Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi


AYDIN’IN DOĞA HARİKASI: DİLEK YARIMADASI-BÜYÜK MENDERES DELTASI

24.04.2023
Seyahat

 

Türkiye’nin ve dünyanın güzide yerleri arasında gösterilen Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası,  biyolojik çeşitliliğiyle zengin bir tabiata sahiptir. Dünyada sadece altısı bu özel yerin sınırları içerisinde bulunan endemik bitki türlerine ev sahipliği yapan Milli Park, yeşil dokusu ve masmavi deniziyle Kuşadası’nın en uğrak noktalarından biridir. 27 bin 675 hektarlık büyüklüğe sahip olan ve her karış toprağı dikkatle korunması gereken bu yere, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı bölüm başkanı Prof. Dr. Bülent Deniz ve yine aynı fakültede görev yapan Bahçe Bitkileri Bölümü Süs Bitkileri Yetiştirme ve Islahı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr Uğur Şirin’in paylaştığı bilgiler ışığında farklı yönleriyle bakacağız.

 

Milli Park ve yakın çevresinin ekolojik yapısı, florası ve faunası konularında akademik çalışmaları bulunan Prof. Dr. Bülent Deniz ve Prof. Dr. Uğur Şirin, Dilek Yarımadası’nda bulunan Samson Dağları’nda yaptıkları saha çalışmasıyla bölge hakkında bilgi sahibidirler. Peyzaj uygulamalarında kullanılabilecek, doğal bitki örtüsünde yer alan bitkilerin tespiti için böyle bir çalışma yürüttüklerini söyleyen Prof. Dr. Bülent Deniz ve Prof. Dr. Uğur Şirin, bitkilerin tespit edilmesi ve bazılarının pratikte kullanılmasıyla hem çevreyle daha uyumlu hem de bakım maliyetlerinin daha düşük olduğu uygulamaların mümkün olabileceğini belirtiyor. Deniz, “Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası sınırları çok büyük bir alana sahiptir. Milli Park, Dilek Yarımadası ve Büyük Menderes Deltası olarak iki kısımdan oluşuyor. Dilek Yarımadası dediğimiz yer dağlık bir bölgeyken, Büyük Menderes Deltası olarak adlandırılan yer ise apayrı bir sulak alan ekosistemidir. Burası çok nadir ve önemli ekosistemlerin başında geliyor.” ifadeleriyle, mevcut alanın zengin bir habitat çeşitliliğine sahip olduğunu ortaya koyuyor.

 

“250 civarı kuş türünün yaşadığı Büyük Menderes Deltası çok hassas bir ekosisteme sahiptir”

Çeşitli kuş türlerinin burada yaşadığına ve ürediğine değinen Deniz, “Tepeli pelikan, flamingo, kızıl şahin, ak balıkçıl, yılan kartalı gibi farklı türden 250 civarı kuş türü burada kaydedildi. Delta, canlı çeşitliliği ve habitat değerleri açısından özellikle önem arz etmektedir. Değerli bir ekosistemden bahsediyoruz. Buradaki tür çeşitliliğine baktığımız zaman deltanın milli park için ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz.” diyerek, koruma altına alınan bölgenin bünyesinde bulunan delta ekosisteminin öneminden bahsediyor. Bölgenin delta olarak adlandırılmasından söz eden Deniz, “Büyük Menderes Nehri, 548 kilometrelik serüvenini Ege Denizi’ndeki bu noktada dökülerek sonlandırdığı için buraya delta deniliyor. Buradaki Karina ve Dil Gölü gibi lagünler çok değerli yerlerdir. Kuşların ve deniz canlıların bulunduğu özel birer habitat olan bu yerler, canlıların yaşamını sürdürebilmesi için korunmalıdır. Delta arazilerinin tarla olarak kullanıma açılması, bölgenin asıl sakinlerini tehlikeye atmaktadır.” şeklinde konuşarak deltanın geleceğindeki tehditi işaret ediyor.

 

‘‘Dilek Yarımadası farklı mikroiklim özelliğine sahip çok zengin bir bölgedir’’

Söz konusu toprakların kısa aralıklı mesafelerde farklı iklim özelliklerine sahip olduğundan bahseden Deniz, “Burayı değerli kılan bitkilerden birisi Macar Meşesi’dir. Bu bitki, bölgede görülmesi beklenen bir tür değil. Bunu sağlayan şey Milli Park’ın, Avrupa-Sibirya, İran-Turan ve Akdeniz flora bölgesi bitkilerinin bir arada görülebildiği nadir lokasyonlardan biri olmasıdır. Dilek Yarımadası, farklı mikroiklim özelliklerine sahip çok zengin bir bölgedir.” sözleriyle, bitki çeşitliliğindeki zenginliğin nedenini bildiriyor. Atlardan sürüngenlere, Kaya kartalından domuzlara kadar birçok hayvanın bölgenin sınırları içinde yaşadığını ifade eden Deniz, “Kontrolsüz kullanım, bu alanın geleceğini olumsuz etkileyebilir. Kızılçam ağaçlarının geniş bir yere yayıldığı bölgede, çıkabilecek herhangi bir yangın, müdahaleyi zorlaştıracaktır. İnsanların bilinçsiz şekilde kullanımına sunulması Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltasını büyük bir tehditle karşı karşıya bırakmaktadır.” diyerek, gerekli önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yapıyor.

