Dünyada insanlar dışında yaşamını sürdüren birçok canlı vardır. Gökyüzü ve yeryüzünde yaşayan canlılara oranla suda yaşam süren canlıların çeşitliliği çok fazladır, bu yüzden deniz canlıları insanlar için oldukça merak uyandırırlar.
Salyangozlar nem ve sıcaklığın bulunduğu her yerde yaşayabilen bir türdür. Fakat deniz salyangozları için durum daha farklıdır, çünkü onlar yalnızca suda yaşayabilirler. Deniz salyangozları hakkında bilinmeyenler ve merak edilenler hakkında 2017 yılından beridir kaptanlık mesleği yapan Salih Ekici ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Su Ürünleri Mühendisliği Anabilim Dalı’nda görevli Doç. Dr. Mehmet Güler ile detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.
“Deniz salyangozlarının dikkat çeken özelliklerinden biri ise kendi türleri ile de besleniyor olmalıdır”
Deniz salyangozları ve beslenme alışkanlıkları hakkında Mehmet Güler, “Deniz salyangozlarının bir diğer adı karından bacaklılardır. Bu canlılar hareketsiz değildir fakat çok ağır ve az hareket ederler. Aynı zamanda oldukça dayanıklı canlılardır. Kabukları spiral şeklindedir. Kabuklarının bu şekilde olması onlara kuvvetli dalgalara karşı doğal bir korunma sağlar. Doğal ortamlarında, büyüme gösterdikleri zaman 5 ila 6 yıl kadar bir ömür yaşarlar ve 150-180 milimetreye kadar büyüme gösterebilirler. Bu canlıların bir kısmı otçul olabilirken bir kısmı da etçildir. Bunların yanı sıra çöpçül ve leşçil olanları da vardır. Otçul deniz salyangoz yosunları, su ve kum içerisinde yer alan makro ve mikro parçacıkları da tüketebilirler. Bu canlılar yavaş hareket ettikleri için etçil olanlar balık yahut yengeç yakalayamazlar. O yüzden onlar için en uygun besin çift kabuklu olarak adlandırdığımız midye ve istiridyelerdir. Çift kabukluların üzerine yapışan deniz salyangozları vücutlarında bulunan zımpara şeklindeki organ ve salgıladıkları kimyasal maddeler ile yapışmış olduğu bölgede muntazam bir delik oluştururlar, daha sonra yavaş yavaş canlıyı tüketmeye başlarlar. Tüketilmekte olan canlı bir süre sonra hayatını kaybettiği için yaşarken kapalı olan kabuğunu aralar, bu sayede de deniz salyangozları, enzimlerini aralanan kabuk arasından salgılayarak içeride sıvılaştırma oluşturur. Bu sayede daha hızlı ve tam olarak tüketim yapmış olurlar. Deniz salyangozlarının dikkat çeken özelliklerinden biri ise kendi türleri ile de besleniyor olmalıdır” şeklinde anlattı.
“Onlar için iyi ya da kötü canlılardır demek doğru olmaz”
Deniz salyangozlarının deniz için faydaları ve zararlarına dair ise Güler, “Deniz salyangozları da doğanın bir parçasıdır. Onlar için iyi ya da kötü canlılardır demek doğru olmaz. Kendileri gibi istilacı bir tür olan çift kabukluların tüketimini sağlıyor olmaları deniz ekosistemi ve popülasyonunu dengede tutmaktadır.” açıklamalarında bulundu.
“Karadeniz bölgesinde yoğun olan tür Rapana adı verilen deniz salyangozlarıdır”
Deniz salyangozlarının ülkemizdeki yaşam alanlarını ise Güler, “1940'lı yıllarda Tayland ve Meksika gibi ülkelerden gelen gemiler ile Karadeniz Bölgesi’ne geliyorlar. Çok dayanıklı canlılar oldukları için farklı tuz oranına da kolayca alışabiliyorlar. Uzunca bir süre Karadeniz Bölgesi’nde yaşıyorlar. Karadeniz Bölgesi’nde yoğun olan tür ‘Rapana’ adı verilen deniz salyangozlarıdır. Ege Bölgesi’nde ise ‘Madya’ adı verilen deniz salyangozlarını daha yoğun görmekteyiz. Karadenizde kolayca yaşayabiliyor olmalarının bir sebebi de o bölgede deniz salyangozlarının baş düşmanı olarak görülen deniz yıldızlarının sayısının az olmasıdır, aynı şekilde Ege Bölgesi’nde sayılarının ve türlerinin az olmasının sebebi de yine deniz yıldızlarıdır. Bu bölgede çoğalan deniz salyangozları bir süre sonra bölgedeki midyeleri ve belirli bölgeleri istila edecek kadar çoğalıyor, bunun üzerine 1980’li yıllarda Karadeniz'de balıkçılar bu canlıların yurt dışında yiyecek olarak tüketildiğini ve yoğun da bir talep gördüklerini öğreniyorlar. Daha sonra ise deniz salyangozu avcılığı yapılarak eski denge sağlanıyor” sözleri ile aktardı.
