Brusella hastalığını daha önce hiç duymuş muydunuz? Ciddi semptomlar ortaya çıkaran Brusella, halk arasında çok bilinmemekle birlikte toplum sağlığı açısından oldukça dikkat etmemiz gereken bir hastalıktır. Brusella, evimizde ve hatta buzdolabımızın tam da içinde olabilir. Dünya üzerinde birçok yerde olması muhtemel olan Brusella, zoonoz hastalıklar kategorisinde bulunmaktadır. Hayvandan insana çeşitli yollardan bulaşabilen Brusella, hem hayvanlar hem de insanlar için bir takım olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Brusella’nın ne olduğuna yönelik tüm detayları, Aydın Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Hakan Kaya bizler için aktardı.
Hayvanlar için kritik sonuçlar ortaya çıkaran “Brusella” insanların da sağlığını tehdit eden bir mikroptur. Bu açıdan incelendiğinde ciddi tedbirler gerektiren Brusella için risk ortamları oldukça fazladır. Bu yüzden farkında olmadan Brusella’ya yakalanılabilinileceğinin bilincinde olmak doğru olacaktır. Zoonoz hastalıklar, kategorisinde yer alan Brusella’nın çok yönlü bulaş yolu bulunmaktadır. Bilinenin aksine insanlara sadece süt içmekle bulaşmayan hastalığın ciddi yan etkileri olmaktadır. Halk arasında fazla bilinmeyen bir hastalık türü olan Brusella, çiftçileri de yakından ilgilendiren pek çok olumsuz sonuç doğurmaktadır.
“Ülke hayvancılığı açısından önemli bir hastalık”
Brusella hastalığının gözle görülür en belirgin belirtisinin yavru atma olduğunu belirten Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Hakan Kaya, hastalık hakkındaki bilgileri, “Ülke hayvancılığı açısından önemli bir hastalıktır. Yavru atmalara sebep oluyor ve hayvanlarda tedavisi olmayan bir mikroptur. Hasta hayvanlar ile temas eden veteriner hekimler ve üreticiler haricinde hayvanların sütünü içen, peynirini yiyen insanlara da bu hastalık geçebiliyor. Brusella’nın insanlarda ise tedavisi mümkündür. Hastalık, uzun soluklu uygulanan antibiyotik tedavisi ile giderilebiliyor.” diye aktardı.
Süt iyi pişirilmezse risk artar
Brusella’nın bakteri kökenli bir mikrop olduğunu aktaran Kaya, “Biz veteriner hekimler çalışma prensibimizde, hastalıkları toplum sağlığı ve hayvan sağlığı olarak ayırıyoruz. Brusella ise ikisinin ortak kümesi oluyor çünkü hayvandan insana geçebiliyor. Biz bu hastalıklara zoonoz hastalıklar diyoruz. Hayvandan insana geçtiği için toplumu da bu açıdan ilgilendiriyor. Brusella hastalığı, hayvanlarda Abort’a (yavru atmaya) neden oluyor. Çiftçi için en kötü yanı, buzağının kaybedilmesidir. Abort’lar genellikle doğumdan önce dördüncü ve beşinci aylarda olur. Bu bakteri hayvanın rahminden önceki yerde bulunduğu için bazen müdahalelerde bulunulduğu sırada da veteriner hekimlere bulaşabilmektedir. Bu konuda İlçe Tarım Müdürlüğü çiftçilerimize eğitimler vermektedir. Örneğin 5 aylıkken ölü doğan bir buzağıyı çıplak elle ellerlerse temas yolundan da geçmektedir. Ellerimizdeki ufacık bir çatlaktan bile enfeksiyonu kapabiliyoruz. Süt içmek ise geniş bir yelpazedir. Temas yoluyla bir insan brusella olurken, süt iyi pişirilmezse sütte de brusella varsa sütü birkaç kişi içeceği için brusella olan kişi sayısı artacaktır. Bu iki durum haricinde eğer brusella olan bu süt mandırada satılırsa birçok insanda enfekte olabilecektir.” dedi.
Fiziksel temasla insana bulaşabilir
Bir hayvandan hayvana nakil varken bir de hayvandan insana naklin olduğunu vurgulayan Kaya, “Hayvandan hayvana nakil ne kadar daraltılırsa insana geçiş de o oranda azalacaktır. Brusella olan bir boğa 10 tane inek ile çiftleştiğinde bu ineklere hastalık bulaşmaktadır. Bu durum hayvandan hayvana naklin nedenidir ama bu 10 tane hayvandan süt aldığımızda ise bu sütü tüketen 100 tane insan enfekte oluyor. Bu açıdan hayvanları teste tabi tutmalıyız. Birincisi, hayvanların fiziksel teması yolu ile ikinci olarak süt yoluyla buzağıya içirirsek o buzağı da enfekte oluyor. Üçüncüsü ise temas yolu ile bulaşmaktadır. Tüberkülozun aksine nefes yolu ile bulaşmamaktadır.” diye aktardı.
