Herkesin içinde bir motosiklet tutkusu saklı; kimisi sadece seyreder, kimisi ise yaşam tarzı haline getirir. Kentimizde motosikletin keyif dolu dünyasına adım atan Aydın Türk Chopper Motosiklet Kulübü ile motosiklet tutkusu üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.
Aydın’da çarşamba günleri, kulüp başkanı Tolga Kuruüzümcü önderliğinde Atatürk Kent Meydanı'nda toplanan chopper tutkunları burada insanların sorularını yanıtlıyor, motosiklet kültürünü paylaşıyor ve motosikletle fotoğraf çekilmek isteyenlere kapılarını açıyorlar. Kentin kalbinde toplanma amaçlarını aktaran Kuruüzümcü, ‘‘Amacımız, halkın bizi daha yakından tanımasını sağlamak ve önyargılarını yıkmak.’’ dedi. Görünüşleri sebebiyle insanların kendilerine karşı önyargılara sahip olabileceğini aktaran Kuruüzümcü, insanların bu kültürü daha yakından tanımalarına ortam yaratmak için çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde aktif rol aldıklarını ve benimsedikleri kültürü doğru aktarabilmek adına her çarşamba bir araya geldiklerini belirtti.
Çete değil aile
Gerek giyimleri sebebiyle gerekse Amerikan dizi ve filmlerinin etkisiyle insanlarda çete imajı oluştuğuna ve insanların çekimser yaklaştığına değinen Kuruüzümcü, düşünülenin tam aksine bir aile olduklarını ve bu ailenin bir mensubu olmaktan gurur duyduğunu belirtti. Kuruüzümcü, "Bu ailenin içerisinde halktan insanlar bulunuyor. Asker, polis, avukat, öğretmen gibi sokakta yürürken gördüğünüz insanlar, motosikletin üstüne bindiklerinde o tanıdığınız siyah deri ceketli ve kasklı insanlara dönüşüyorlar." dedi. Aileye katılmak isteyen herkesin deri ceket giyemediğini belirten Kuruüzümcü, bu ritüelin bir hiyerarşi içerisinde basamakları olduğunu belirtti. Aileye katılmak isteyenlerin, Chopper sahibi olmanın ötesinde bazı gereksinimlere ve eğitimlere tabi tutulduğunu ifade eden Kuruüzümcü, bu durumu aile olmanın yapı taşlarından biri olarak görüyor. Kulüp disiplin sorumlusu Abdullah Özkan, “Ailemizin her bir mensubunun sadece Aydın'daki üyelerimizle değil, Türkiye genelindeki tüm kulüp üyelerimizle bir kardeşlik kurduğunu ifade ediyor.”dedi. Özkan, "Her türlü sorun ve isteği, farklı şehirdeki kardeşlerimiz tarafından dert edinilir ve çözüm bulunmaya çalışılır. Farklı bir şehirden bir dükkan satın almak istemiştim. Oradaki chopper motor kulübü kardeşlerimle iletişime geçtim. Dükkanın pazarlığından tutun devir işlemlerine kadar her konuda yardımcı oldular ve işimi kolaylaştırdılar. Bizim olayımız üyelik değil, aile olmak. Bu yelek üstündeyken Türkiye'nin her yerinde bir sürü kardeş ediniyorsunuz." dedi. Ayrıca her şehir kulübünün kendine ait özel bir rozetinin olduğunu belirten Özkan, rozet çeşitlendirmesini ise şöyle açıkladı: "Her ilin, o kente özel bir rozeti vardır ve bunu yeleğinde bulundurması zorunludur. Bu rozet dışında bir de seyahat rozetimiz bulunmaktadır. Bu rozet, kulüp gezileri ve ziyaretleri sırasında gidilen şehirleri temsil eden rozetlerdir ve üye yeleğine takılabilir." dedi. Eski yol kaptanı (seyahatleri ve güzergahları ayarlayan kişi) Emre Alkan ise şu sözlerle devam etti: "Kulübe dahil olup yelek giydikten sonra doldurduğunuz yıla göre rozetleriniz olur. 2, 5 veya 10 yıllık rozetler vardır. Doldurduğunuz yıla göre rozetlerinizi yeleğinize eklersiniz."
