Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Goalball, İkinci Dünya Savaşı’nda görme yetisini kaybeden gazileri, rehabilite etme amacıyla bulunmuş bir takım oyunudur. Mert Üzel görme engellilere özgü bir takım sporu olan goalball sporunu bizlere tanıtırken kendisinin de bu alanda hangi başarılara imza attığını göreceğiz.

“Bugün herhangi bir yetersizliğe sahip olan bireylerin, onlara engel olunmadığı takdirde neler başarabileceklerini anlatmak istiyorum.” diyen Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Bölümü 4. sınıf öğrencisi Mert Üzel ve Spor Bilimleri Fakültesi  Antrenörlük Eğitimi Bölümü Hareket ve Antrenman Bilimleri  Anabilim Dalı Dr.Öğr.Üyesi Ali Güreş ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. 

“Kendimi 1-0 önde sayıyorum”

4 Aralık 2001 yılında Balıkesir’in Bigadiç ilçesine bağlı olan Akyar köyünde doğduğunu dile getiren Üzel, “Aydın Adnan Menderes Üniversitesi İkinci Öğretim (İÖ) Spor Bilimleri Fakültesinde Antrenörlük Bölümü 4. sınıf öğrencisiyim. Ana branşım uzmanlık olarak atletizm. Fakat yaklaşık olarak 11 senedir goalball ve judo sporu ile uğraşmaktayım. Hayatımı en başından anlatmam gerekirse küçükken görme yetersizliği sebebiyle zorluk çeken ama her ne olursa olsun eğlenmesini bilen bir çocuktum. Her çocuk gibi sokaklarda akşama kadar oynardım. Karakter olarak da asla çekingen biri değildim. Kendinden emin, özgüvenli bir bireydim. Hiçbir zaman içine kapanık biri olmadım. Ben daha çok hareketli ve agresif bir çocuktum.  Bu yönümün beni kurtardığını düşünüyorum. Kendimi bu noktada 1-0 önde sayıyorum. Eğitim hayatıma Balıkesir Bigadiç Akyar İlköğretim Okulu’nda başladım. Açıkçası öğretmenlerimin bana karşı çok ilgisiz olduğundan dolayı eğitim hayatımda hiçbir yol katedemedim. 2. sınıfta eğitimime Balıkesir 23 Nisan İlköğretim Okulu’nda, Özel Eğitim sınıfında devam ettim. Okumayı yazmayı burada öğrendim. 5. sınıfta İzmir Aşık Veysel Görme Engelliler Okuluna geçtim ve hayatımın dönüm noktası tam olarak burasıydı” dedi.

Beden eğitimi öğretmenim benim için bir dönüm noktasıydı

Sporla ilk olarak İzmir Aşık Veysel Görme Engelliler Okulunda tanıştığını belirten Üzel, “Sporla tanışma hikayem bu okulda başladı. Okulda normal eğitimime devam ederken Beden Eğitimi Öğretmenim Ahmet Durgun, beni goalball oyunu ile tanıştırdı. Ona bu konuda çok minnettarım. Ben bugün bu başarılar ile anılıyorsam bunun en büyük sebebi öğretmenimdir. İlk yılda okul seçmelerinde goalball takımına giremedim ama asla pes etmedim. İkinci yılda goalball takımının yedeklerine girmeye hak kazandım. Bu noktada goalball sporunu sizlere anlatmam gerekir. Takımları altı oyuncudan oluşan ve içerisinde zil bulunan bir topla oynanan bu oyunun amacı, topu rakiplerin arasından geçirerek karşı tarafın ağlarına atmak ve skor elde etmektir. Oyuncular kalelerini, elleri ve dizleri üzerinde durarak rakiplerine karşı korumaya çalışır. Her oyuncu oyun boyunca opak göz maskesi takmak zorundadır. İlkokullar arasında düzenlenen bir turnuvada Türkiye dördüncüsü olmuştuk. Bu başarı asla kolay olmadı çünkü biz, takım arkadaşlarımız ile her sabah 5’te kalkıp antrenman yapıyorduk. Hocamız da bizim kadar çok emek veriyordu. Sırf bizi çalıştırmak için 1 buçuk saatlik yoldan geliyordu. Herkes kabul etmez. Düşünsenize sıcacık yatağınızda yatmak yerine okula gelip 6 tane görme engelli çocuğa antrenman yaptırıyorsunuz. Herkesin harcı değil. Sevgi ve emek istiyor. Sadece o zamanlarda değil üniversite hayatımda da örnek aldığım öğretmenlerim oldu. Sizin aracılığınız ile başta Dr.Öğr.Üyesi Ali Güreş olmak üzere diğer öğretmenlerime de teşekkür etmek istiyorum.” diye konuştu.