“Çok zayıflar”
Hastalığın dışarıdan anlaşılmasının ilk zamanlarda pek mümkün olmadığını belirten Kaya, “Brusella, ilerleyen zamanlarda yani hastalık başladıktan 3 yıl gibi bir süre sonunda, brusella olan bir hayvanda “bursit” dediğimiz bursall keseler olur. Dizlerinde şişlikler oluşur, çok zayıflar, ateş yapar, eklemlerin şişmesi de bu durumlarda gözlenmektedir. Lakin bu belirtiler diğer hastalıklarında belirtileri arasında yer almaktadır. Bu açıdan testsiz tanı koymak doğru olmayacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Eve çiğ süt alınırken dikkat edilmelidir”
Bir kere hastalığın kurutulması için hayvanların düzenli teste tabi tutulması gerektiğini aktaran Kaya, “Hastalığın kurutulabilmesi için hasta çıkan hayvanların sürü dışı edilip, kesiminin yapılması gerekiyor ve tüketilen sütlerin pastörize edilmesi gerekiyor. Eve çiğ süt alınırken dikkat edilmelidir. Bakanlığın çiğ süt alımı için teste tabi tutulmuş işletmelerden çiğ sütlerin alınmasına izin verdiği unutulmamalıdır.” diye vurguladı.
Birçok kişi brusella hastalığını taşıdığını bilmiyor
Brusella bakterilerinin insan vücudunda saklandığını ifade eden Kaya, “Hastalık iki sene sonra tekrarlayabilir. Köylerde peyniri eski usul, hemen sıcağı sıcağına çalarlar, bu doğru değildir. Kesinlikle ısıl işlem görmesi gerekir. Sütlerin çiğ tüketilmemesi lazım. Açıkta süt alıyorsak uzun süre kaynatmamız gerekmektedir. Çiğ süt alımı doğru değildir. Sadece süt yolu ile değil, dediğim gibi peynir çeşitlerinden de geçebilir. Bu yüzden alışveriş yaptığımız yerler konusunda dikkatli olmakta yarar vardır. Aydın ili, bu konuda iyi durumda. 123 tane bağlı işletme var bu işletmeler düzenli olarak teste tabi tutuluyor. Güvenli olan da budur, teste tabi tutulan işletmelerden açık süt temini sağlık açısından tercih edilmesi daha doğru olacaktır.” dedi.
Geri dönülmeyen sonuçlar doğurabilir
Brusella’nın geri dönülmez sonuçları olabileceğini söyleyen Kaya, “Kadın hastalarda kısırlığa yol açabiliyorken, erkekte böyle bir etkiye yol açmıyor. Çünkü Brusella, erkek hastanın vücudunda yaşamına devam edebiliyor. Hayvandan hayvana bulaşabildiği gibi, insandan insana çiftler arasında da alışveriş olabiliyor. Diz kapakları ve dirseklerde şişmeler, ayakları çapraz yapacak şekilde şişmeler oluyor. Dalgalı ateş yapabilir. Örneğin bir gün hiç ateşimiz çıkmaz; bir gün ateş kırklara kırk birlere çıkar, birden düşer, sonra yine ateş yapar ve tedavisi uzun antibiyotik ile yapılır. Bu uzun ve sancılı bir süreçtir.” diye belirtti.
“Yerli aşımız var”
Hayvanlarda kullanılan aşıların yerli aşı olduğunu ifade eden Kaya, “Büyükbaş hayvanlarda bunun mücadelesi Tarım ve Orman Bakanlığı'nda yapılıyor. Bizim Pendik Veteriner Araştırma Kontrol Enstitümüzün yaptığı yerli aşımız var. Hayvanların gözüne uygulanan bir aşıdır. Türkiye genelinde 2010-2012 yılında bütün hayvanlar aşılandı, bu süreçten sonra doğan bütün dişi hayvanlar tarım ilçe teşkilatlarındaki veteriner hekimler tarafından aşılanıyor. Brusella, ihbarı geldiğinde Tarım ve Orman Bakanlığına İl veya İlçe müdürlüğüne bildiriyorlar. Hayvandan alınan numune Tarım Orman Bakanlığı laboratuvarında incelendikten sonra numune sonucu eğer pozitif çıkarsa bu hayvan imha ediliyor. Daha sonra işletme genelinde serolojik test yapıyorlar. Eğer o ikisi de pozitif çıkarsa ve brusella aktif ise devlet kestir diyor. Hayvanın yüzde doksanını devlet karşılıyor, yani tazmin ediyor. Türkiye olarak bununla mücadele halindeyiz. Hem ekonomik hem de zoonoz bir hastalık, insanlara bulaşıyor sütünü içiyoruz. Sadece Türkiye’de değil dünyada bakteriyel bir hastalık.” olduğunu söyledi.
“Brusella hastalığı olan işletmenin kar etmesi de oldukça zor oluyor”
Yetiştiricilerin, önceden brusella hastalığını söylemeye çekindiklerini açıklayan Kaya, “Artık çekinmelerine gerek kalmadı, zaten bu durum yetiştirici için de bir hastalık. Brusella hastalığı olan işletmenin kar etmesi de oldukça zor oluyor çünkü buzağılar canlı elde edilemiyor. Bu da işletme içinde döngü halini alırsa zarardan başka bir şey getirmeyecektir. En son 2022’de çıkan bir genelge ile karantina ile bu hastalık bitirilebiliyor. İşletme sahibine tazmin ediliyor. Devletimiz yüzde 90’ını karşılıyor. Çekinmesinler, dünyanın her yerinde oluyor, bütün hayvanlarda da olabiliyor. Yerli aşımız çok koruyucu, çok memnunuz. Hayvanlarımız için koruyuculuğuna güveniyoruz. Çiftçilerimiz, yavru atma problemleri varsa çekinmeden veteriner hekimlere başvursunlar.” diye belirtti.
Aslında her birimizin dikkatli ve bilinçli olması gerektiği brusellaya yönelik tüm bilinmeyenleri bizimle paylaşan ve dikkat edilecek tüm hususları bize aktaran Aydın Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Hakan Kaya’ya çok teşekkür ederiz.
Haber: İlginay Avunyalı
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...