Bu sözlerin sahibi, 13 yaşından beri sanayi kültürü içerisinde büyümüş, Mehmet Uğur. 20 yıl kaporta boyacılık yapmış ve 12 yıldır oto ekspertiz mesleğini sürdürmekte. Alnının teriyle mesleğini çıraklıktan öğrenerek bu günlere gelmiş, boyacılık yaptıktan sonra ilk oto ekspertiz dükkanını Ankara Yenimahalle’de büyük bir heyecanla açmıştır. 13 yıldır çeşitli arabaları dükkanında konuk eden Mehmet Usta, bir doktor edasıyla, araçların muayene işlemini yaptı. Mehmet Usta oto ekspertiz mesleği ile kısa süre içerisinde piyasadaki yerini aldı ve Ankaralıları güven faktörü ile tanıştırdı.
Küçüklüğünden beri araba tutkusunun olması ve küçük yaşlarda sanayi sektörüne adım atması Mehmet Usta’nın uzun seneler sonra oto ekspertiz işini seçmesine neden olmuştur. Araçların lüks veya eski olmasının kendisi için bir anlam ifade etmediğini, aynı zamanda dükkanına gelen arabalara eşit değeri verdiğini söylüyor.
Bu günlerde, Oğlu Hüseyin Uğur ile birlikte insanlara oto alım-satım konusunda aracı olmaya devam etmektedirler. İşini severek yaptığı için, mesleğinde kısa sürede başarılı olmayı beceren Mehmet Usta ve Oğlu Hüseyin, arabaların görünmeyen kısmını, benzetme yapacak olursak, kırık kemiklerini müşterilerine ve bizlere aktarmaktan zevk almaktadır.
“İşimi eve taşımayı sevmiyorum’’
Mehmet Usta, işini işte bıraktığını bizlere anlatırken, senelerin verdiği tecrübeyle güzel bir benzetme yaparak “Öğretmenlerin de dediği gibi, ders derste öğrenilir’’ dedi. Uzun soluklu oto ekspertiz mesleğinin kilit noktalarından biri olarak sayabileceğimiz, “işi işte bırakmak’’, hem iş ortamı içerisindeki refah seviyesini güvende tutmakta, hem de düzenli bir iş programı oluşturmaktadır. Oğlu Hüseyin Uğur’a bu işi öğretmekte olan Mehmet Usta, mesleğinin kalıcı ve uzun soluklu olacağından emin bir şekilde, mesleğini aile mesleği yapma yolunda ilerlemektedir. Oto ekspertiz mesleğinin kalıcı olacağından emin olan Mehmet Usta; “İşimiz otomobil üretimi olduğu sürece kaybolmaz, ancak boyut değiştirir’’ diyerek düşüncelerini aktardı.
“Ben sanatımı icra ettiğimi düşünüyorum’’
Oto ekspertiz işine sanat gözüyle bakan Mehmet Usta, deneyim, tecrübe ve ustalık gerektiren bir meslek olduğunu düşünüyor, bu nedenle işine sanat gözüyle bakıyor. Her yeni gün doğumunda, insanların alım satım işlerine kefil olan Mehmet Usta, işinin rahatlatıcı kısmının, müşterilerine doğruyu göstermek olduğunu söylüyor. Sanat olarak baktığı ekmek teknesinde, Oğlu Hüseyin ile beraber sıcak bir ortam içerisinde, günlerini sürdürmeye devam ediyor. Araçları neredeyse her gün Dyno denilen cihaza sokmakta, orijinal parçaları gösteren cihaz ile otomobillerin değişen parçasının olup olmadığını kontrol etmekte, aynı zamanda kazalı araçları; söküp takılan vida ve kaput eğikliğinden tespit etmektedir. Tecrübeli gözleri olan Mehmet usta, cihazlarla işini yürütse de yılların getirdiği ustalık ile bazı hataları gözleri ile görebilmektedir.
“İnsanların araçlarını tanımaması beni şaşırtıyor.’’
Bu meslekte duygu karmaşaları yaşamadığını söyleyen Mehmet Usta’nın serzenişi; insanların araçlarını tanımadığı halde, görünen hataları inkâr etmesi. Araç dyno gibi belli başlı oto ekspertiz cihazlarından geçmeden, raporlar ortaya çıkmadan, müşteriyi inandırmanın zor olduğunu söyleyen Mehmet Usta, işini büyük bir sabırla yaptıktan sonra, sonucunu müşterilere göstermenin büyük bir mutluluk olduğunu söylüyor. İnsanların araçlarına toz kondurmamasının sebebini bilen Mehmet Usta bunu, insanların arabalarına verdikleri emeklere bağlamaktadır. ‘’Kimse kendi malını kötülemek istemez’’ diyen Mehmet Usta’nın ilk uğraşı, güven faktörünü müşterilerine aşılamak ve doğruyu onlara göstermeye çalışmaktır. Bazı eş dostun araba satın aldıktan sonra oto ekspertize gelmesi sonucunda, arabasının kötü durumda olduğunu öğrenenlerin yaşadığı hayal kırıklığının Mehmet Usta’yı da üzdüğünü öğreniyoruz.
“Aracın altı güneş görmüş mü?’’
Sözlerin sahibi olan Mehmet Usta, iş arkadaşları arasında yapılan muhabbetlerdeki bir esprinin olduğunu söylüyor. Bu esprinin tanımı ise aracın takla atıp atmadığını sormaktır. Eğer araç ters dönüp, altı gökyüzüne döndüyse “Aracın altı güneş görmüş mü?’’ denmektedir. Mehmet Usta, yardımcısı yani Oğlu Hüseyin ile birlikte, iş yerinde hem bir aile ortamı oluşturmuş, hem de iş açısından kendi düzenlerini yaratmışlardır. İşin zorlukları olsa da bu mesleğin güzelliklerini, Mehmet Usta’dan eğlenceli bir şekilde dinledikten sonra, röportajımızı gerçekleştirdiğimiz haberi sonlandırdık.
Haber & Fotoğraf: Metehan Yıldız
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...