Mert Üzel’in örnek bir sporcu olduğunu vurgulayan Dr.Öğr.Üyesi Ali Güreş, “Öncelikle Mert ile gurur duyuyoruz. Gerek örnek kişiliği ile gerek sporcu azmi ve aktifliği ile okulumuzun değerli öğrencelerindendir. Mert okulumuza kısmi engelli kontenjanından girsede benim gözümde asla öyle bir birey değil. Ben karşımda başarılı,azimli,yetenekli,öğrenmeye açık bir sporcu görüyorum.Aydın Adnan Menderes Üniversitesi’nden mezun oluncada yolunun çok açık olduğunu görmekteyim. Başarılarının devamını diliyorum.” dedi.

“Beni branştan soğutmaya çalıştılar”

Başarıların asla tesadüf olmadığını, önemli olanın azim ve çalışma olduğunu vurgulayan Üzel, “2014-2015 yılları arasında biz tekrardan okullar arası düzenlenen turnuvada Türkiye dördüncüsü olduk. 3. senemizde şampiyonluk geldi. Bu noktada arkadaş çevremde beni branştan soğutmaya çalışanlar oldu. Senin harcın değil, yapamazsın, boşuna uğraşma gibi cümleler kurdular. Ama asla onları dinlemedim. Dediğim gibi dinleseydim bu noktada olmazdım. Okul bittikten sonra antrenmanlarımıza devam ettik. Manisa Görme Engelliler Spor Kulübü’nde goalball kariyerime devam ettim. Türkiye Görme Engelliler Spor Federasyonu’nun düzenlediği Goalball Yükselme Türkiye Şampiyonası’nda 1. yılda çeyrek finale kadar çıktık. 2. yılda da çeyrek finale kadar yükseldik ama çıkamadık. 4. yılda ise şampiyon olduk. Benim goalball hayatımı etkileyen dönem burasıdır. Şampiyon olduktan sonra 3. Lig’e çıktık. Goalballa başladığım yıllarda judoya da başladım. 57 kg Türkiye birinciliğim, 57 kg Türkiye ikinciliğim ve üçüncülüğüm mevcut. 60 kg’da Türkiye ikinciliğim ve üçüncülüğüm, 73 kg Gençler kategorisinde Türkiye Şampiyonluğum ve aynı zamanda 73 kg Büyük Erkekler kategorisinde Türkiye ikinciliğim var.” dedi. 

“Göklerde dalgalanan bayrağımızı görünce çok duygulandım”

Hayatındaki tüm zorluklara rağmen pes etmeyeceğini dile getiren Üzel, sözlerine şu şekilde devam etti: “Goalball Milli Takımına 2016-2017 yıllarında girdim. Antalya'da düzenlenen özel bir turnuvada dünya 5’incisi olduk. Goalball’daki en büyük başarıma 2021 yılının Kasım ayında imza attım. Samsun’da Görme Engelliler Dünya 2021 Goalball Avrupa Şampiyonası'nda 3’üncü olduk. İlk bronz madalyamı burada aldım. Çok gurur vericiydi. 10 ülke arasından bizim İstiklal Marşımızı dinleyince ve göklerde dalgalanan bayrağımızı görünce çok duygulandım. O an tüm hayatım boyunca yaşadığım zorlukları unuttum. İnanın bu her şeye değer. Sonra Manisa’da 30-35 görme engelli arkadaşım ile kulüp açtık. Şu an Kadın Goalball Takımı’nın antrenörüyüm. Aynı zamanda Erkek Goalball Takımı’nın oyuncusuyum. Amacımız tamamen görme engelli bireyleri sporla bütünleştirerek topluma kazandırmak. Bireylerin, engelleri bir kusur olarak görmemeleri gerektiğini, zorlukların üstüne gitmeleri gerektiğini düşünüyorum. ‘Kendimi nasıl daha fazla geliştirebilirim?’ diye kendilerine sormalarını istiyorum ve unutmasınlar ki; engel bedenlerde değil, fikirlerdedir” dedi.

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nden bu denli başarılı sporcuların çıkmasından gurur duyuyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Haber: Çilem Boğacı 

Fotoğraf: Yusuf Yıldız