Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


SİNEMA DÜNYASINA AÇILAN KAPI: İSTANBUL SİNEMA MÜZESİ

14.11.2023
Kültür Sanat

 

Restorasyon sürecinden sonra 2021’de kapılarını açan İstanbul Sinema Müzesi sinemaseverlerin uğrak noktası oldu. İnteraktif düzeniyle dikkat çeken İstanbul Sinema Müzesi’nde, Yeşilçam’ın nostaljik sahnelerinden, sinema tarihinde kullanılmış kameralara, yönetmenlerin almış olduğu ödüllerden, geçici sergilere kadar birçok eser sizleri bekliyor.

 

Atlas Pasajı, 2019-2021 yıllarında restorasyon sürecine girdi. Bu restorasyon sürecinden sonra 2021 yılında binanın bir kısmı İstanbul Sinema Müzesi oldu ve sinemaseverlerle buluştu. Sinema dünyasını yakından tanıyacağımız bu müzede, birbirinden farklı obje ve eserleri, sinemayı ve sinemanın arka planında geçen olayları sizlere göstermektedir. Filmler kadar filmlerin arka planının da önemli olduğunu belirten İstanbul Sinema Müzesi Kültür ve Sanat Koordinatörü Sinem Çakır, ‘‘İstanbul Sinema Müzesi, sinema arkasında gerçekleşecek olan olaylara tanık olacağınız yerdir.’’ dedi. Sinema tarihinin gölge oyunlarıyla başladığını belirten Müze Sorumlusu Zeynep Sude Karabulut, ‘‘Işık ve gölge oyunlarıyla hareket arayışı başlıyor.’’ diye ifade etti. 

 

Işık ve gölge oyunlarıyla hareket arayışı başlıyor

İstanbul Sinema Müzesi’nin ikinci katında bizleri tarihten günümüze kadar gelen kameraların karşıladığını söyleyen Karabulut, “Işık ve gölge oyunları ile hareket arayışı başlıyor.’’ dedi. 

 

Karabulut, kameraların keşfinde önemli rol oynayan icatlardan biri olan büyülü fenerin 2. yüzyılda Çin’de ortaya çıktığını ve Osmanlı döneminde de kullanıldığını belirtti. Büyülü fenerin Ortaçağ’da bir propaganda aracı olarak da kullanıldığını belirten Karabulut, ‘‘Burada bir granül var ve bu granül İngiltere’ye aittir. Granülde Papaz’ın büyülü fenere şeytan görüntüsü vererek onları korkuttuğunu görüyoruz. Ortaçağ’da insanları kiliseye bağlamak için büyülü feneri bu şekilde kullandılar.’’ diye ifade etti. 

 

Hareket arayışı devam ediyor

Günden güne hareket arayışının insanların arasına girdiğini dile getiren Karabulut, insanların hareket arayışını sokakta bulduğunu söyledi. ‘‘Mitoskop’’ ile insanların sokakta hareket eden nesneleri incelediğini söyleyen Karabulut, ‘‘O zamanda halk, hareket anlayışını sokakta görebilsin diye ‘‘Mitoskop’’ icat edildi. Bu cihaz, dönemin para birimi olan penny ile kullanılıyordu. Makineye 10 penny atılıyordu ve hareketli görseller peş peşe gelmeye başlıyordu. Sokakta insanlar bunu izleyebiliyordu.’’ şeklinde ifade etti.  

 

Büyülü fenerden Sterio kameralara, Sterio kameralardan Arflex kameralara kadar birçok kameranın da yer aldığını belirten Karabulut, İstanbul Sinema Müzesi’nde yer alan en önemli kameralardan birisinin  Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nun çekildiği kamera olduğunu ifade etti. 

