Osmanlı’da ilk amiral ve derya beyi unvanına sahip olan Kara Mürsel Bey, ilk Osmanlı tersanesini kurmuştur. Piri Reis’in, 1513 ve 1528 yıllarında iki ayrı dünya haritası yaparak denizcilik tarihine önemli katkıları olmuştur. Kanuni Dönemi’nde denizcilik alanında çok büyük başarılara imza atılmıştır.
Osmanlı Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti bünyesinde bulunduğu dönemde bir kara beyliğiydi. Türkiye Selçuklu Devleti'nin yıkılmasının ardından Osmanlı Beyliği'nin Bizans ile mücadeleye girmesi neticesinde denizciliğe ilk adım atıldı. 1081’de Çaka Bey tarafından ilk Türk donanması kuruldu. Türk Deniz Kuvvetleri de aynı yıl kuruldu. Denizlerde büyük başarılar elde edilmesinin sonucunda Osmanlı Devleti, deniz beyliklerini bünyesine katarak donanmasını güçlendirdi.
1323 yılında Karamürsel’in fethi ile Osmanlı, Marmara Denizi’ne ulaşmıştır. 1327’de Karamürsel’de ilk Osmanlı tersanesi oluşturulmuştur. Donanmayı komuta eden kişi ise Osmanlı Devleti’nin ilk amirali ve ilk derya beyi olan Kara Mürsel Bey’dir. Denizlerde Cezayir korsanlarının büyük bir etkisi vardır. Cezayir’i 1515’te ele geçiren Barbaros Hayreddin Paşa ve ailesi, Osmanlı’nın en başarılı denizcilerindendi. Osmanlı döneminde denizcilik 3 bölüme ayrılmıştır: Derya Beyleri Dönemi (1324-1390), Kaptanı Derya Dönemi (1390-1867), Bahriye Nazırlığı (1867-1922). Aydın Adnan Menderes Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyeti Tarihi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Tanju Demir ile Osmanlı'da denizcilik hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.
Osmanlı’da denizcilik faaliyetleri hangi olayla başlamıştır?
Osmanlı’daki denizcilik faaliyetlerini anlamak için Anadolu Selçuklu ve onun da öncesine bakmak lazım çünkü Osmanlı, beylikler dönemi sonucunda kurulan bir devlet. Bir kara beyliği olan Osmanlı, donanması bulunan Karesi Beyliği’ni ele geçirerek denizci bir beylik haline gelmiştir. Aydınoğulları ve Menteşeoğulları’nın çok güçlü donanmaları vardı hatta Anadolu’da Çaka Bey’in büyük bir denizcilik hikayesi vardır. Bu yüzden Osmanlı’da denizcilik faaliyetleri net bir olayla başladı diyemeyiz. Osmanlı, Karamürsel’deki gemileri geliştirerek kadırgaları inşa etti. Bir derya beyi olan Kara Mürsel, 1323 yılında Karamürsel’i fethetmiştir. O dönemlerde bir köprü olmadığı için Osmanlı, Rumeli’ye geçerken bile Venedik ve Ceneviz gemilerinden yardım aldı. 1453’te bile Osmanlı donanmasının istenilen seviyede olduğunu söyleyemiyoruz. Osmanlı’nın esas büyük donanması 16. yy.’da ortaya çıkmıştır. Yavuz Sultan Selim’in babası Bayezid tarafından donanma yeniden inşa edilmiş ve korkulacak bir güç haline gelmiştir. Yavuz Sultan Selim zamanı Haliç’te büyük tersane yapılmıştır. 17. yy.’da Girit Ada’sının fethiyle Osmanlı donanması, Akdeniz’deki gücünü bir kere daha göstermiştir.
Derya Beyleri, Kaptan-ı Derya ve Bahriye Nazırlığı Dönemleri hakkında bilgi verir misiniz?
