Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Minder güreşini bilirsiniz. İki sporcu minder adı verilen platforma çıkar temel amacı, karşı tarafın iki omzunu birden mindere yapıştırıp tuş etmektir. Peki bir güreşçi maça çıkmadan önce ne gibi hazırlıklar yapar gelin okulumuzun Spor Bilimleri Fakültesi’nde Antrenörlük Eğitimi okuyan Muhammet Furkan Akçay’dan birlikte öğrenelim.

“10 yaşımdan beri güreşle uğraşıyorum.”
Antrenörlük eğitimi 3. sınıf öğrencisi olan Akçay, “10 yaşımdan beri güreşle uğraşıyorum, temel eğitimimi 3 aylık bir süreçle İzmir’de aldım. Ardından yaklaşık dört yıl kadar Samsun Güreş Eğitim Merkezi’nde eğitim gördüm. 4 sene sonunda Türkiye Şampiyonası’nda beni beğenen kulüpler arasında Şeker Fabrikası vardı ve bende yoluma onlarla devam ettim. Bunun için ise 2.5 yıl Ankara’da kaldım. Adnan Menderes Üniversitesi’ni kazanmamla birlikte oradan da taşındım ve üç senedir kendi antrenmanımı kendim yapıyorum.” dedi.

- Bu spora nasıl başladın?
“Benim güreşe yönelmemdeki asıl sebebim güreş antrenörü olan babamdır. Özellikle küçüklüğümde (3-10 yaş) oyunla karışık güreşmeyi öğreterek ve sık sık masajlarla, esnetmelerle bunu destekleyerek vücudumu güreş sporuna adapte etmiştir. Profesyonel olarak temel eğitime 11 yaşımda başladım.”

- Güreşin hayatında avantajı yada dezavantajı oldu mu?
“Güreş eğitim merkezlerinde yatılı olarak kalıyorduk. Bu sebepten dolayı ilk başlarda aileden ayrı kalmak dezavantajken hayatı erken yaşta öğrenip ayaklarımın üstünde durmayı yaşıtlarıma kıyasla daha çabuk öğrenmem benim için büyük bir avantajdır. Hayatımı da düzenlediğini fark ettim. İnsanları tanıdım, arkadaş çevrem genişledi nerdeyse Türkiye’nin her şehrinde arkadaşım var diyebilirim. Dezavantajlarından bir diğerine değinecek olursam çeşitli sakatlıklar yaşadım göğsümdeki sağ bağın kopması ve çeşitli kırıklar yaşamam bunlara örnek. Ayrıca antrenman şiddetinin fazla olması dolayısıyla gün içerisinde genel olarak yorgun oluyorum bu da okul hayatımı olumsuz etkiliyor.”

“Kendimi rakibimden güçlü görerek motive oluyorum.”
Akçay maç öncesi yapılan hazırlıkları, “Uzun vadede yapılan hazırlıklara bir sezon önceden başlanır ve maçtan son 2 haftaya kadar devam edilir. Bu süre boyunca eksik olduğun alana yoğunlaşılır. Kiminin kuvvet veya güç açısından eksikliği vardır, kiminin ise taktik ve teknik anlamda eksikliği vardır, bunlar çalışılır. Kısa vadeye örnek verecek olursak  ben 86 kilogram sıkletinde güreşiyorum maçlardan 1-2 ay önceye kadar  en azından 89-90 gelmem lazım ki maç gününe kadar  sıkletime düşüp rakiplerime göre daha kuvvetli olabileyim. Bu sayede rakiplerimle mücadele ederken avantaj kazanmış olurum. Maçın son dakikalarında yapılan hazırlıkta ise kaslarımızı ve eklemlerimizi ısıtmanın yanı sıra  psikolojik açıdan da hazırlıyoruz çoğunlukla bunu müzik dinleyerek yapıyorlar, ben ise kendimi motive ederek daha iyi hissettiğimden bu şekilde hazırlanıyorum kendimi rakibimden güçlü görerek motive oluyorum.” sözleriyle aktardı.

Bir güreşçi kolay yetişmiyor. Çocuk yaşında bu yola çıkan ve devam ettiren Furkan Akçay ve nice genç bu yolda başarıları için tüm güçleri ile mücadele ediyorlar.

Haber & Fotoğraf: Zeynep Sevinçer