Tamamen gönüllülük esasına dayalı, Aydın’a mahsus öğe ve izler taşıyan yerel dizinin çekimleri yayımlanacağı tarihe kadar hız kesmeden devam ediyor. Genç yönetmen Güngör Yorat ve dinamik oyuncu ekibi, kısıtlı imkanlarla da olsa Aydın’ın tanıtımına katkı sağlayabilmek için ellerinden geleni yapıyor.
YouTube üzerinden yayınlanması düşünülen projeye “Ege’nin Dibi” ismini veren Güngör Yorat, mizahi bir anlam taşıması için bu ismi tercih ettiğini ifade ediyor. 2022’nin Aralık ayında çıkacak olan dizi ilk etapta yedi bölümden oluşacak. Aydın’ın tanıtımını yine bu bölgeye has bir üslup ile gerçekleştirme amacında olan yönetmen Yorat, senaryosu tamamlanan projenin dikkat çekeceğine inanıyor. Durum komedisini aile teması üzerine oturtan ve Ege kültürü ile harmanlayıp seyirciye sunma amacında olan yönetmen, dizinin göreceği ilgiye bağlı olarak ilerleyen zamanlarda büyük platformlarda yer almak istediklerinin altını çiziyor.
“Maddi imkânsızlıklara rağmen oyuncular oldukça gayretli”
Oyunculara herhangi bir şekilde ücret ödenmemesine rağmen her birinin şevkle projeye devam ettiğini söyleyen Güngör Yorat, “Ailemden çok büyük destek alıyorum. Çevremdeki insanlarda destek oluyor. Şu an çekimlerini yaptığımız yer olan Yazıdere, annemin köyü mesela. Çekim esnasında kullanılan evler hep akraba ve komşularımızın evleridir. Olumlu anlamda geri dönüşler var. Oyuncular maddi kaygı taşımadan, kısıtlı imkânlara rağmen oldukça gayretli.” sözleriyle büyük paralara mâl edilmeden diziyi mizansen şekilde tamamlama gayretinde olduklarını dile getiriyor. Ege Bölgesi’ne özgü kılık, kıyafet ve ağız kültürünün hâkim olduğu dizinin çekimleri haftada 4-5 gün olacak şekilde sürdürülüyor.
“Ege’nin Dibi” projesine başlamadan önce yerel bir dizi çekmeye pek sıcak bakmadığını söyleyen Yorat, “Esasında ilk başta Ege dizisi çekmek istemiyordum çünkü çok klasikleşmişti. Genellikle Muğla ve çevresinde bu tarz çekimler yapılıyordu. Sonrasında ani bir karar aldım ve Aydın’ın taşıdığı özellikler ile bağdaştırabileceğim bu projeyi gerçekleştirmek istedim.” ifadesiyle dizinin çıkış noktasını işaret ediyor.
Maddi açıdan yaşanan güçlüğün aksine oyuncuların oldukça istekli olmasının nedeni sorulduğunda ise, “Çoğu zaten geçmişte tiyatro veya oyunculuk ile uğraşmış, işin içinde olan insanlar. Aralarında bu işi yapmayan çok az kişi var. Ekipteki oyuncuların ortak özelliği kendilerini bir yerlerde görmek istemeleridir. Geçmişte bazıları ajanslara oyuncu olma vaadiyle parasını kaptırmış. Haliyle güvenebilecekleri, tecrübe kazanabilecekleri bir projede yer almayı istiyorlar.” şeklinde yanıt veriyor. Ekipmandan yapıma, senaryodan yönetmenliğe kadar dizinin tüm yükünü Güngör Yorat sırtlanıyor.
“Oyuncular bilinçli ve sorumluluk sahibi”
Zaman zaman yaşanan güçlüklerin aksine proje ekibinde bulunan herkesin elinden gelenin fazlasını yaptığını vurgulayan yönetmen Güngör, “Kurgu, senaryo, yapım, kameramanlık gibi akla gelebilecek, oyunculuk dışında neredeyse tüm işleri benim yapmam gerekiyor. Bunların yanında bilinç sahibi oyuncularımız da sorumluluk alıyor. Maddi kaynağımız olmamasına rağmen herkes büyük bir inanç ile projeyi sürdürme gayesinde.” ifadeleriyle diziye olan inancının altını çiziyor. Oyunculardan Zelina Tekeş, Aylin Öztürk, Sülbiye Heper ve Bülent Sakman ise projenin gücüne inandıklarını söylüyor. Geçtiğimiz dönemlerde televizyonda yayınlanan ve reyting rekorlarına imza atan Çukur’da birlikte yer alan Zelina Tekeş ile Bülent Sakman, yerel unsurların diziye kattığı özelliklerden dolayı ‘‘Ege’nin Dibi’’ projesini büyük prodüksiyonlardan farklı tuttuklarını belirtiyor. Çeşitli tiyatro ve oyunlardan tecrübesi olan Aylin Öztürk ile Sülbiye Heper ise projenin geleceğine inandıkları için rol almayı kabul ettiklerini belirtiyor. Yönetmen Güngör Yorat’ın disiplin anlayışı ve enerjisine güvendiklerini ifade eden oyuncular, projeyi sonuna kadar götürme niyetinde olduklarını aktarıyor.
“Henüz yolun başındayım. Bu dizi ilerideki projelerim için mihenk taşı…”
“Ege’nin Dibi” karakterlerinin bazılarında, farklı dizilerde yer alan başrol oyuncularından esinlenmeler olduğunu ifade eden Yorat, senaryonun kendisine ait olduğunu söylüyor. Mesela başrol karakteri olan Ege’nin jest hareketleri, ‘Çukur’ dizisindeki Yamaç Koçovalı rolünden yerleştirilmiş. Yine aynı karakterin belirgin olan laçka tarzı hareketleri Can Yaman’ın oynadığı bazı rollerin özelliğini taşıyor. Diğer başrol karakterlerinden Uzay ise bir zamanlar televizyonda yayımlanmış olan ‘Kara Ekmek’ dizisindeki Asiye karakterinden izler taşıyor. Sadece belli başlı noktalarda esinleme yaptığını söyleyen Güngör Yorat, senaryonun tamamen kendisine ait olduğunu vurgulayarak bu hususa dikkat çekiyor. Karakter adlarının belirlenmesinde ise inisiyatif tamamen oyunculara bırakılmış. Rollere uygun, bağdaştırılabilecek isimler bu şekilde ortaya çıkmış. 26 yaşındaki genç yönetmen, 2015’den beri sektörde çaba sarf ettiğini ve ömrünün geri kalan kısmında bununla iç içe olacağının altını çiziyor. Projenin kendisi için taşıdığı önemi şu sözlerle açıklayan Yorat, “Henüz yolun başındayım. Bu dizi ilerideki projelerime yönelik mihenk taşı niteliğinde. Başında olduğum yolda gelişimime katkı sağlayacağını düşündüğüm 'Ege’nin Dibi' projesine olan inanç, şahsım ve dizi ekibim açısından tamdır.'' şeklindeki ifadesiyle kararlılığını ortaya koyuyor.
Haber & Fotoğraf: Erdem Karahan
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...