Günümüzde kozmetik ürünlerinin kullanımı yaygınlaşırken, bu ürünlerin potansiyel etkileri üzerine tartışmalar da artıyor. Son yapılan araştırmalar, bazı kozmetik ürünlerin genetik yapıyı olumsuz etkileyebileceğini öne sürüyor. İçerdikleri kimyasalların, hücresel düzeyde değişikliklere yol açabileceği ve uzun vadede sağlık sorunlarına neden olabileceği belirtiliyor. Bu durum, hem bireylerin hem de toplumun sağlığını tehdit eden önemli bir konu haline gelmiştir. Peki, kozmetik ürünlerin genetik yapımız üzerindeki etkileri nelerdir? İşte tam da bu sorunun cevabını aramaktayız.
Kozmetik ürünlerinin zararlarını hepimiz az da olsa tahmin edebiliyoruz. Fakat bu zararın hangi boyutta olduğunu ve detaylarını uzman görüşleriyle birlikte sunmak için, kozmetiğin genetik materyal üzerindeki etkisi ile ilgili çalışmalar yapan Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Genel Biyoloji Anabilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Özlem Sultan Aslantürk ile ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ekin Bozkurt Şavk’la konuyla alakalı görüşmeler yaparak bilgiler aldık.
Kozmetik ürünleri cilt kanserine kadar gidebilen hastalıklara yol açıyor.
Araştırdığımız konunun uzmanları Aslantürk ve Şavk, genel bir bakış açısıyla kozmetik ürünlerinin hücreler üzerine etkilerinden bahsettiler. Kozmetik ürünlerin, normal standartlara uygun bir şekilde ve hijyenik koşullarda üretildiği zaman zaten toksikoloji testinden geçtiği için kullanımında bir sakınca olmadığına değinerek sadece istisna olarak içeriğinde bulunan herhangi bir kimyasala alerjisi olan bir bireyin bu durumdan etkilenebileceğini belirttiler. Ancak asıl tehlikeyi, “merdiven altı” denilen standart prosedürlere uygun olmayan ve hijyenik koşullarda üretilmeyen ürünlerde görebileceğimizi dile getirip bu ürünlerin, gerekli toksikoloji ve irritasyon testlerinden geçirilmediği için mikrobiyal bulaşısı olup olmadığı bilinmediğinden dolayı sadece cilt sağlığıyla alakalı değil, ciltten emildiği için başka sorunlara yol açabileceğini açıkladılar. Fakat ilk etapta direkt cilde uygulandığı için, cilt hücrelerine zarar vermek yoluyla farklı hasarlara veya cilt kanserine kadar gidebilen hastalıklara yol açtığına dikkat çektiler.
“Kozmetik ürünleri bilinçsiz kullanım sonucunda genetik yapıyı bozar.”
Aslantürk bu konuyla alakalı, kullanılan ürünlerin içinde bulunan maddelerin büyük önem taşıdığını bildirerek konuyu şu şekilde örneklendirdi: “Mesela bazı deodorant ve roll-onlarda alüminyum bulunabiliyor. Çok sık uygulanırsa uzun vadede çeşitli riskler oluşturabilir.” Kozmetik ürünlerin bilinçli kullanılması gerektiğini belirten Aslantürk, “Kozmetik ürünlerini kullanırken dikkatli olalım çünkü bilinçsiz kullanım sonucunda genetik yapıyı bozar.” şeklinde uyarıda bulunmayı da ihmal etmedi.
Genetik yapı bozulduğu zaman çok daha farklı hastalıklar ortaya çıkar.
Aslantürk bizlere kozmetiğin genetik materyal üzerindeki etkisiyle alakalı çalışmalarının olduğunu belirterek bir çalışmasının da kullanılmış ve kullanılmamış rujlardaki bakteri veya herhangi bir organizmanın olup olmamasıyla ilgili olduğu ayrıntısını verdi. Genel olarak çalışmalarında; kozmetik ürünlerinin hücre ve organizmalar düzeyinde toksik etkisinin olup olmadığını, genetik materyal üzerinde bozucu etkisinin olup olmadığını araştırdığını söyledi. Bu çalışmalarının sonucunda edindiği bulgulardan yola çıkarak bizlere aktardığı bilgilere göre, hücre genetiği üzerinde ya da herhangi bir organizmanın genetik materyali üzerinde test edilen kimyasalların genetik yapıyı bozduğu kanıtlanmıştır. Ayrıca kozmetik ürünlerinde kullanılan maddelerin bir çoğu da genetik yapıyı bozucu etkiye sahiptir. Genetik yapı, etkilenip değiştiği ve bozulduğu zaman da çok daha farklı hastalıklar ortaya çıkabilmektedir.
Kozmetik ürünleri genetik cilt hastalıklarını da tetikliyor.
Şavk’tan aldığımız bilgiler doğrultusunda, kozmetik ürünlerinin genetik hastalıkları da tetiklediğini söylemek mümkün. Cilt üzerinden örneklendirerek konuyu şöyle açıklayabiliriz. Bilindiği üzere cildimiz, çeşitli katman ve hücrelerden oluşuyor. Deri 3 katmandan oluşmaktadır ve en dış katman epidermis olarak adlandırılır. Kozmetik ürünlerini, özellikle makyaj ürünlerini direkt olarak derimizin epidermis kısmına uygulamış oluruz. Bilinçsiz kullanım sonucunda, epidermis hücreleri kozmetik ürünlerinin zararlarından etkilenir ve bunun sonucunda genetik cilt hastalıkları tetiklenerek daha çabuk ve ileri derece olarak ortaya çıkabilir.
Kozmetik ürünleri genetik cilt hastalıklarının üstünü kapatıyor.
Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Şavk’tan alınan bilgilere göre genetik hastalıklar deride kendini çok farklı şekilde göstermektedir. Su dolu kabarcık, renk değişikliği, kabuklanma gibi. Şavk, kozmetik ürünlerinin bu bulguları örtme özelliğinin var olduğunu belirterek aslında maske görevi gördüğünü, kapatıcı tarzı ürünlerle alerjik egzama (atopik dermatit) ve balık pulu hastalığı (iktiyozis vulgaris) gibi bazı genetik hastalıkların görüntüsünün kapatılarak tedavisinin ertelenmiş olacağını, bu durumun ise çeşitli sorunlara yol açacağını ifade etti.
Kozmetik ürünleri her ne kadar vazgeçilmezimiz haline gelse de olumsuz etkileri ve bu etkilerin yol açabileceği diğer sorunlar göz ardı edilmemelidir. Bizler de bu haberimizde, kozmetiğin genetiğimiz üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde inceleyerek, yol açabileceği zararların boyutlarını ve bazı bilimsel bulguları uzman görüşleriyle birlikte sunmuş olduk. Uzmanların açıklamalarına göre, kozmetik ürünlerinin genetik yapıyı bozmaya kadar dayanması, önce kendi sağlığımız açısından ve gelecek nesillerin sağlığı açısından son derece hassas bir konu. Unutmayalım ki milyarlarca para harcanan kozmetik ürünlerinin getirdiği güzellikten önce sağlığımız gelmelidir.
Haber: Zeliha Dündar
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...