Sosyopat ve psikopat kişilik özellikleri, toplum içinde fark edilmeden var olabilir ve ciddi riskler doğurabilir. Bu iki kişilik bozukluğunu ayırt etmek, bireylerin kendilerini korumalarına; iş ve sosyal çevrelerinde sağlıklı ilişkiler kurmalarına olanak tanırken, toplum sağlığının korunması açısından da büyük önem taşıyor.
Günlük hayatta çevremizde karşılaşabileceğimiz bu kişilik yapılarının ayrımını yapabilmek, bireylerin kendilerini korumalarına, daha sağlıklı sosyal ilişkiler kurmalarına ve potansiyel tehlikelerden uzak durmalarına katkı sağlıyor. Haberimizde sosyopat ve psikopat kişilik özelliklerini derinlemesine anlamak adına Uzman Psikiyatrist Mesut Bilici, Uzman Psikolog Gamze Demirel Şahinci ve Sosyolog yüksek lisans öğrencisi Merve Yaka ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede sosyopat ve psikopat bireylerin birbiri ile karıştırılmaması için sosyopat ve psikopat bireyler arasındaki farklara değindiler.
Sosyopat ve psikopat kişilikleri ayıran ince çizgi
Sosyopati ve psikopati, psikoloji literatüründe yer alsa da, toplum içinde çoğu zaman birbiri ile karıştırılıyor. Bu kişilik bozuklukları; empati yoksunluğu, manipülasyon eğilimi ve antisosyal davranışlarla benzer özellikler taşıyor. Ancak psikiyatri uzmanları, sosyopat ve psikopat kişilikler arasındaki temel farkların anlaşılmasının, çevreye yönelik risklerin değerlendirilmesinde kritik rol oynadığını vurguluyor. Dr. Mesut Bilici, bu durumu “Sosyopatlık kavramı daha çok çevresel faktörler doğrultusunda kişinin yaşadığı olumsuz durumlar ve travmalar neticesinde ortaya çıkarken, psikopatlık kavramı kişinin biyolojik özellikleri yani genetik şifresi ile derinden ilişkilidir.” şeklinde açıkladı.
Duygusal tepkiler ve kontrol arasındaki farklılıklar
Sosyopatlar duygusal patlamalara yatkın, dürtüsel hareketler sergileyen bireyler olarak öne çıkıyor. Psikopatlar ise duygularını soğukkanlılıkla kontrol altında tutarak, çevrelerinde “normal” görünebiliyor. Psikolog Dr. Gamze Demirel Şahinci, “Psikopat bireyler, toplum içinde stratejik ve planlı bir şekilde kendilerini gizlerken, sosyopatlar daha belirgin davranış bozuklukları gösterir. Bu nedenle psikopatları tanımlamak genellikle daha zordur.” açıklamasında bulundu.
Biyolojik ve çevresel etkiler
Bilici sosyopati ve psikopati arasındaki farklara ilişkin olarak, “Sosyopati çevresel faktörlerle şekillenir; psikopatinin ise daha çok biyolojik ve genetik temellere dayanıyor. Psikopati durumunda beyindeki yapısal ve nörolojik farklılıkların etkisi, bireyin topluma daha uyumlu görünmesini sağlayabiliyor. Buna karşın sosyopati, bireyin yaşam koşulları ve deneyimleri sonucu ortaya çıkabiliyor.” dedi.
Sosyopat ve psikopatları tanımanın toplumsal güvenlik açısından önemi
Sosyopat ve psikopat bireyleri tanımak, hem bireysel hem de toplumsal güvenlik açısından önem arz ediyor. Sosyal ilişkilerde bu kişilik özelliklerini fark etmek, bireylerin kendilerini korumalarına ve daha sağlıklı iletişim kurmalarına olanak tanıyor. Sosyolog Merve Yaka, “Toplumda bu farkındalığın artırılmasının, olası risklerin önlenmesinde hayati bir rol oynuyor.” dedi.
Sağlıklı ilişkiler için farkındalık şart
Sosyopat ve psikopat kişilikleri ayırt edebilmek, yalnızca bireyler arası ilişkilerde değil aynı zamanda iş ve sosyal çevrede de güvenli bağlar kurmak için kritik. Toplumda bu tür kişilik bozukluklarına dair farkındalığın artırılması, sağlıklı ilişkiler ve toplumsal güvenliğe katkıda bulunuyor. Konuyu Dr. Mesut Bilici “Sosyopatlar toplum kurallarına uymama, dürtüsellik, duygu yüklü patlamalar, empati eksikliği, sığ ilişkiler ve manipülasyon eğilimi gibi davranışlar sergilerken, psikopatlar; soğukkanlılık ve planlılık, karizmatik ve çekici olma, tamamen empati yoksunluğu, güçlü manipülasyon becerileri, suç eğilimi ve şiddet, yalan söyleme ve iki yüzlülük gibi davranışlarda bulunabilir.” şeklinde vurguladı.
Sosyopat ve psikopat kişiliklerin gizli yüzlerini anlamak, bireylerin hem kendilerini korumaları, hem de çevreleriyle daha sağlıklı ilişkiler kurmaları için son derece önemlidir. Bilinçli bir toplum oluşturmak, bu kişilik bozukluklarına karşı duyarlı olmak ve bu konuda eğitim almak, güvenli bir sosyal yaşam sürdürmenin temel taşlarını oluşturuyor. Her birey, çevresindeki tehlikeleri fark edebilme ve sağlıklı sosyal ilişkiler kurma yetisine sahip olmalıdır.
Haber: Feride Nur Yaka
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...