Derya Beyleri Dönemi 1324-1390, Kaptan-ı Derya Dönemi 1390-1867, Bahriye Nazırlığı Dönemi ise 1867-1922 yıllarını kapsar. Derya beyleri hemen yok olmamışlar, tımar sistemi gibi Osmanlı Devleti’ne bağlı olarak yaşamaya devam etmişlerdir. Bunlara bir de korsanlar katılır. Hem derya beyi hem korsan olan vardır, bir de sadece derya beyi olarak Osmanlı Devleti’ne hizmet edenler vardır. Bunun dışında denizcilikle alakası olmamasına rağmen derya beyliğine getirilenler vardır. Kara Mürsel Bey, derya beyi unvanına sahip olmuştur. Kaptan-ı Derya döneminde ilk teşkilatlanma Yıldırım Bayezid döneminde başlamıştır. Piri Reis, 1513 ve 1528 yıllarında iki ayrı dünya haritası yaparak denizcilik tarihine önemli katkılarda bulunmuştur. Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nde denizcilik alanında büyük başarılara imza atılmıştır. Osmanlı 1857-1867 arası kaptan-ı deryalığı bırakma kararı aldı ve 1867 yılında son kaptanı deryanın görevi bırakması ile bu işler artık bahriye nazırlığına verilmiştir. Tanzimat Dönemi ile birlikte bakanlıklar kuruluyor ve derya kaptanlığına ihtiyaç kalmıyor. Trablusgarp ve Çanakkale Savaşı’nda etkin olan Osmanlı donanması, Birinci Dünya Savaşı süresince ağır yara almış ve Mondros Ateşkes Antlaşması ile Haliç’e çekilmiştir.
Osmanlı Dönemi’nde yetişen ünlü Türk denizcileri kimlerdi?
Kılıç Ali Paşa, Barbaros Hayreddin Paşa (Hızır Reis), Piri Reis, Oruç Reis, İlyas Reis gibi kişiler herkesin bildiği isimler. Daha az bilindik isimlere bakacak olursak, Osmanlı’nın kuruluş döneminden Gedik Ahmed Paşa hem kara hem deniz paşasıdır. Girit fethinde çok önemli bir yeri olan Deli Hüseyin Paşa ve Turgut Reis çok büyük denizcilerdir. Nasuh Mahruki’nin dedesi Mahrukizade Ali Bey, Osmanlı-Yunan Savaşı’nda mücadele etmiş kişilerdendir. Piyale Paşa, Küçük Hüseyin Paşa, Güzelce Ali Paşa, Burak Paşa, Murad Reis gibi çok sayıda denizci sayabilirim.
Osmanlı’nın ilk deniz savaşı hakkında bilgi verir misiniz?
1416 yılında Osmanlı-Venedik Deniz Savaşı I. Mehmed döneminde yapılmıştır. Çalı Bey komutasında gerçekleşen bu savaşı Osmanlı kaybetmiştir. Venedik 15 adet büyük gemiyle savaşa girdi. Filolar arasındaki teknik üstünlüğe bakıldığında Osmanlı’nın kaybedeceği bir savaşa girdiği açıktı. Akdeniz’e egemen olmak aynı zamanda ticaret yollarına da egemen olmak olduğundan tarih boyunca bu iki devlet sürekli olarak çatışmıştır. Tarih kaynaklarında bu savaş Gelibolu Muharebesi, Çalı Bey Savaşı, Lapseki Savaşı olarak anılmaktadır.
16. yüzyıla damgasını vurmuş dört tarihsel vaka olan Rodos’un fethi, Preveze Deniz Savaşı, Malta Kuşatması, İnebahtı Deniz Savaşı ile ilgili kısaca bilgi verir misiniz?
Osmanlı donanmasının gerçek bir güce ulaştığı 16. yy.’da gerçekleşen bu olaylardan Rodos’un Fethi (1522) ve Preveze Deniz Savaşı (1538) zafer ile sonuçlanmıştır. Rodos Adası stratejik yönden önemli bir konuma sahipti. Bu sebeple burası, Akdeniz’e hakim olmak isteyen Venedik ve Cenova arasında devamlı bir çekişme konusu olmuştur. Fatih Sultan Mehmed’in donanması adayı almaya yeterli olmadı. Kanuni, Rodos’un fethi için iki paralel plan yaptı ve böylece Osmanlı donanması karadan-denizden destek gördü. Altı aylık süren kuşatmanın ardından ada fethedildi. Rodos’un fethini Kanuni’nin büyük başarısı olarak görebiliriz. Malta şövalyeleri, adadan kovulmuştur. Rodos seferinin fetihnamelerinde bu olay çok güzel anlatılmıştır. Preveze Deniz Savaşı, Osmanlı Devleti ile Haçlı donanması arasında yapılmıştır. Osmanlı Devleti’nin kesin galibiyetiyle sonuçlanan bu savaş, Türk denizcilik tarihinin en büyük zaferlerindendir. Barbaros Hayreddin Paşa’nın komutanlığındaki Preveze Deniz Savaşı sonucunda Akdeniz’de Osmanlı Devleti’ne karşı koyabilecek bir donanma gücü kalmamıştır. Tarih boyunca yaşanan en kanlı ve şiddetli savaşlardan biri olan 1565 Malta Kuşatması’nın başarılı olamayışının önemli sebeplerinden biri, Malta şövalyelerine yardıma gelen 25 bin askerlik İspanyol Birliği olarak görülmüştür. 1571 İnebahtı Deniz Savaşı, Türk tarihinde kaybedilen ilk büyük deniz savaşı olarak kabul edilmektedir. İnebahtı, kaptan gafleti olarak anlatılır. Kaptan, Osmanlı gemilerini küçük bir yere hapsetti, düşman gemileri bu yüzden kazandı. Her ne kadar İnebahtı Deniz Savaşı’nda Akdeniz’deki hakimiyetimiz kısa süreliğine kaybolmuşsa da Osmanlı çabuk toparlamıştır. Osmanlı; Girit’te, Kıbrıs’ın alınmasında, Preveze Deniz Zaferi’nde Akdeniz egemenliğini defalarca kez kanıtlamıştır.
