Kendine özgü tarzı, içten sözleri ve özgür ruhuyla Türk müzik sahnesinde kendine özel bir yer edinen Kalben, samimi açıklamalarıyla dikkat çekiyor. “Gerçek olabildiğim sürece varım.” diyen sanatçı, müzikten özgürlüğe, kendini kabullenmeden toplumsal meselelere uzanan içten bir yolculuğun kapılarını aralıyor.
Bir çocukluk hayaliyle başlayan müzik serüvenini günümüze kadar kararlılıkla sürdüren Kalben, her şarkısında duygularını sade ama derin bir dille anlatmayı başardı. Kendi yolunu çizen, kalıplara sığmayan bir sanatçı olarak Kalben, hem sahnede hem de özel hayatında samimiyetiyle öne çıkıyor. Şarkılarındaki duygusal yoğunluk, sahnedeki doğallığı ve bağımsız duruşuyla son yılların en dikkat çekici isimlerinden biri haline geldi. Sevilen sanatçı Kalben, müziğe, hayata ve kendini bulma serüvenine dair sorularımızı yanıtladı.
Müzikle başlayan yolculuğunuzu kısaca nasıl özetlersiniz?
Müzik benim için bir ihtiyaç; küçükken annemin getirdiği klavye ile başladım, ilk gitarımı aldığımda bir şeylerin değiştiğini hissettim. Yıllar içinde yazdıklarım, çaldıklarım beni ben yapan şeyler oldu. Benim için sahne, yalnızca iş değil; Aynı zamanda hayatın dili.
Yeni albüm üretim sürecinde sizi en çok ne meşgul ediyor?
Bu sefer daha az süslü, daha doğrudan şarkılar olsun istiyorum. Prodüksiyonun arkasındaki amaç, benim sesimi örten katmanları temizlemek; sözleri ve duyguyu öne çıkarmak. Albüm ismi henüz netleşmedi ama teması ‘benlik’ ve ‘özgürlük’ etrafında şekilleniyor.
Sosyal medyada paylaştığınız dans videosu ve bedenle ilgili açıklamalarınız çok konuşuldu. Beden algınıza dair neler söylemek istersiniz?
O video, sadece dans etmek isteyen bir kadının paylaşımıydı ama toplumun okuması farklı oldu. Uzun süre kendi bedenimle çatıştım; utanma sonrası kabullenme sürecim oldu. Şimdi ‘benim vücudum hayatımın bir parçası’ diyorum; utanmayı geride bırakmaya çalışıyorum.
GQ Men of the Year gecesinde erkek kılığıyla katılmanız bir siyasi/ toplumsal mesaj mıydı?
Evet, o gece kendimi farklı hissetme, maskülen imgelerin rahatlığını test etme niyeti taşıyordu. ‘Adam olayım, belki daha özgür hissederim’ demiştim. Bu hem ironik hem de deneysel bir tavırdı, kalıp giydirmelere küçük bir itiraz.
Gençliğinizde yaşadığınız bazı travmatik deneyimleri kamuoyuyla paylaştınız. Müzik bu süreçte nasıl bir rol oynadı?
Müziğin beni hayatta tuttuğunu açıkça söyleyebilirim. Kötü şeyler yaşadım, bunları yıllar sonra paylaştım çünkü gizlemek çözüm değil. Şarkı yazmak o anları dönüştürmenin, onlarla baş etmenin yolu oldu.
Müzikal ilham kaynaklarınız ve etkilendiğiniz sanatçılar kimler?
Tek bir isim söylemek zor. Beni farklı dönemlerde başka başka sesler etkilemiştir. Folk-indie çizgisinden, söz yazımı açısından güçlü şarkılardan ilham alıyorum. Onların samimiyeti ve doğrudanlığı beni etkiliyor.
Sahnede korunmak zorunda hissettiğiniz bir ‘rol’ var mı, yoksa hep kendiniz misiniz?
Başta hep bir şeyler prova ettim. Sonra anladım ki en güçlü halim, kendim olduğum hal. Tabii performans bir mesleki maskedir ama maskeyi kaldırabildiğim anlarda daha iyi çalıyorum, daha iyi yazıyorum.
Kalben, sizce başarı neye benziyor? Bir sanatçı için başarı nedir sizce?
Başarı bence alkış değil, huzurla uyuyabilmek. Artık bir şeyi başardım demiyorum, çünkü her şeyin devamı var. Bir şarkıyı bitirdiğimde bile ‘tamam oldu’ değil, ‘bu da geçti’ diyorum. Başarı, kendi hikâyeni dürüstçe anlatabilmek. Gerisi rüzgâr gibi… gelir geçer.
Yazarlık, kitaplar ve sahne: Bunlar nasıl iç içe geçiyor?
Şarkı sözü kısa hikâyedir, kitap daha geniş bir nefestir. Yazmak bana farklı bir alan açıyor; melodinin yetmediği yerde kelime konuşuyor. İkisi de birbirini besliyor.
Genç kadın müzisyenlere ne tavsiye edersiniz?
Kendi sesinizi arayın, başkalarının sahnesinde rollere bürünmeyin. Popüler olmak cazip olabilir ama kalıcılık, yaptığınız işin samimiyetinden gelir. Kendinize sadık kalın.
Kendi içinizde barışmak ne demek, bunu nasıl başardınız?
Barışmak, kendini affetmek, kendi kırılganlığını kabul etmek demektir. Bunu zamanla, yazıyla, çalarak ve etrafımdaki gerçek insanlarla konuşarak yaptım. ‘Gerçek olmak’ benim için popüler olmaktan daha ağır basan bir değer haline geldi.
Sizi sahnede en çok etkileyen an hangisiydi? Hiç gözyaşlarınızı tutamadığınız bir an oldu mu?
Olmaz mı… Bir konserimde seyircinin arasından bir kadın elinde gitarıyla bana doğru ağlayarak yürümüştü. Sonra öğrendim, o da benim gibi yıllarca saklamış sesini. O an sahnede duramadım, sadece gitarımı tuttum ve ağladım. Müzik o an yalnızlıklarımızı birleştirdi. Belki de müzik bu yüzden hâlâ en yakın arkadaşım.
Kalben, her cümlesinde içtenliğini ve özgünlüğünü koruyan bir sanatçı. Hayatın içindeki sade anlardan besleniyor, duygularını filtresiz bir biçimde notalara döküyor. Onun müziği, bazen bir yarayı sarıyor, bazen de bir gülüşü çoğaltıyor. Röportaj boyunca “gerçek olmanın” önemini vurgulayan Kalben, sanatın yalnızca sahnede değil, insanın kendi içinde başladığını bir kez daha hatırlatıyor. Bu samimi sohbeti ve paylaştığı içten düşünceleri için Kalben’e teşekkür ederiz.
Haber: Aslı Boyacıoğlu
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
EN YÜKSEK SUÇ ORANI NEDEN AYDIN’DA?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), her yıl olduğu gibi bu yıl ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
ESKİ BİR TÜRKMEN ENSTRÜMANIN YENİDEN DOĞUŞU: ERBANE
Eski çağlardan beri ritim ve müziğin vazgeçilmez bir enstrümanı olan ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...