Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


ÇOCUKLARIN KENDİNİ İFADE ETME BİÇİMİ: OYUN TERAPİSİ

15.11.2022
Sağlık

 

Her insan dönem dönem belli başlı sorunlar yaşayabilir. Bu sorunlar beden sağlığıyla  ya da  ruh sağlığıyla alakalı olabilir. Bazen yaşadığımız sorunları kendi çabalarımızla atlatamaz ve bir uzmana danışmak isteriz. Yetişkin bireyler davranışlarının farkına varabilir. Peki ya çocuklar? Çocuklar kendilerini yetişkin bireyler gibi ifade etmekte güçlük, duygularını anlamlandırma konusunda zorluk çekebilir. Böyle durumlarda çocukların davranışlarının farkına varmak kimi zaman ailenin kimi zaman öğretmenlerin görevi oluyor. 

Aydın’da çalışmalarını sürdüren Psikolog Barış Sümer, çocukların davranışlarının çözümlenmesinde kullanılan oyun terapisi yöntemini bizler için anlattı. 

 

Davranışların anlamlandırılmasında ve çözülmesinde etkili bir yöntem 

Barış Sümer, çocukların davranışlarına ve oyun terapisinin davranışlarla bağlantısına değinerek, “Çocukların çeşitli davranışlarının birçok sebebi olabilir. Oyun terapisi, bu davranışların sebebini öğrenmek ve çözüme kavuşturmak için çocukların en sevdiği aktivitenin kullanıldığı bir tedavi sürecidir” dedi. Sümer oyun terapisini, “En basit tabirle, çocuğun yaşadığı içsel ya da dışsal sebeplere bağlı zorlanmaları oyun ile anlatmasıdır. Çocuklar yetişkinler gibi duygularını net bir şekilde ifade edemezler. Onlar birçok farklı eylemde bulunarak duygularını bizlere anlatmaya çalışırlar. 2-11 yaş aralığında her çocuğa uygulanabilen oyun terapisi, özellikle 3-6 yaş arasında daha çok tercih edilir. Oyun terapisinde çalışılacak konular öfke problemleri, özgüven problemleri, davranış problemleri, altına kaçırma durumu, hayal kırıklığı, anne-baba-çocuk ilişkisine bağlı sorunlardır. Tüm bu konuları oyun terapisi yöntemi ile çözüme kavuşturabiliyoruz.” sözleriyle açıkladı.

 

“Şımarıklık deyip geçmemek lazım.”

Bilinçli ebeveyn olmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Sümer, “Oyun terapisine ihtiyaç duyulması için birçok sebep olabilir. Bunu birkaç sebebe indirgeyemeyiz. Her ihtiyaç kişiye özeldir. Genel olarak aile içi sebepler, akranlarıyla iletişimi, öğretmenlerinin tutumu, sonradan kazanılmış istenmeyen davranışlar ve bunlar gibi birçok neden oyun terapisine ihtiyaç duyulmasına sebep olur. Bunun tespiti için her kurumda bir psikolog olması gerekir ama maalesef her kurumda bulunmuyor. Biz bir çocuğun oyun terapisine ihtiyacı olup olmadığını anlamak için öncelikle ailesinden ve öğretmenlerinden bir değerlendirme alıyoruz. Sonrasında çocukla beraber yaptığımız analizlerle sorunu anlamaya çalışıyoruz” diye ekledi.  

Psikolog ile görüşmenin ve destek almanın toplumsal olarak kabul görmesinin zorluğuna değinen Sümer, “Ülkemizde aileler çocuklarının sorunlarını genellikle şımarıklık olarak nitelendirip bir uzmanla görüşmeyi talep etmiyorlar. Bu durum günümüzde ebeveynlerin bilinçlenmesi ile daha kolay olsa da statüleri gereği “çocuğum psikoloğa gidiyor” düşüncesini kendilerine yakıştıramıyorlar. Burada önemli olan çocuğun ruh sağlığı ve gelişimi olduğu için yanlış bir yaklaşımdır. Çocukların yaşadığı problemlerin büyük bir çoğunluğu aile tutumlarıyla doğrudan ilişkilendirilebilir. Bu sebeple bizler çalışmalarımızı aileyle beraber gerçekleştiriyoruz. Burada önemli olan nokta, ailenin çocuğa olan tutumunu değiştirmektir. Çocuğa verdiğimiz yönergelerin yetişkin versiyonunu da ailelere veriyoruz. Sorunu temelden çözmek için çabalıyoruz. Aile psikologla ne kadar işbirliği yaparsa sorunu çözmek o kadar kolay olur “ diyerek ailenin bu süreçteki etkisine değindi. 

 

Oyun terapisinin kazanımları 

Oyun terapisini diğer terapi yöntemlerinden farklı kılan bir detay ise çocuklara kattığı kazanımlar. Bu kazanımları Sümer, “En önemlisi sorunlarla baş etme, çözüm üretme, kendini ifade etme becerileri kazandırır. Ayrıca çocukların akran ilişkilerini geliştirmesinde ve sosyal gruplara katılım anlamında özgüven gelişimini sağlar “ diyerek aktardı. Sümer ayrıca, terapide genel anlamda iki yöntem kullanıldığından bahsederek konuyu, “Oyun terapisinde iki temel yöntem vardır. Yönlendirilmemiş ve yönlendirilmiş teknikler. Yönlendirilmiş teknik daha çok psikoloğun da aktif olduğu bir teknikken yönlendirilmemiş teknikte çocuğun kendi oyununu kurması ve oyunun gözlemlenmesi ile ilerler. Oyun terapisinde bir diğer önemli nokta ise çocukla psikolog arasında kurulan güven bağıdır. Bu bağ kurulduktan sonra hangi yöntem izlenirse izlensin sorunun yarısı çözülmüş demektir” sözleriyle anlattı. 

 

“Doğru adres psikolog”

Barış Sümer sözlerini, “İnsan psikolojisinin bu alanda eğitim almış kişilere emanet edilmesi gerekmektedir. Çocuklarınız için bir terapi almayı düşünüyorsanız doğru adres mutlaka psikologtur. Oyun terapisi almak için kime başvurursanız başvurun mutlaka psikolog olduğundan emin olmanız gerekir. Çocuk gelişimi uzmanları, sosyologlar, felsefeciler, yaşam koçları değil. Kesinlikle psikologdan alınması gereken bir terapidir. Psikologlar eğitim hayatlarında oyun terapisi ile ilgili dersler görmektedir. Sonrasında ise kendilerini bu alanda geliştirmek isterlerse farklı kurumlardan eğitim almaya devam ediyorlar. Başvurduğunuz kişinin psikoloji diplomasını sorun. Bunun yanlış bir tarafı yok” diyerek tamamladı. 

 

Çocuk olmanın en keyifli yanı oynanan oyunlardır. Yetişkinler olarak bizlere düşen görev, bu oyunların çocukların kendini anlatma biçimi olduğunu unutmamaktır. Kendisini en doğal ortamında, oyununda anlatan çocuklara farklı bir bakış açısıyla bakmayı öğrenmemiz dileğiyle...

 

Haber: Merve Doğan

 

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

HAMUR YAĞI MUCİZESİ

Zeytinyağı mucizesini bilmeyen yoktur. Kalp ve damar sağlığı başta olmak ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00