Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


PANDEMİ SIRASINDA VE SONRASINDA ÇOCUKLUK

14.01.2024
Sağlık

 

2020 yılının başında COVID-19 pandemisi başladı. Pandemi döneminde hem ülkemizde hem de dünyada çeşitli kısıtlamalar meydana geldi. Bu kısıtlamalar doğrultusunda vatandaşlar COVID-19 virüsü sebebiyle sokağa çıkma yasağıyla karşı karşıya kaldı. Evde kalan vatandaşlar dijital çağa adapte olarak televizyon, bilgisayar ve cep telefonu gibi teknolojilerle daha çok vakit geçirdi. Eğitimin de uzaktan yönetildiği bu dönemde çocuklar, dijital dünyanın olumlu ve olumsuz birçok yönüyle karşılaştı. 

 

Pandemi sürecinde dünyada birçok kısıtlama gerçekleştirildi. Bu kısıtlamalardan etkilenen gruplar arasında çocuklar da yer aldı. Ekran süreleri uzayan çocuklar, psikomotor eksikliği ve uyaran eksikliği gibi durumlarla karşılaştı. Bu durumlar karşısında ebeveynler çözüm aramaya başladı. Pandemi sırasında ve sonrasında çocukların karşılaştıkları durumları Dil ve Konuşma Terapisti Kübra Nur Yılmaz ve Davranış ve Hareket Uzmanı Hüseyin Şahintekin bizlere anlattı. 

 

Çocukların ekran süresi uzadı 

Kübra Nur Yılmaz ve Hüseyin Şahintekin, pandemi sürecinde çocukların ekran süresinin uzadığını ve buna bağlı olarak çocukların birçok durumla karşılaştığını ifade etti. Çocukların sadece evini ve ailesini gördüğünü belirten Yılmaz, “Biz yetişkinler her ne kadar etkilenmiş olsak da en çok etkiyi maalesef 0-3 yaş grubu çocuklar yaşadı. Çocuklarda bu dönemde uyaran eksikliği görüldü. Çünkü çocuklar sadece evini ve ailesini gördü. Bu yüzden çocuğa yaşına ve gelişim düzeyine uygun çevresel faktörler yeterli düzeyde sunulmadı.” şeklinde konuştu. Pandemi döneminde çocukların sınırlı bir alanının olduğunu ifade eden Şahintekin, “Sınırlı alana mahkûm kalan çocuklarda psikomotor eksikliği görüldü. Özellikle temel hareketlerin kazanıldığı bir dönem olan 2-7 yaş arası çocuklarda hareket yetersizliği gözlemlenmiştir.” diye açıkladı. 

 

Çocuklar akranlarıyla vakit geçiremedi

Yılmaz ve Şahintekin, çocukların pandemi sürecinde akranlarıyla vakit geçiremedikleri için takım ruhu, paylaşımcılık ve girişkenlik gibi becerileri kazanamadıklarını dile getirdi. Çocukların akranlarıyla kısıtlı olarak iletişimde bulunduğunu ifade eden Yılmaz, “Uyaran eksikliğinden kaynaklı olarak, çocuklar akranlarıyla oyun oynamak ve iletişim kurmak yerine uzun süre ebeveynleriyle -varsa kardeşleriyle- kısıtlı iletişim kurmuşlardır. Maalesef kritik yaşları bu döneme denk gelen çocuklarda dil ve konuşma gecikmesi yaşanmıştır. Ek olarak ekran maruziyeti yaşayan çocuklarda dikkat dağınıklığı ve sınırlı dikkat süresi problemleri oluşuyor.” şeklinde ifade etti. Evde kalan çocukların enerjilerini atamadığını söyleyen Şahintekin ise bu durumu şu sözleriyle açıkladı: “Akranlarıyla vakit geçiremeyen çocuklar potansiyel enerjilerini atamadılar. İçlerinde tuttukları bu enerji çeşitli davranış bozukluklarına sebep oldu.”

 

Ebeveynler sabırlı olmalıdır

Yılmaz ve Şahintekin, oyun oynamanın çocuklar üzerinde etkili olduğunu ve terapi yaparken de oyun oynamanın önemli olduğuna dikkat çekti. Çocukların dikkat süresini arttırmak için çok yönlü oyunların oynanması gerektiğini belirten Yılmaz, “Bu süreçte çocukların dikkat sürelerini arttırmak ve oyunlarda daha etkili olabilmelerini sağlamak amacıyla oyuncak sayısı minimum düzeyde olmalıdır. Amacımız nesne odaklı bir oyun değil, olabildiğince çok sayıda iletişim halkası içeren etkileşimli bir oyun kurmaktır. Aynı zamanda ebeveynler çocuklarının ilgi alanlarına giren kitaplar alıp onlarla okuma saatleri yapmalıdır. Bu sayede çocuklar harfleri bilmeseler bile onları tanıyabilirler ve bu da dil gelişiminin yanı sıra ilerleyen yaşlarda erken okuryazarlık becerisi dediğimiz becerinin gelişmesine de katkıda bulunur.” diyerek ebeveyn ve çocuk ilişkisinin önemini vurgulayan Yılmaz, sözlerine şu şekilde devam etti: “Öncelikle ebeveynler aceleci davranmamalı ve çocuklarını anlamaya çalışmalıdırlar. Çocuklarını her fırsatta desteklemelidirler. Kendini baskı altında hisseden çocuklar pasif bir yapıya sahip olur ve hayatları boyunca sosyal ve akademik başarısızlık yaşarlar.” Çocukları çok yönlü olarak değerlendirildiğini belirten Şahintekin ise, “Eksik yönlerinin tamamlanması ve yaşlarının gerektirdiği bilgi ve becerileri kazanabilmeleri için yoğun ve çok yönlü eğitimler alabilirler.” şeklinde konuştu.

 

“Çocuklarında bu durumlarla karşılaşan ebeveynler uzman kişilerden destek almalıdır”

Ebeveynlerin uzmanlardan yardım alması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, “Çocuklarında bu problemlerle karşılaşan ebeveynler uzman kişilerden destek almalıdır. ‘Nasıl olsa konuşur, babası da geç konuşmuştu!’ ya da ‘Okula gitsin konuşur.’ gibi düşünceler içine girmektense bir an önce bu konuda konuşma terapistine gidecek aileler mutlaka diploma sorgulamalıdır. Dil ve Konuşma Terapistliği Türkiye’de yeni bir meslek grubu olduğu için aktif olarak bu mesleği icra eden çok az insan vardır. Bazı insanlar da kendisini konuşma terapisti olarak tanıtıp bu alanda kendilerine istihdam yaratmaya çalışmaktadır. Unutmayın, yanlış yapılan bir terapi hiç yapılmayan bir terapiden daha kötüdür.” diyerek sözlerini noktaladı. 

 

Bizlere pandemi sırasında ve sonrasında çocuklarla ilgili değerli bilgileri paylaşan Dil ve Konuşma Terapisti Kübra Nur Yılmaz’a ve Davranış ve Hareket Uzmanı Hüseyin Şahintekin’e teşekkür ederiz.

 

Haber: Sena Kıskaç

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00