Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


CANLININ CANSIZ HALİ

13.05.2023
Bilim ve Teknoloji

 

Geçmişten günümüze dek yaşam çeşitliliğini sürdüren biyoçeşitlilik, hayatın sürmesi için gerekli olan yaşam destek sürecinin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesinin en büyük etkenlerindendir. Sadece insanlar için önemli olmayan biyoçeşitlilik, doğanın ve diğer canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için büyük önem taşımaktadır. Bu önemi insanlara anlatmak ve göstermek için Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi kapılarını insanlara açıyor. 

 

Erzurum Atatürk Üniversitesi’nin “Vizyon Projeleri” adı altında 2018 yılında çalışmalarına başlanan ve hala çalışmaları süren Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi, binlerce tür ve biyoçeşitlilik koleksiyonunu bünyesinde barındırıyor. Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi’nin kurucusu ve aynı zamanda müdürü olan Prof. Dr. Levent Gültekin, müzenin ortaya çıkış sürecini ve amaçlarının ne olduğunu bizlere anlattı.

 

Müzede 250 bin hayvan ve bitki örneği var  

Erzurum Atatürk Üniversitesi bünyesinde bulunan Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi’nde, milyonlarca yıl önce yaşamış dinozor replika koleksiyonların yanında sadece mikroskopla görülebilen türler de yer alıyor. Müze Müdürü Prof. Dr. Levent Gültekin, “Müzemizde araştırmacılar için hazırlanan binlerce hayvan ve bitki örnekleri bulunuyor. Bu örnekleri daha da arttırmak için çalışıyoruz. 10 bin tür ve 250 bin örnekten oluşan koleksiyonumuz bulunuyor. Bunların içerisinde bitki, böcek, kuş, balık, memeli hayvan ve fosil gibi birçok çeşit bulunuyor.” dedi. Türkiye’nin biyoçeşitlilik anlamında en zengin müzesi olma yolunda olduklarını belirten Gültekin, “Müzemiz bitme aşamasında. Binlerce canlı türünü müzemizde bulunduruyoruz. Bittiğinde de bunların daha fazlasına yer vereceğiz. Müzemiz bitmeden, özellikle öğrenciler tarafından yoğun ilgi gördü. Tamamlandığı zaman bu ilginin daha fazlasını bekliyoruz. Hem üniversitemiz hem de şehrimiz için müzemiz büyük önem taşıyor.” diye konuştu.

 

Uluslararası standartlarına bir müze 

Biyoçeşitlilik alanında bir araştırma merkezi olarak hizmet vereceklerini söyleyen Gültekin, hedeflerinin Türkiye’de üst düzey bir müze olmak istediklerini belirtti. Gültekin, “Türkiye’deki ulusal biyoçeşitlilik raporlarına baktığımızda, bu çeşitlilik yaklaşık 31 bin türe tekabül etmekte. Biz de şu anda Türkiye'nin biyoçeşitlilik türlerinin üçte birine sahibiz. Temel hedefimiz, ülkemizin bu yöndeki biyolojik varlıklarını ortaya çıkarıp, insanlara tanıtıp, korunması gerektiğini göstermek ve anlatmak.” dedi. Modern bir proje gerçekleştirip, bilimin toplumla paylaşıldığı bir platform oluşturmak istediklerini dile getiren Gültekin, sözlerine şöyle devam etti: “Müze bünyesinde Atatürk Üniversitesi’nin 65 yıllık geçmişine dayalı, bizim de özel çalışma ve gayretlerimizle bir araya getirdiğimiz binlerce biyoçeşitlilik türünü barındırıyoruz. Türlerin tanımlanması ve isimlendirilmesiyle, bu türleri bilime ve topluma kazandırarak koruma altına almak, hedeflerimizden biri.” 

 

“Ülkemiz biyoçeşitlilik bakımından çok zengin”

Türkiye’deki biyoçeşitliliği ortaya çıkarmaya çalıştıklarını kaydeden Gültekin, bunun yanında Türkiye’de olmayan türleri de ortaya çıkarmak istediklerini söyledi. Gültekin açıklamalarına şöyle devam etti: ”Biyoçeşitlilik içerisinde dünyada ve Türkiye’de kaç tane tür olduğunu, bu türlerin ekosistemdeki rollerinin neler olduğunu ve bu türlerin korunma statüleri gibi sorulara cevap verebilmek için dünyada ve Türkiye’deki biyoçeşitlilik durumunu ortaya çıkarmak gerekir. Başka yerlerde, ülkemizde olmayan türlerle de karşılaşıyoruz. Ülkemiz biyoçeşitlilik bakımından çok zengin.” 

 

Müze içerisinde en çok dinozor iskeletlerinin ilgi gördüğünü belirten Gültekin,”Dinozorlar Anadolu coğrafyasında yaşamamış canlılar. Dolayısıyla müzemizdeki örnekler, başka yerlere ait. Bunlar en ünlü türlerden. Biz de bu örnekleri topluma doğayı ve türleri tanıtma anlamında, insanları etkilemesi bakımından hazırladık.” ifadelerini kullandı.


Öğrencilerle birlikte müze çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Gültekin, amaçlarının öğrencilere hem biyoçeşitliliğin önemini göstermek hem de bu biyoçeşitliliği ilerleyen nesillere aktarmak olduğunu vurgulayarak sözlerini noktaladı.        

 

Haber & Fotoğraf: Ali Eren Değdaş

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

CUMHURİYET’İN İLK KADIN MUHTARI: GÜL ESİN

Mustafa Kemal Atatürk, her zaman Türk kadınını modern toplumun simgesi ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

TÜRKİYE'NİN İLK MATEMATİK MÜZESİ

Aydın'ın Efeler ilçesinde, Türkiye'nin ilk matematik müzesi olma özelliğine sahip ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00