Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


ENGELLER SPORA ENGEL DEĞİLDİR

05.04.2022
Spor

Fiziksel engellerin insana engel olamayacağını hayatın her alanında görüyoruz. İnsanları hayata bağlama noktasında sporun yeri yadsınamaz noktada bulunuyor. Futbol ise sadece sahada oynanan bir oyun değil, bazı insanlar için hayatın ta kendisi. Görme Engelli Futbol Milli Takımımız, ülkemizi temsil ederken bizleri gururlandırmaya devam ediyor. Eski Milli Takım Teknik Direktörü Yücel Kaya’ya ülkemizdeki görme engelli futbolcularımızı sorduk…

 

Öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Ben Yücel Kaya, görme engelliler alanında birçok spor branşını başlatıp, onların çeşitli yönetim kadrolarında bulunup, hakemlik ve antrenörlük eğitimi vermiş, milli takım antrenörlüğü yapmış ve takımları olimpiyatlara kadar taşımış birisiyim. Atletizm, halter, futsal ve tamamen görme engellilerimizin oynadığı kategorinin temelini, altyapısı ve uluslararası düzeye entegrasyonuna kadar ben oluşturdum diyebilirim.

 

Görme engelli sporcuların yaşadığı zorluklar nelerdir?
Görme engellilerde spor hem kolay hem de zor aslında. Şimdi bir uzuv eksikliği söz konusu tabiki ve gözde en ciddi sorunlar, denge bozukluğu ve oryantasyon dediğimiz yönelme. Tamamen sese duyarlı hareket ediyorlar ve bunu yapabilmeleri için en çok gerekli olan unsur ise insanlara güvenmek. Yanlış yönlendirmeler sonucunda başlarına bir çok olay geldiğinden güven duyguları çok kırılgan olabiliyor. Toplumumuz onları nasıl koruyacağını, nasıl yaklaşacağını da çok iyi bilmiyor açıkçası. Bunları bilmedikleri için de farkında olmasalar da görme engellilere zarar verebiliyorlar. Yani mesele sadece ışıkta ellerinden tutup karşıya geçirmekten ibaret değil. Tabii görme engellilerimizin bir diğer güçlü yönü ise muazzam hafızaları olması. Siz şimdi bir görme engelli ile bir konu konuşun ondan yıllar sonra karşılaştığınızda sizin sesinizin tonundan kim olduğunuzu hatırlarlar. 

 

Türk futbol ikliminin durumuna bakacak olursak görme engellilerimiz futbolda ne durumda?
Bu tabii uzun bir konu aslında. Öncelikle sporun kelime anlamını bilmemiz gerektiğini düşünüyorum. Sistem, program, organizasyon ve tüm bunların bir araya gelmesiyle rekorun oluşması demektir spor. Biz çok heyecanlı ve başarıyı hemen isteyen bir milletiz. Aileler altyapıya çocukları getiriyor ve anında oynasın, yıldız olsun istiyor. Tabii ki spor böyle bir şey değil ve bu gibi noktalarda toplum olarak eksik olduğumuzu düşünüyorum. Bu da sporu toplum kültürü olarak çok fazla etkiliyor. Dünyada sporda başarılı ülkelere baktığımızda spor kültürünün oturduğunu görüyoruz. Mesela; Hollanda ya da Belçika gibi ülkeler nüfus olarak oldukça mütevazi noktalarda olsalar da başarı yakalıyorlar. Manchester’da havalimanından indiğimde her yerde spor sahaları görmüştüm. Bir de bizim şehirlerimize bakın. Bir başka etken de eğitim sistemimiz. Burada da özeleştiri yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Daha nitelikli eğitim gerektiği aşikar. Tüm bunları bir araya getirince ülkenin hem spor genelinde hem de futbol özelinde sonuçları böyle oluyor. Görme engelliler futboluna gelecek olursak aldı başını gitti diyebilirim. En son Brezilya’da uluslararası turnuvaya katıldılar. Orada derece yapamasalar da katılmaları bile değerli. Bunu belli seviyenin üzerinde spor kültürü olan spor ülkeleri çok uzun yıllar önce çözmüş ve oralarda düzenli bulunmanın önemini biliyorlar. Eskiye nazaran olimpiyat elemelerinde çok daha başarılıyız ancak bunun medyada pek yer almaması bilinirliğini azaltıyor.

 

Engelli spor branşlarına sağlanan imkanları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Son 20 yıldır açıklanan hükümet programları ile daha önce çalıştığım hükümetlerin programlarına bakacak olursak oldukça ciddi gelişim olduğu aşikar. Çok daha fazla önem ve çaba gösterilmeye başlandı tabii ki bu süreçte. Bunun etkisi olarak da Paralimpik Olimpiyatları’na çok daha fazla sporcu ile katılıyoruz artık. Bu desteği takdir etmek ve teşekkür etmek gerek diye düşünüyorum açıkçası. Daha iyisi olabilir mi diye sorulabilir bu noktada; evet her zaman daha iyisi vardır.

 

Burada federasyonun desteğinin önemli rolü olduğunu düşünüyorum. Siz bu noktada medyanın etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
UEFA ve FIFA’nın paralimpik futbolcular için ülke federasyonlarına ciddi telkinleri var. Onlara önem verin, bütçe ayırın ve sahip çıkın diye ciddi anlamda çalışma yapıyorlar. Türkiye Futbol Federasyonu’nun bütçesine nazaran çok düşük oranlarda da olsa destek olduğunu düşünüyorum. Tabii başarı oldukça federasyon daha çok destek olacaktır. Türkiye’de spora karşılıksız destek ve ödül veriliyor. Uluslararası başarılarda sporculara verilecek olacak altın ödüller yönetmeliklerle belirleniyor. Görme engelli sporcularımızdan da uluslararası başarı yakalayarak ödül kazananlar oldu. Devletin en takdir ettiğim yanı ise; ödül oranlamasında normal ya da paralimpik sporcu ayrımı olmuyor ve bu çok güzel bir yaklaşım.

 

Son olarak insanların engelleri aşması için neler yapması gerekiyor ve bizler engelli vatandaşlarımıza nasıl katkı sağlayabiliriz?
Elbette engelli vatandaşlarımızdan aldığım bazı geri bildirimler oluyor. En çok kullandıkları cümleler; “Bize engel olmasınlar” ya da “Arabayı benim yürüyüş yoluma park etmesinler yeter” minvalinde. Tabii bu nitelikli eğitim ve empati kurabilmek ile alakalı biraz da. Unutmamak gerekir ki hepimiz potansiyel birer engelli adayıyız. Doğru empati kurarak ve bu konuda insanları bilinçlendirerek engelli bireylere tahmin edilenden fazla destek olunacağından eminim. Biz onlara köstek olmayalım; inanın bana onlar her engeli aşacak güce sahipler. 

 

Empati; her bireyde mutlaka bulunması gereken bir özellik. Unutmayalım ki evet Kaya’nın da ifade ettiği gibi hepimiz potansiyel birer engelli adayıyız. Engel olmazsak her engel aşılacaktır.

 

Haber & Fotoğraf: Oğuz Üregen

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00