Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


EFELERİN SEVİLEN OYUNCUSU TUNCER CANDAN İLE TİYATRO ÜZERİNE

18.11.2023
Kültür Sanat

 

Efeler Belediyesi Şehir Tiyatrosu Eğitmeni ve aynı zamanda oyuncusu olan Tuncer Candan ile tiyatro üzerine sohbet ettik. Tiyatroyu, “su gibi, toprak gibi, yaşamak gibi, aş gibi aziz” olarak nitelendiren Candan, çocukluğundan beri tiyatro ile iç içe olmanın verdiği mutluluğu bizlerle paylaştı.

 

Efeler Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nun sevilen eğitmen ve oyuncusu Tuncer Candan, “vazgeçilmezim” olarak nitelendirdiği tiyatroya olan sevgisini anlatıyor. Candan, bir nefes olarak nitelendirdiği tiyatro için “Tiyatro, bir milletin kültür seviyesini yansıtır.” dedi. Aynı zamanda Aydın Sanat Etkinlikleri Merkezi Derneği Başkanı olan Candan, aldığı ödüllerle adından sıkça söz ettiriyor. Sokak tiyatrosu, festival oyunları, tiyatro günleri gibi birçok oyunda imzası olan Candan, sergilediği oyunları ile izleyiciden tam not aldı. Oyunculuk anlamında birçok dönüm noktası olduğunu söyleyen Candan, Aydın halkı tarafından büyük beğeni topluyor. 

 

Oyunculuğa ne zaman adım attınız? Tiyatro olan aşkınız ne zaman başladı? Oyunculuk alanında idol aldığınız biri veya birileri var mı?

Ben amatör olarak oyunculuğa 1995 yılında Aydın Lisesi'nde başladım. Tiyatroya olan tutkum küçükken izlediğim bir oyunla başladı. Hep sahne arkasındaki dünyayı merak etmiştim. Gençliğimde kendime idol olarak gördüklerimden ve oyunculuklarına hayran olduğum üstadlardan birkaçını Zeki Alasya, Metin Akpınar, Nejat Uygur ve Levent Kırca olarak sıralayabilirim.

 

Oyunculuk anlamında hayatınızın dönüm noktası dediğiniz olayı bize anlatır mısınız?

Oyunculuk noktasında birkaç dönüm noktam var aslında. En önemlisinden bahsetmek istiyorum: İzmir'den Aydın'a çalışmak isteyen yazar, dramaturg ve aynı zamanda bir eleştirmen olan Serkan Fırtına ile tanışmamdı. Serkan Hocam oyunculuğa farklı bir pencereden bakmamı sağladı. O gün anladım ki tiyatro benim vazgeçilmezim olacaktı.

 

Siz şu anda Efeler Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda öncelikle bir eğitmen sonra bir oyuncusunuz. Peki, EBŞT ne zamandan beri faaliyet gösteriyor ve sizce EBŞT'nin vizyon-misyonu nedir?

Efeler Belediyesi Şehir Tiyatrosu şu an 4 yaşında. Her yıl Genç Tiyatro ve Yetişkin Tiyatro Atölyesi olmak üzere iki başlık altında toplanıyoruz. Başvuranları yetenek sınavına tabi tutuyoruz. Vizyonumuz ve misyonumuz: Tiyatroyu herkese sevdirmek, kentteki sanat meraklıları sahneye taşımak ve geleceğin sanatçılarını yetiştirmek.

 

EBŞT olarak festivallere katılıyor, oyunlar sergiliyorsunuz. Peki tiyatro sizin için ne ifade ediyor? EBŞT'nin kostüm, dekor, yol gibi giderleri kim tarafından karşılanıyor? Sahnelediğiniz oyunlardan bir gelir elde ediyor musunuz?

Tiyatro benim için olmazsa olmazım. Yaşamak gibi, su gibi, toprak gibi, aş gibi. EBŞT'nin tüm giderleri Efeler Belediyesi tarafından karşılanıyor ve bu başlık altında oynadığımız tüm oyunlar ücretsiz olarak seyirciyle buluşuyor, herhangi bir gelir elde etmiyoruz.

 

Şu ana kadar sahnelediğiniz oyunlardan ve ödüllerden biraz bahseder misiniz?

Entrikalı Dolap Komedyası, Nasreddin Hoca ve Çocuklar, Baltaköylü Kadınlar gibi yüzlerce oyun sahneledim ve oynadım. Sayısız ödül aldım fakat benim için bu yıl aldığım ödülün yeri çok ayrı. Tiyatro Gazetesi'nin düzenlediği ödül gecesinde Uluslararası Tiyatro Emek Ödülü aldım. Bu, benim için çok onur vericiydi.

 

Aydın halkının tiyatroya yaklaşımını nasıl buluyorsunuz? Sizce tiyatro olması gerektiği yerde mi? Oyun sonrası seyircinin alkışlarını duyduğunuz andaki hislerinizi anlatır mısınız?

Tiyatro hiçbir zaman bulunması gerektiği yerde değil. Aydın halkının çocukluk yaşlarında daha çok tiyatrolara gidip tiyatro kulübünü çok erken yaşta tatması gerektiğini düşünüyorum. Bireylerin yeme-içme gibi tiyatroya da zaman ayırıp gitmesi gerek çünkü tiyatro nefestir. Oyun sonrası seyircinin alkışlarını kucaklamanın vermiş olduğu hissi ifade etmeye kelimelerim yetmez. O an bulutların üzerindeyim.

 

Tiyatroya olan ilginin daha da artması için sizce neler yapılabilir ve kendinizi oyunculuk anlamında Mevlana'nın "Hamdım, piştim, yandım" sözünün neresinde görüyorsunuz?

Tiyatro kültürünü erken yaşlara indirgemek gerekiyor kesinlikle. Ben hâlâ hamım ve bu hayatta hep öğrenci olmak lazım çünkü tiyatroda öğrenilecek çok şey var.

 

Haber: Harika Kahraman

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00