Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
İletişim Fakültesi / Gazetecilik Bölümü
Öğrenci Uygulama Haber Sitesi

Aydın Işıklı Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) kız yurdunda kalan Zeren Ertaş, 25 Ekim 2023 gecesi bindiği asansörün düşmesi sonucu hayatını kaybetti. Aydın İncirliova Belediyesi Zeren Ertaş’ın adını yaşatmak için Aydın’ın Efeler ilçesinde bulunan tren vagonunu İncirliova’ya getirerek, Zeren Ertaş Tren Kütüphanesi’ni faaliyete geçirdi.

İstanbul Kartal doğumlu olan Zeren Ertaş, 13 Mayıs 2004 tarihinde dünyaya gözlerini açtı. 2022 yılında girdiği üniversite sınavından istediği sonucu elde edemeyince 2023 yılında yeniden sınava girerek Aydın Adnan Menderes Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü’nü kazandı. Aydın’a gelerek Işıklı Güzelhisar KYK kız yurduna yerleşti. Kaldığı yurtta 26 Ekim 2023 tarihinde, gece bindiği yurt asansörünün arıza yapması sonucu hayatını kaybetti. Aydın İncirliova Belediyesi, Zeren Ertaş’ın adını yaşatmak için Aydın Efeler’de bulunan tren vagonunu İncirliova’ya getirerek Zeren Ertaş Tren Kütüphanesi’ni açtı. Kütüphane, Zeren Ertaş’ın ölüm yıldönümünde ailesinin de katılımı ile faaliyete geçti. Tüm bu süreci bizlere İncirliova Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü, İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’nde müdür olan ve aynı zamanda vagonun getirilme sürecini bizzat takip eden Didem Hatan, kütüphane personeli Serap Çobanoğlu, İncirliova Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Yasemin Özen Küçük ve Zeren Ertaş’ın annesi Serpil Ertaş anlattı.

“Kızımın en çok sevdiği şeydi kitap”

Kızının adına açılan tren kütüphanesinin açılma sürecini yakından takip ettiklerini söyleyen anne Ertaş, “Kızımı kaybettikten yaklaşık bir ay sonra İncirliova’da tren kütüphanesinin açılacağının, restorasyonun yapılacağının bilgisini aldık. Tabii ki bu bizi mutlu etti ama içimizde hep bir hüzünle Aydın’a gelip gitme korkusu vardı. Daha sonra eşim belediyeyle görüşme gerçekleştirdi. Sağ olsunlar fikirleri çok güzeldi. Zeren'in adının yine Aydın'da anılması, Aydın'ın bir ilçesinde Zeren'in hep orada yaşayacak olması bizi tabii ki çok mutlu etti. Yaklaşık 10-15 gün sonra Aydın'a gittik. Belediye başkanımızla görüştük. Belki ben hiç böyle bir olay olmasaydı Aydın’a gelmeyecektim, İncirliova’ya gitmeyecektim, o insanları tanıyamayacaktım ama benim kızım yine çok güzel şeylere vesile oldu. Sağ olsunlar çok güzel bir düşünceyle böyle bir işe başladılar. Biz yapım aşamasında da yine kimselerden habersiz, eşim ve oğlumla kütüphanenin ne aşamada olduğunu gidip iki defa kontrol ettik. Gördük, çok güzeldi. Her şey iyi düşünülmüştü. Daha sonra, açılışından yaklaşık bir ay önce belediyeden Yasemin Hanım'la iletişime geçtim. Onlar bana Zeren’e ait kitaplar varsa burada bir köşe hazırlayalım dediler. Hemen evden kızımın okuduğu kitaplardan bir kısmını hazırlayıp gönderdim ve açılışa bizleri de davet ettiler. Mutlulukla geleceğiz oraya dedik. Daha sonra açılış günü oraya gittiğimizde çok güzeldi. Her şey çok güzel düşünülmüş, çok güzel yapılmıştı. Kızımın köşesini görünce ailecek çok duygulandık. Sadece biz değil, orada bulunan herkes çok duygulandı. Amaç güzel bir şey içindi. Kitaplar vardı, benim kızımın en çok sevdiği şeydi kitap. Onun orada isminin anılması, kitapları oradaki çocukların okuması tabii ki bizleri çok mutlu edecek. Umarız ki en güzel şekilde korunur, halk kütüphaneyi güzel bir şekilde sahiplenir.” dedi.

