Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Hem lezzeti hem de kolay ulaşılması ile özellikle öğrencilerin gözdesi olan fast food yiyecekler, hijyen ve içerik açısından çok merak ediliyor. İşin tüm sırrını, en popüler fast food zincirlerinden birinde müdürlüğe kadar yükselen Şennur Çırak anlattı. 

Fast food zincirleri hakkında binlerce asparagas haber bulunmakta. Etlerin sakatat olmasından tutun, atık yağların kullanıldığına kadar birçok bilgi kirliliği insanların aklına “Acaba?” sorusunu getiriyor. Şennur Çırak, tüm merak edilenlere cevap verdi. 

Fast food zincirlerindeki etler sakatat mı?

Fast food hakkında en merak edilen soru, yediklerimizin normal kırmızı et olup olmadığı üzerine. Araştırsak da cevabına ulaşamadığımız soruların yanıtını, kariyerini müdürlük aşamasında bırakan Şennur Çırak verdi. Etler hakkında içimizi rahatlatan Çırak, “Etler hakkında domuz eti, sakatat olduğu gibi birçok asılsız iddia bulunmakta. Aslında fast food her ne kadar sağlıklı olmasa da içerisinde kullanılan et katkısız, anlaşmalı olduğumuz çiftliklerde hijyen kurallarına dikkat edilip denetlenerek kesilen kırmızı etlerdir. Tavuk için de durum farklı değil. Aynı şekilde tavuk etleri de anlaşmalı olunan çiftliklerde kesilerek gelmekte.” açıklamasını yaptı. 

İşe başladıkları andan itibaren denetim altında olduklarını söyleyen Çırak, “İşe girer girmez çalışanlara hamburger yaptırılmıyor ve herkes detaylı bir eğitimden geçiyor. Etin pişme derecesinden hijyen kurallarına kadar her şeyi en ince ayrıntılarıyla öğretiyorlar. Sonrasında işin mutfağına giriyorlar. Pozisyonda yükselmek için de belirli sınavlardan geçiyorlar. ” dedi.

“Her şey ölçülerek yapılıyor”

Her şeyin ölçülere ve derecelere göre yapıldığı, neredeyse kimsenin bilmediği bir gerçek. Derece ölçmek için kullanılan proplar, bu sektörde en çok kullanılan aletlerden. Çırak, “Her şey usulüne uygun ve olması gerektiği gibi yapılmak zorunda. Sabah restoran ilk açıldığında dereceleri ayarlamak için etler pişirilir. Etlerin içerisine prop sokarak derecesi ölçülüyor. Etlerin bekleme ünitesinin derecesi de ek olarak ölçülür. İçeceklerin, sandviçlerin ve yemeklerin temas ettiği bulaşıkların bile yıkanma derecesi ölçülerek yapılıyor. Bu yüzden ölçümler belirlenen derecede olmalı” ifadelerini kullandı. 

Çırak, atık yağ kullanıldığı iddiasına, “Atık yağı ölçmek için de cihazlar bulunuyor. Yoğunluğa göre ve vardiya değişimlerinde bu cihazlarla yağ ölçülüyor. Belirli bir seviye atık seviyesi olarak geçiyor. Ölçümde yağ, atık seviyesindeyse bu yağ tekrar kullanılmamak üzere değiştiriliyor.” sözleriyle yanıt verdi. 

“Sıkı denetimler oluyor,”

Yemek sektöründe her zaman sıkı denetimler olduğu duyumlarını alıyoruz. Bu denetimlerin nasıl işlediğine dair bilgileri yine Şennur Çırak veriyor. Çırak, konu hakkında şunları söyledi: “Tarım ve Orman Bakanlığı, habersiz denetimler düzenliyor. Bu denetimler sırasında, havalandırmadan ürünlere kadar her şey inceleniyor. Kurallara uygun olmayan her şey restorana ceza olarak dönüyor. Eğer kurallara uygun olmayan çok fazla şey varsa restoranı kapatmaya kadar gidebiliyor bu denetimler. Bakanlık haricinde müdürler de sıkı denetimler yapabiliyor. Gözden kaçan bir şeyin olma ihtimali çok düşük.”

“Tavuk ürünleri çabuk bozuluyor”

Zehirlenme durumları için Çırak, “Zehirlenme olayları elbette olabiliyor ama bunun için restoranı suçlamakta da belirli noktalara dikkat ediliyor. Örneğin tavuk ürününü en çabuk bozulan ürünlerden biridir. Eğer ürünü paket yaptırıp tüketmek için iki saat beklerseniz, zehirlenme olasılığı çok yüksek. Şikayetlerde de bu noktalar esas alınıyor. Şikâyet oluşturmak için, genel merkezin aranması ya da mail atılması gerekiyor. O esnada restoranın bilgileri alındıktan sonra, şikâyet restorana da iletiliyor,” ifadelerini kullandı.

Fast food firmasında iyi yerlere gelmek

Ürün iadesi için, restoran hatası sebebiyle iade edilen ürünün değişiminde ücret alınmadığı bilgisini paylaşan Çırak, tüm bu anlatılanların, fast food zincirlerinin çoğunda aynı işlediğini fakat pizza sektöründe de çalışan biri olarak o sektörde sistemin daha gevşek olduğunu söyledi. 

Vardiya sistemi ve müdür olunca üzerine daha fazla sorumluluk binmesi sebebiyle işi bıraktığını söyleyen Çırak, “Uzun süre fast food sektöründe zorlukları göz ardı ederek çalıştım, lakin evlilik ve üzerine de çocuk sahibi olunca iş saatleri daha fazla zorladığı için çocuklarımla ilgilenmek adına işten ayrıldım. Yine de şöyle bir gerçek var, eğer bir fast food firmasında iyi yerlere geldiyseniz başka bir firmada kendinize iş bulmanız kolaylaşıyor. Sürekli teklifler de geliyor.” diyerek sözlerini noktaladı.

Fast food sektöründe, her şeyin sağlık kurallarına uyacak şekilde yapıldığı bilgisini bu sektörün içinde bulunmuş biri tarafından öğrendik. Son olarak sağlığımız için fazla fast food tüketmememiz gerektiğini vurgulamakta fayda var.

Haber: Şule Diş