Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


ÇOCUKLUK ÇAĞI HASTALIĞI: EL-AYAK AĞIZ HASTALIĞI

13.03.2024
Sağlık

 

Sadece 10 yaş altı çocuklarda görülen ve tedavi edilmezse çocuklarda ölümcül sonuçlara yol açabilecek olan el-ayak ağız hastalığının günümüzde hala net bir tedavisi yok. 

 

El-ayak ağız hastalığı olarak bilinen vücudun çeşitli yerlerinde döküntülere yol açan bu hastalık genellikle 10 yaş altı çocuklarda görülmektedir. Hastalığın tam olarak net bir çözümünün olmamasının yanında hastalığı kapmış bir çocuğun bu hastalığa tekrardan yakalanma olasılığı gayet yüksek. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Soner Sertan Kara el-ayak ve ağız hastalığı hakkında konuşarak bizlere bu hastalık hakkında bilgiler verdi.

 

El-ayak ve ağız hastalığı nedir ? 

El-ayak ve ağız hastalığı enterovirüs cinsi mikropların ve virüslerin oluşturduğu bir hastalıktır.  Küçüklükten beri birçok kez bu virüse yakalanmış olan insan bedeni yetişkinlik döneminde bu hastalığa yakalanmaz. Bu virüsün pek çok alt tipi vardır. Yani “bu hastalık sadece tek bir virüsle ortaya çıkar.” diyemeyiz. Birçok farklı enterovirüs sebebiyle ortaya çıkabilir. Genellikle çocukluk çağında görülür. Bir çocuk yaşamı boyunca birçok kez el-ayak hastalığına yakalanabilir. Çünkü çocuk bedeninde yeni keşfedilen bir virüs ve bu virüsün alt çeşitleri o çocuk bedeninde bir bağışıklık bırakmaz, zaten bu virüsleri ilk defa vücuduna almakta olan bir beden için de böyle birşey beklenmez. Bu hastalık normalde ilaçlarla kendi kendisine iyileşir ama çok nadirde olsa beyinde, beyin zarında, kalp ve kalp kasında iltihaplanmaya yol açmakta. Bu gibi durumlar çok tehlikeli olmakta, doktor kontrolü olmazsa ölümcül bile olabilmektedir.

 

Hastalığın belirtileri nelerdir ?

Bir çocuğun bu çeşitli virüsleri kaparak bu hastalığa yakalanmasının belirtileri ishal, ateş, öksürük, karın ağrısı, burun akıntısı, baş ağrısı gibi semptomları kendinde göstermesi ile teşhis edilir. Bu bulgular birçok hastalıkla aynı semptomları içerisinde barındırmaktadır. Yani bir ebeveyn çocuğunda bu semptomları görünce ilk olarak grip, soğuk algınlığı, üşütme gibi şeyler akıllarına gelebilir. Ama bu el-ayak ve ağız hastalığının en önemli ve diğer hastalıklardan ayıran en belirgin semptomu çocukların vücutlarında döküntülerin görülmesidir. Bu döküntüler hastalığın adından da anlaşılacağı üzere ağız çevresinde, ağız içinde, avuç içlerinde, ayak üstlerinde ve tabanlarında, ellerde ve kollarda bazıları sulu bazıları susuz ciddi kırmızı kabarık döküntüler görülmektedir ve bu döküntüler genellikle kaşıntılıdır.

 

Hastalığın tedavisi nedir ?

Bu virüsün diğer birçok virüste olduğu gibi tam olarak net bir kendine özgü tedavisi yoktur. Çocuklara bu süreçte verilen antibiyotik ya da antiviral gibi ilaçlar kullanılmaktadır. Hastalar bu ilaçları bir hafta ya da 10 gün gibi bir sürede kullanmalıdır. El-ayak ve ağız hastalığına yakalanmış bir çocuğun ilaçların yanı sıra bol bol sıvı tüketmeleri gerekmektedir. Ayrıca kaşıntılar için de anti-istemonik dediğimiz kaşıntı şuruplarından kullanmaları gerekiyor. Ateş için parasetamol veya ibuprofen ilaçlarını tavsiye ediyoruz. 

 

Hastalık neden 10 yaş altındakilere etki ediyor ?

Bu hastalığı bir çocuk ilk defa kaptığında “Tamam bir kere oldu bağışıklık kazandı, bir daha olmaz.” diyemiyoruz. Çünkü bu virüs birçok alt tipi olduğu için vücuda sürekli yeni bir virüs girebilir. Çocukluk çağında bu virüsün birçok alt dalını vücuduna almış olan bir insan büyüdüğünde çoktan bağışıklık kazandığı için yetişkinleri çok nadir etkilemektedir.

 

Günümüzde hala net bir tedavisi olmayan el-ayak ağız hastalığı hala birçok çocukta görülmektedir. Belirtileri diğer hastalıklarla aynı gibi görünse de döküntüler sayesinde hastalığı daha kolay tanı konulabiliyor. Dikkat edilip, tedavinin takibi yapılmazsa hastalığın sonu ölümcül bile olabilmekte.

 

Haber: Çağla Kaya

 

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00