“Parmak ucuyla basılması gereken bu yer, titiz bir şekilde korunmalıdır”

Deniz’in ifadelerine göre, yaz sezonunda günübirlik turizm faaliyetleri için tercih edilen yerlerin başında gelen bu çevre, ziyaretçi yoğunluğundan dolayı kullanım baskısıyla karşılaşıyor. Bu olumsuz durumu, “Hassas ekosisteme sahip olan bölge, kullanım kapasitesinin üstünde insanın ziyaretine açılmamalıdır. Yasak olmasına rağmen kişilerin bilinçsizce yaptıkları mangallar, doğa harikası yerin yanıp kül olmasına sebebiyet verebilir.” şeklinde aktaran Deniz, muhafaza altına alınmış bölgenin iyi hazırlanmış bir yönetim planı çerçevesinde yönetilmesi gerektiğine değiniyor.

 

“Yasa dışı yollarla endemik bitki türlerinden örnek toplayıp kaçırabiliyorlar”

Doğal bitki örtüsünde yer alan türlerin korunması ve tespiti için yaptıkları çalışmanın öneminden söz eden Şirin, “Doğal ortamdaki flora yapısını şehirlere taşıyarak, kuş ve böcek gibi canlıları insanların yaşam alanlarıyla buluşturmak, çalışmanın parametrelerinden birisiydi. Şehir dışındaki ekosistemle kentlerimizdeki ekosistem arasında köprü kurmak da çalışmanın bir diğer hedefleri arasındaydı.” sözleriyle, söz konusu çalışmanın, çok yönlü bir plan dahilinde ortaya çıktığını söylüyor. Samson Dağlarında bulunan doğal türlerin ülkemizdeki peyzaj uygulamalarında kullanımıyla ithalatın azaltılması, ekonomik anlamda değer taşıyan çalışmanın, diğer odak noktalarından birisi olarak karşımıza çıkıyor. Bölgeye  ait olan endemik bitki türlerin kaçırılma ihtimaline değinen Şirin, “Büyük bir alan olduğu için ziyaretçilerin takip edilmesi zor oluyor. Ancak ülkemizden yurt dışına yasa dışı bir şekilde götürülen bazı türlerin gümrük kapılarında yakalandığını biliyoruz. Yasa dışı yollarla endemik bitki türlerinden örnek toplayıp kaçırabiliyorlar. Bu tarz yasa dışı faaliyetlerin Dilek Yarımadası’nda yaşanmaması için etkili önlemlerin alınması gerekiyor.” ifadeleriyle, durumun ciddiyetini açığa çıkarıyor. Milli Park’ın, Anadolu’nun 3 farklı gen merkezini barındırması nedeniyle biyoçeşitlilik açısından sahip olduğu zenginliğin önemine dikkat çeken Şirin, “Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltasının içerdiği biyoçeşitlilik, çok zengin ve farklı unsurlar içeriyor. Biyoçeşitlilikteki zenginliğin yansımasını farklı habitatları barındırması nedeniyle Milli Park’ın tamamında görüyoruz.” diyerek bunu destekliyor.

 

“Kontrol mekanizmasının daha iyi bir şekilde denetlenmesi gerekiyor”

  Yüksek koruma değeri taşıyan yerin, doğal ve kültürel olarak tam anlamıyla muhafaza edilmesi gerektiğinin altını çizen Şirin, yapılaşmanın ve bilinçsiz davranışların, Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası’nın karşı karşıya kaldığı tehlikelerden olduğuna işaret ediyor. “Kontrol mekanizmasının daha iyi bir şekilde denetlenmesi gerekiyor, aksi takdirde değerli bir hazinenin gözlerimizin önünde yok olup gitmesini istemeyiz.” diye konuşan Şirin, bölgenin daha etkili önlemler ile korunması gerektiğinin üzerinde duruyor.

 

İlgili kurumların daha ciddi önlemler alması ve ziyaretçilerin bilinçlenmesi, benzerine zor rastlanan milli parklardan biri olan Dilek Yarımadası-Büyük Menderes Deltası’nı gelecek nesillere aktarabilmek için yeterli olacaktır.

 

Haber: Erdem Karahan

EN ÇOK OKUNANLAR

DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”

  Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...

TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’

Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...

HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI

  Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...

OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA

  Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...

TOPRAĞIN BİLİMİ PEDOLOJİ

  İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...

KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN

  Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...

HAMAMÖNÜ EVLERİ

Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...

SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN

  Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...

İNCİR BİR MEYVE Mİ ÇİÇEK Mİ?

  Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...

DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI

  Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü

Öğrenci Uygulama Haber Sitesi
+90 256 218 20 00