“Dışarıdan bakıldığı zaman dişi ya da erkek olduğunu algılamak neredeyse imkansızdır”
Deniz salyangozlarının nasıl çoğaldıkları hakkında ise Güler, “Deniz salyangozlarının da erkek ve dişisi vardır. Dışarıdan bakıldığı zaman dişi ya da erkek olduğunu algılamak neredeyse imkansızdır. Bunu anlamak için kabuklarından ayırmak gerekmektedir. Eşeyli üreme şekliyle ürerler ve yumurtlama ile çoğalırlar. Yumurtalarını kayalar üzerine bırakırlar.” ifadelerini kullandı.
Son olarak Mehmet Güler, “Roma İmparatorluğu Dönemi’nde kraliyet aileleri şan, şöhret ve zenginliği temsil ettiğini düşündükleri için kıyafet ve eşyalarını mor renkte tercih ederlermiş. Fakat o dönemlerde renkleri elde etmek oldukça zordur. Tam da bu noktada deniz salyangozlarının bu renge sahip olduğu keşfedilmiş ve ortalama bir gram mor renk için binlerce deniz salyangozu avlanmıştır. Günümüzde hala mozaik işlemelerini doğal boyalar ile boyamak için bu yöntem kullanılmaktadır” dedi.
“Bu canlıların bulundukları bölgelerde kara midyelerini yoğun olarak tüketmesinden dolayı oksijen oranı çok aza düşmektedir”
Deniz salyangozlarının avlanma şartları hakkında Salih Ekici, “Deniz salyangozları genellikle 12 metre altı balıkçı tekneleri ve algarna av aracı ile avlanmaktadır. Deniz salyangozlarını avlayabilmek için balıkçıların, dalgıçların ve teknelerin belirli kural ve şartlara uyuyor olması gerekmektedir. Teknelerin belirli büyüklüğe ve özelliklere sahip olduğuna dair belgeye ve dalgıçların da en az 100 saat çalışmış ve iki yıldıza sahip olduğuna dair belgesi olması gerekmektedir. Deniz salyangozlarını avlama tarihi Eylül 1 ile Nisan 15’i arasındadır. Bu canlıların bulundukları bölgelerde kara midyelerini yoğun olarak tüketmesinden dolayı oksijen oranı çok aza düşmektedir. Bu sebepten ötürü deniz salyangozlarının yoğun bulunduğu bölgede yalnızca iskorpit balığı bulunmaktadır. Ağustos ayında ise yani üreme ve yumurtlama döneminde ‘Sarfinda’ olarak adlandırdığımız kumların zeminine iner ve uzun bir süre orada kalırlar. Bu dönemi ise havyar avcılığı dönemi olarak adlandırırız.” açıklamalarında bulundu.
“İhracat yapılan ülkeler genellikle Tayland, Çin, Kore, ve Meksika gibi ülkeler olmaktadır”
Deniz salyangozlarının yaşam alanları ve avlanmasına dair Ekici, “Salyangozların kıyıya en yakın olanları daha büyük olanlarıdır, aynı zamanda da değerli olanlarıdır. Çünkü, kalori açısından zenginlerdir. Kıyıya yakın olanların yanı sıra taşlıkta yer alan türleri de vardır. Taşlık salyangozları ise içleri neredeyse tamamen boş olduğu için değersiz kabul edilmektedir. En çok değer gören ve kazanç getiren salyangoz ise kara midyelerinin üzerinde yaşayanlardır. Çünkü yaşam alanları direkt olarak beslenme alanlarının üzerindedir, bu sayede çok daha kolay ve çok kaloriye sahip olarak büyüme gösterirler. Avlanan salyangozlar fabrikada işlenir ve konserve yöntemi ile neredeyse %98’i yurt dışına satılır. İhracat yapılan ülkeler genellikle Tayland, Çin, Kore, ve Meksika gibi ülkeler olmaktadır. Salyangozlar, yiyecek olarak tüketilmesinin yanı sıra kozmetik ve ilaç yapımında da kullanılmaktadır. Aslında bu canlıların kontrolsüzce avlanılması hem deniz kirliliğinin artmasına hem de bu canlıların popülasyonlarının azalmasına yol açmaktadır.” açıklamalarında bulundu.
Haber: Beyza Haskaya
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...