 

10. Yıl Nutku’nun çekildiği kamera İstanbul Sinema Müzesi’nde yer alıyor

Karabulut, “Aslında çok kamera var. Bu onlardan biri. Aynı zamanda sesin de dahil olduğu ilk ve tek kamera. Bunun hikayesi şu, Atatürk Türkiye Cumhuriyeti'nin 10. yılı  için için bir sesleniş yapmak istiyor ve yurt dışından birçok gazeteci ve yönetmeni çağırıyor. Atatürk programa gelmeden önce tüm kameralar tek tek programda yer alıyor. Rus yönetmen Yutkoviç’in kamerası büyük ve ağır olduğu için arkaya koyuyorlar. Daha sonra Atatürk’ün aracı gelirken araba kabloların üzerinden geçiyor ve birçok kameranın kablosu zarar görüyor ancak Yutkoviç’in kamerası zarar görmüyor ve 10. yıl Nutku’nun çekildiği kamera olarak yer alıyor.’’ diyen Karabulut, “Yalnızca dört kamera 10.Yıl Nutku’nu çekmiştir ancak hem ses hem de görüntü olarak 10. Yıl Nutku’nu çeken tek kamera Yutkoviç’in kamerasıdır.’’ diye ekledi. Aynı zamanda İstanbul Sinema Müzesi’nin ikinci katında yönetmenlerin aldığı ödülleri, sinema tarihinin önemli senaryolarını ve sinemada arka planda yer alan ses efektlerinin nasıl oluştuğuna tanık olacaklarını belirtti. 

 

18 yönetmen ve ödüllerinin yer aldığı kısım var

İstanbul Sinema Müzesi’nin katında yönetmenlerin aldığı ödülleri ve önemli senaryolarının yer aldığını belirten Karabulut, kadın yönetmen olan Bilge Olgaç’ın senaryolarına dikkat çekti. Karabulut, ‘‘Bu bölümde en çok dikkat çektiğimiz kısım Bilge Olgaç’ın senaryolarıdır. Kadın bir yönetmen olarak dünya tarihinde en çok senaryo yazmış isimlerden biridir. 50 yaşında Beyoğlu’ndaki evinde yangın çıkıyor ve kendisi yangın sırasında vefat ediyor. Bazı senaryoları kurtarılıyor ve az da olsa yanmış bir şekilde sunuluyor.’’ diyen Karabulut, ‘‘Bilge Olgaç kedilerine düşkün biriymiş ve yangın sırasında kedileri evde olduğu için onları bırakamıyor. Evine gidip kedileri kurtarmak isterken öldüğü iddia ediliyor.’’ diye ekledi. 

 

“Kültür-sanata ilişkin geçici sergiler düzenliyoruz”

İstanbul Sinema Müzesi’nin üçüncü katında geçici sergilerin yer aldığını belirten Çakır, “Kültür-sanata ilişkin geçici sergiler düzenliyoruz. Bazen sinema üzerine olmasa da sinemaya bir şekilde atıfta bulunan, kültür sanata ucu dokunan objeler ve eserler sergiliyoruz.’’ dedi. Şubat 2024’e kadar İstanbul Sinema Müzesi’nde sergilenecek olan “Fun of the Star Wars: Star Wars Fan Sergisi” sergisi hakkında konuşan Çakır, “Koleksiyonerlerin verdikleri objelerle, yurt içinden ve yurt dışından getirdiğimiz objeler, figürler ve ürünleri getirerek sergimizde sunuyoruz. En son hazırladığımız Star Wars sergisinde Star Wars filmi fanı olan ziyaretçilerimiz kimi zaman ışın kılıçlarıyla ve Star Wars kostümleriyle sergiye gelebilmektedir.’’ dedi. Sadece geçici sergiler yapmakla sınırlı olmadıklarını belirten Çakır, “Sergiler veya sinema ile alakalı çeşitli film çözümleme ve film gösterimleri gibi etkinlikler de düzenliyoruz.’’ dedi.  

 

İstanbul Sinema Müzesi’ni bizlere tanıtan ve bu değerli bilgileri bizlerle paylaşan İstanbul Sinema Müzesi Kültür ve Sanat Koordinatörü Sinem Çakır’a ve Müze Sorumlusu Zeynep Sude Karabulut’a teşekkür ediyoruz.

 

Haber: Sena Kıskaç

 

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00