Ötekileştirmeyen, birleştiren: Din, Dil ve Irk Fark Etmez!
Ailede yer edinmek isteyenler için Kuruüzümcü çeşitli mesajlar vermektedir. Ona göre, siyasi görüş, dini inanç veya konuşulan dil önemli değil. Sadece 150 cc'lik bir chopper motor ve aile onayı gerekmektedir. Ayrıca, aile içinde bir Meksikalı üye de bulunmaktadır. Yelek giymek için motora sahip olmanın önemini vurgulayan Kuruüzümcü, yelek giymeyen ancak ailenin bir parçası olan insanların da bulunduğunu ifade etti. Kişi, adli sicil kaydı ile birlikte kulübe katılma isteğini yazılı olarak bildirdikten sonra tanıma ve tanışma sürecini tamamlar. Kulübün idari kadrosundan bir "koç" eşliğinde çeşitli eğitimler alır. Bu durumu kulüp koçu Mehmet Cirit, “Eğitim sürecini ve belirli bir kilometre taşını doldurduktan sonra, yemin merasimi sonrasında ‘‘çaylak’’ ünvanı ve yelek giymeye hak kazanılır. Bu eğitim süreçleri içerisinde seyahat düzeni ve çeşitli yol sinyallerinin öğretilmesi dışında aile üyelerinin kişi hakkında ki düşünceleri de önemlidir. Motor sahibi olmayan ancak kulübün bir parçası olmak isteyen kişiler ‘‘destekçi’’ olarak ailenin menfaati için ellerinden geleni yapabilirler, ancak yelek giyme hakkına sahip değillerdir.” sözleriyle açıkladı. Kuruüzümcü, “İdari kadro içerisinde başkan, koordinasyon sorumlusu, koç, yol kaptanı, sayman ve disiplin birimleri bulunmaktadır. Bu kişiler, kulübün işleyişini düzenleyerek etkinliklerin planlanmasını ve gerektiğinde çeşitli cezalandırmaların uygulanmasını denetlerler.” dedi. Kulüp üyesi Ali Can Özen bu durumu şu sözlerle aktardı: “Klüp üyesi herkes, bu durumu kabullenmek zorundadır. Chopper tarzı motor, her ne kadar bir yaşam tarzı olsa da, trafik içinde her şeyle karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden gerekli tüm ekipmanları eksiksiz şekilde giyinmek zorundadır. Yaptığım kazada kaskım olmasaydı, şu an burada olamazdım. Ekipmanlar hayat kurtarır. Bu kurala uyulmaması durumunda kişiye gerekli cezai yaptırımlar uygulanır. Sorumsuz davranışın devamı halinde ise kişinin klüple ilişkisi kesilir. Bu olayı da kimse yaşamak istemez; aileden biri olmak için emek, zaman harcanıyor. Bu güzel aileden kimse kolay kolay gitmek istemez.”
Aydın halkı ve polisleri tarafından sevilen ve sayılan bir kulübüz
Kask takmanın ve koruyucu ekipmanların önemini vurgulayan Kuruüzümcü, hiçbir kulüp üyesinin kask ve gerekli ekipmanları olmadan motosiklete binemeyeceğini ve aksi bir hal tespit edildiği takdirde kişilere gerekli cezai yaptırımların uygulanacağını belirtti. Trafikte motor sürücülerinin her türlü tehlikeye açık olduğunu ifade eden Kuruüzümcü, “Bu tehlikelerden korunmak istiyorsanız ekipmanları kullanmak zorundasınız. Ekipmanların öneminden asla taviz verilmemeli. Ekipmanların önemini tüm motor sürücülerine, aktarabilmek adına bazı üyelerimiz, polis kontrol noktalarında polis ile birlikte diğer motorculara kask ve ekipman uyarılarında bulundu.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Söyleşi ve kulüp evi gezisi için tüm yetkili ve üyelere şükranlarımızı sunarız.
Haber: Süleyman Aybars Gökçe
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...