Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Voleybolu hepimiz biliriz. Peki bu sporun karda da oynandığını daha önce duymuş muydunuz? Aydın Adnan Menderes Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema bölümü öğrencisi Derya Özçelik, yaşadığı ve okuduğu sıcak iklimlerden farklı olarak karlar içinde filenin sultanı olma yolunda. 

Tatillerin vazgeçilmez yerlerinden biri olan Antalya’da yaşayan Derya Özçelik, kendini kızgın kumlardan buzlu zeminlere attı dersek yanlış olmaz. Ülkemizde ve dünyada yeni yeni popülerlik kazanmakta olan bu spor, plaj voleybolu ile neredeyse aynı saha boyutuna ve kurallarına sahip. Özçelik’in bu spora olan ilgisi 7 yaşında, televizyondaki voleybolcuları izleyerek başlamış. Sonrasında mahallede iki direk arasına ip bağlayıp kendi imkanlarını yaratmış fakat profesyonel bir eğitim alamadığı için lisede kulüplerin altyapısında oynamaya başlamış. Böylece 4 senelik plaj voleybolu, 3 senelik de kar voleybolu oynama serüveni başlamış. 

“Patron da benim işçi de benim”

Bilinenin aksine salon voleybolu yerine neden bu dalı seçtiğini sorduğumuzda, “Salon voleybolunu da yaptım ama Antalya gibi sıcak bir yerde yaşayınca plaj voleybolu daha dikkat çekici oluyor. Kar voleybolu ile tanışmam da plaj voleybolu sayesinde oldu. Plaj voleybolu oynayanlara kışın ne yaptıklarını sorduğumda kar voleybolunu öğrenmiş oldum. O gün bugündür yaz aylarında  antrenmanlar yaparak turnuva ve maçlara hazırlanıyorum, kışları da kar voleybolu oynayarak maç yapıyoruz. Kar voleybolunu tercih etmemin sebebi ise patron da benim işçi de çünkü salon voleybolunda her şeyi sen yapamıyorsun. Bütün rallide sana top gelmeme ihtimali var. Hatta sen oyuna girmeden maçın bitme olasılığı bile var. Bir de takım oyunu oynamak gerçekten de zorlayıcı olabiliyor. Bunun nedeni, birisi kötü oynuyorsa hepimiz kötü oynuyoruz demek oluyor.” dedi. Bu cevabı ile aslında kar voleybolunda servis, manşet, smaç ve pas gibi bir takımın her üyesinin  yapması gereken şeyleri, tek bir kişinin yapmasının voleybol oynama hissiyatını daha çok verdiğini belirtti.

“Karda hareket etmek bile oldukça zorken voleybol oynamak ekstra zor”

Oyunun kuralları plaj ve salon voleybolu ile neredeyse aynı fakat kar voleybolunu bu iki çeşitten ayıran özellikler de oldukça fazladır. Her oyun 3 kişi ile oynanıyor ve set sayısı 15 olan seti alıyor. Karda kaymamak için çivisiz kramponlar kullanılıyor ve bu oyunun kendine özel bir topu da var. Plaj voleybolu topundan daha hafif ama ıslak zeminle buluşunca ıslanıp ağırlaşan bir top haline geliyor. Derya Özçelik bu konuda, “Bu hava şartlarında ve kaygan zeminde oynamak ilk başlarda gerçekten zor. Fakat  hareket ettikçe kar soğuğunda bile insanın tişörtle oynayası geliyor.” dedi. 

“Ben kendimi sokak kedisi gibi görüyorum”

Maalesef kar voleybolu hala bilinir bir spor değil ve bundan dolayı çok fazla kişiye ulaşmadığından spora maddi destek yok denecek kadar az durumda. Bir sporun gelişmesi için sponsorlara ihtiyaç duyulmaktadır. Birçok genç sporcu bu gibi sporları yapmayı sürdürebilmek için yol ve konaklama gibi masrafları kendileri karşılıyorlar. Özçelik de bu durum için, “Ben kendimi sokak kedisi olarak tabir ediyorum. Çünkü maç günü oraya nasıl gideceğimiz bile muamma oluyor. Mesela maç yarın oynanacaksa, biz bir gün önceden gitmeyelim diyoruz ki otele para vermeyelim, çadır kuralım gibi alternatif çözümler üretmek zorunda kalıyoruz. Gerçekten desteğe ihtiyacımız var. Öğrenci olarak masrafları karşılamak gün geçtikçe zorlayıcı oluyor ama elimden geldiğince vazgeçmeden bu sporu yapmaya devam etmek istiyorum.” dedi.

Özçelik, “Her sporun kendi içinde bir zorluğu vardır fakat yaptığınız işi severseniz zorluklar kolaylaşacaktır. Kar voleybolu sporuyla ilgilenmek isteyenler için de önce istekli olmak sonra da kondisyon ve dayanıklılık gerektiren bir spor olduğunu belirtmeliyim.” diyerek sözlerini noktaladı.

Haber: Zeynep Şama

Fotoğraf: Fırat Zimer