Osmanlı’nın açık deniz politikasından bahseder misiniz?
Açık deniz politikası aslında vardır fakat çok fazla anlatılmaz. Osmanlı’nın açık denizlere çıkması bir Portekiz, bir İspanya gibi değildir. Mesela Hint denizlerinde Osmanlı var olmuştur hatta Atlas Okyanusu’nda da var olduğuna dair izler vardır. İngilizler 1874’te Turks ve Caicos Adalarını ele geçirdiklerinde Türk bayrağı görmüşler. 1600’lü yıllarda oralara Türk denizcilerinin gittiğini anlıyoruz. Küba’da Türklerin öldüğü yer diye bir yer vardır, orada 16. yy.’da Osmanlı gemisi batmıştır. Osmanlı Devleti’ne sığınan Hollandalı Ahmed Paşa’nın (Gavur Ahmed Paşa) İzlanda seferi sonrası İzlandalılar Türklerden nefret etmiştir. Gittiği yerde korsanlık yaparak oraları talan etmiştir. Aslında Türk değildir. Bu olay Birinci Dünya Savaş sebebi olarak gösterilen Goeben ve Breslau’ın Türk bayrağı ile bombalamasına benziyor. Osmanlı açık deniz politikasında, Akdeniz’in paylaşımı konusunda Portekiz ve İspanya ile iyi ilişkiler kuramasa da ticaret konusunda birbirlerine destek olmuşlardır. Özellikle Fransız gemilerinin kapitülasyonlardan dolayı Akdeniz’de rahatça dolaşabilmelerinin bir nedeni de İspanyol korsanları sayesindedir. Osmanlı korsanları, İspanya ve Portekiz ile ticaret mallarının gelip gidebilmesi için saldırmazlık anlaşmaları imzalarlar. Kanuni döneminde Osmanlı Devleti, İspanya’ya karşı Fransa’yı korumak için mücadele etmiştir. Fransa’nın kıyılarında Osmanlı gemileri sürekli olarak görünürlerdi. Yağmaya gelen İspanyollara karşı Monaco gibi yerleri eskiden Osmanlı korurdu.
Son olarak neler eklemek istersiniz?
Karadeniz her ne kadar stratejik açıdan önemli bir konumda olsa da benim için bir göldür. Rusların güneye inmelerinin önündeki büyük bir engel olması açısından önemlidir. Osmanlı’nın Batum’u vermesiyle Trabzon Limanı gücünü kaybetmiştir. Karadeniz’deki en büyük mağlubiyet Batum’un verilmesidir. Tuna donanması ince donanma olarak geçer, ticaret ve ordunun tüm ihtiyaçları bu nehir üzerinden yapılırdı. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’yla ada kale olan Tuna’nın elden çıkması büyük kayıptır. Tuna Nehrini Avusturya’ya verdik ve Avusturya denize kıyısı olmamasına rağmen 19. yy.’da dünyanın en çok ticari gemi işleten ülkesi haline geldi. Eskiden dünyadaki bütün deniz ticaret sigortaları İstanbul’da yapılıyordu. O zamanlar kürk, petrolden daha değerliydi ve bunun ticareti Karadeniz üzerinden yapılmaktaydı. Dünyada 3 tane yol vardır. İpek Yolu, Baharat Yolu, Kürk Yolu. Osmanlı Devleti Kürk Yolu üzerindeki denetimini kaybedince çok büyük kayba uğramıştır.
Kıymetli vaktini bize ayırdığı ve verdiği değerli bilgiler için Prof. Dr. Tanju Demir’e çok teşekkür ediyoruz.
Haber: Harika Kahraman
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...