“Kızımın evi diyorum oraya”

Öğrencilerin uğrak noktası olacağı için mutlu olduğuna değinen Serpil Ertaş, “Öğrenciler gelir orada bilgi alırlar, okurlar. Zeren ablaları için dua ederler. Bizim artık bundan sonraki tek beklentimiz bu olacak; kızımın isminin güzellikler içinde anılması. Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı da başka bir amaç için açılsaydı o kütüphane ama yine de  bu bizim mutluluğumuz.  Artık orada bizim bir evimiz var. Kızımın evi diyorum oraya. Orada kalacak o, orada yaşayacak. Gideceğiz, ziyaret edeceğiz. Belki buradan birçok tanıdığımı götüreceğim oraya göstermek için. Zaten kızım da, “Anne, Aydın'ın insanları çok sıcak, teyzeler çok tatlı, çok güzel konuşuyorlar” demişti bana. Gerçekten de öyleymiş. Çok güzel insanlarla karşılaştık. Dediğim gibi keşke böyle bir şey olmasaydı da başka türlü tanışsaydık herkesle ama maalesef olmadı. Herkese çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

“Kısa yol saatlerimizi aldı”

Süreci yakından takip eden Hatan, “Tren Efeler’den 5 Kasım’da İncirliova’ya getirildi. Çok zorlu yollarla getirildi. Çünkü Devlet Demiryolları’nın özel bir lowbeti vardı onunla getirilmeliydi ama yapamadık. Bizim de temin edebileceğimiz bir taşıma aracı olmadığı için iki tırla getirmeye karar verdik. Tek parça büyük vagon iki tırın sırtında geldi. Kısa yol saatlerimizi aldı. 5 Kasım sabah saat 9 da yola çıktı 6 Kasım sabah saat 8’ de İncirliova hangarına vardı.” ifadelerini kullandı. 

“Zeren kızımızın ismi artık İncirliova’da hep yaşayacak”

Fikrin ortaya çıkma sürecine değinen Hatan, “O treni gördüğüm zaman başkan ile konuşup alma fikrinde bulundum. Başkanımız da bu fikri kabul etti. Bu fikir konuşulduktan sonra KYK kız yurdundaki olay yaşandı ve Zeren kızımızı kaybettik. Bunun üzerine başkanımız Aytekin Kaya kütüphanenin isminin Zeren Ertaş konulmasını istedi. Bunun için çalışmalara başladık. Ailesi ile irtibat halindeydik. Onlar da bu fikir için çok mutlu olmuşlardı. Çalışmalar esnasında aileyi de davet ettik. Çalışmaları görmek için geldiler.” sözlerine ek olarak “Tren çok eskiydi ama orjinalliğini bozmak istemediğimiz için çok uğraştık. Amacımız oraya gelen herkesin özellikle çocukların dikkatini çekip kitaplara ilgi göstermeleri idi. Güzel de oldu. Umarım çocukların ilgi odağı olur. Zeren kızımızın ismi artık İncirliova’da hep yaşayacak.” dedi.

“Bağış yapılabiliyor”

Kütüphane personeli olan Çobanoğlu, “Kütüphanemizde her yaşa hitap eden kitaplarımız mevcut aynı zamanda bağış yapılabiliyor. Öğrenciler gelip burada ders çalışabiliyorlar. Dışarda da okuyabiliyorlar. İnsanlar çok seviyor bu kütüphaneyi, özellikle çocukların ilgisini çok çekiyor. Sevimli, şirin bir yer. Anlamı elbette daha kıymet veriyor. Özellikle Zeren’e ait anı köşesi çok güzel ve anlamlı.” şeklinde konuştu.

Kültür ve Sosyal İşler Müdürü olan Özen Küçük kütüphane hakkında, “Elim bir kazada evladımızı kaybettik. Onun anısını yaşatmak adına böyle güzel bir çalışma yaptık. Atıl vaziyetteki vagonu kullanmak istedik. Güzel bir proje oldu. Bizler keyif alarak çalışmaları yaptık. Eski bir vagondu, çok emek isteyen bir çalışma oldu. Üzerinde çok çalıştık çünkü eskiyi yenilemek daha zor. Açılışını yıl dönümüne bıraktık. İçerdeki çoğu kitap bağış yoluyla geldi. Özellikle çocuklar hayran kalıyor. İnsanlar faaliyete geçmesini sabırsızlıkla bekliyorlardı. Talep zaten vardı ve bu şekilde güzel bir proje ortaya çıktı. Özellikle orjinalliğinin bozulmaması için çok çaba gösterdik. Güzel bir çalışma oldu.” ifadelerinde bulundu.

Zeren Ertaş’ın isminin Aydın’da kitap dolu vagonda yaşamasında katkısı olan herkese ve bizlere bu kütüphane hakkında bilgi veren Serpil Ertaş, Serap Çobanoğlu, Yasemin Özen Küçük ve Didem Hatan’a teşekkür ederiz.

Haber: Kevser Dayan