. Hastalığın şiddetine ve evresine göre bu doz, hekim tarafından artırılabilir veya azaltılabilir. Örneğin, düşük düzeyde bir akne şikayeti olan hastada, tedaviye daha düşük dozlarla ilerlememiz gerekiyor. Ancak çok yüksek dozda tedaviye başladığımız hastalarımız da oluyor. Bu durum, hastanın akne tipine ve sürece bağlı olarak değişiklik gösteriyor.



Tedavi sürecinden sonra hastada tekrardan sivilce oluşma ihtimali var mıdır? Yoksa sivilce oluşumu tamamen geçer mi?

Hastalığın, nüks etme ihtimali var. Çünkü bu tedavi, ömür boyu kalıcı bir özellik oluşturmuyor. Ancak kullanılan tedavinin özellikle kiloya göre belirtilen bir dozu var. Yani her hastanın kullanması gereken bir kümülatif (belirli bir tarihe kadar hastaya verilen ilaç dozu) doz var.  Bu dozun altına düşmemek ve tedavi sürecinden sonra 1-2 aylık idame tedavisi uygulamak, nüks etme ihtimalini oldukça azaltıyor.

 

Hem ergenlerde hem de yetişkinlerde ne zaman tedavi gerekir? Hekimlere ne zaman başvurulmalıdır?

Hastalar, ergenlik dönemlerinde daha fazla iltihaplı sivilceler çıkardığı için, ergenlik dönemi içinde hekimlere başvurmalılar. Ancak özellikle hekimlere ne zaman başvurulmalı diye soracak olursak, akne hastanın vücudunda iz bırakmaya başladığı zaman hekimlere başvurulmalıdır. Yani, cildimizde akneler iz bırakma eğilimindeyse ve iyileşmeler bu yönde ilerliyorsa, hastaların hemen hekimlere başvurmaları gerekiyor.

 

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Akne tedavisi, bizim çok sık uyguladığımız bir tedavidir. Özellikle, hastalarımızın internete başvurup kendilerince, orada önerilen kremleri veya ilaçları kullanmamaları gerekir. Çünkü hasta bize başvurduktan sonra, daha önce kullandığı kremlerin ve ilaçların, cildinde daha çok leke bırakıp sivilce oluşumunu arttırdığını görüyoruz. Bu konuda, hastalarımız kendilerini güvensiz hissetmesinler, en yakın dermatoloğa başvursunlar ve tedavi olabileceklerini bilsinler.

 

İstanbul’da özel bir hastanede Dermatoloji Uzmanı olan Özlem Apti Şengün, sivilce (akne) tedavisi hakkında bizleri bilgilendirdi. Röportajımızı kabul edip bizi bu önemli konuda bilgilendirdiği için kendisine teşekkür ederiz. 

 

Haber: Yusuf Palta

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00