Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


ÇOCUKLARI NE KADAR ANLIYORUZ?

05.01.2023
Sağlık

 

Çocuklar hepimiz için değerlidir. Onların sağlıklı olmasını, iyi eğitim almasını, başarılı olmasını isteriz. Tabii ki istemek yetmiyor. Kişisel gelişimleri için sadece okul eğitimi yeterli oluyor mu? Çocuklarımızın psikolojik durumu ve ruh hâli hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? Bu konuyu Psikolog Semanur Erbaş ve Çocuk Gelişim Uzmanı Funda Kılıç ile birlikte inceleyeceğiz.

 

Çoğumuz çocuklarımızın ruh sağlığının beden sağlığı kadar önemli olduğunun farkında değiliz. Çocukların olaylara tepkilerini, jest ve mimiklerini çoğu zaman davranışlarını bile dikkate almayız. Ancak çocukların tavırları psikolojilerinin bir yansımasıdır. Ebeveynlerin bilgisizliği ve dikkatsizliği ne yazık ki bir çocuğun hayatını etkillesinin yanı sıra, ileride onun yetiştireceği çocukların da hayatını etkilemektedir.

 

Çocuklarınızın davranışlarını gözlemleyin

Dışarıdan bakıldığında fiziki hiçbir problem görülmeyen çocuklarda kendisini olağan dışı bir durumda nasıl regüle edeceğini bilememe durumunun mümkün olduğunu ifade eden Psikolog Erbaş, “Örneğin bulunduğu ortama yabancı biri geldiğinde saç ve tırnakla oynama eğilimi ya da o an en kolay gelen şey olan çığlık atma eylemini gerçekleştirebilir. Ya da dışarıdan sorunsuz gözükmesine rağmen oldukça yaygın olan DEHB, yani dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu hastalığına sahip olabilir. Bunu anlamanın en basit yolu yine çocuğunuzu gözlemlemenizdir. Oturmakta zorlanma, dürtüsel davranışlar göstermeleri, hatta sevdikleri aktivitelerde bile kolayca sıkılıp düşünmeden hareket etmeleri DEHB belirtisi olabilir.” dedi.

 

Nedir bu DEHB?

Psikolog Erbaş DEHB’i şöyle tanımladı: “Genellikle bilinç altında kalan zihinsel ya da fiziksel sağlık durumunun belirtisi diyebiliriz. Hiperaktivite ile ilişkilidir, ana koşullarından biri ise dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğudur. DEHB dikkatsiz, dürtü ile hareket etme ve aşırı hareketliliğe neden olur. Genellikle küçük yaşlarda teşhis edilip bununla birlikte bazı insanlarda yetişkin yaşlarda da teşhis konulabilmektedir. Tedavisi olmayan bir hastalık değildir. En iyi sonuç için erken teşhis ve tedavi önem taşımaktadır.”

 

Özellikle çocuklarda Ergoterapi önemli

Çocuklarda başta otizm, epilepsi ve hiperaktivite gibi psikolojik hastalıkların tedavisinde  kullanılan ergoterapinin önemine değinen Çocuk Gelişim Uzmanı Funda Kılıç ise “Bazı çocuklar çimlere, toprağa yalın ayak basamaz, yemek yiyemez ya da şeftali, kivi gibi tüylü meyvelere dokunamazlar. Bu gibi durumlar özellikle son zamanlarda oldukça artmış durumda. Bu sorunlarla ilgilenen alan ergoterapi birimidir. Ergoterapi sağlık birimlerinin yakın tarihte açtığı yeni bir bölümdür.” diye konuştu. 

 

Dikkat eksikliği, odaklanma sorunu için de başvuran danışanlarının olduğunu söyleyen Kılıç, hekim olmadıkları için teşhis koyamadıklarını belirtti. Teşhis konulmayan hastalara WISC4 ya da CAS Testi uyguladıklarını belirten Kılıç, bu testlerle birlikte çocukların dikkat eksikliğinin hangi seviyede olduğunu ya da desteklenmesi gereken alanları tespit edip farklı testler uyguladıklarını söyledi. Testin sonucuna göre yaşlarına ve aktif oldukları alana göre çalışma programı hazırladıklarından bahseden Kılıç, “Bu program ile birlikte 2-4 aylık disleksi ve otizmde 1 yılı aşkın sürelerde çalışma programı çıkarıyoruz.” ifadelerini kullandı.

 

Çocuğunuzun davranışlarındaki farklılıkları görmezden gelmek yerine erken teşhis için profesyonel yardım almak önem taşıyor. “Çocuktur yapar, biraz büyüsün, olgunlaşır” diye düşünmemek gerekiyor. Çocukların davranışları, hareketleri olağan dışı ise bu durum bir problem olduğunu göstermektedir. Erken tanı tedavi sürecini hızlandırıp daha kötü durumların meydana gelmesine engel olacaktır. Çocuklarınızı çekinmeden psikoloğa götürmemiz ve profesyonel yardım almamız gerekiyor

 

Haber & Fotoğraf: Burak Aybattı

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00