M.Ö. 3000 yıllarına dayanan mazisiyle at arabası hayatımızda var olmaya devam ediyor. İlk önceleri öküz ve eşekler tarafından çekilen arabaların icadından 1000 yıl sonra çekilmesi için atlar kullanılmaya başlanmıştır. Geçmişten günümüze çeşitli renkler, motifler kullanılarak işlevselliğinin yanında göze de hitap eden taşıtlar olmuştur. Tür olarak da yaylı ve yaysız arabalar olarak da ikiye ayrılmaktadır. Yük ve insan taşımak için uzun yıllar seri bir şekilde kullanılsa da motorlu taşıtların icadıyla gözden düşmeye başlamıştır.
Bu araçlar tek beygir gücünde
At arabacılığının önemli merkezlerinden olan Manisa Akhisar’da hala çalışmaya devam eden Hasan Şimşek 1966 yılında doğmuş, 1976 yılından itibaren sanayide baba mesleğini icra etmeye başlamıştır. Bu işe öncelikle balyozculukla başlamış, eli yatkınlaştıkça at arabasına dair her şeyi öğrenmiş ve sevmiş. At arabacılığına dair herşeyi bilen Şimşek bu serüvenini bizlere anlatıyor; “Serüven demircide başlıyor, demir dövme ve lehimle arabanın iskeleti oluşturuluyor. Sonrasında ise işe tekerlekçi başlıyor. Tekerleklerde dişbudak ağacı kullanılıyor çünkü dişbudak ağacı yapı olarak kolay çürümeyen dayanıklı bir ağaçtır. Tekerleklerde demir yerine tahta kullanılma sebebi demirde yeteri kadar esneklik olmadığı için yollara uyum sağlayamamasıdır. Son dokunuş da ise arabanın iskeleti üzerine işlevselliği yönünden farklılık gösteren gövde ekleniyor ve zanaatkar farklı renkler ve motifler ekleyerek tüm sanatını arabanın üstüne yansıtıyor.”
Taşıttan bahçe dekorasyonuna
Hızlanan yaşam temposu ve motorlu taşıtların yarattığı trafikle at arabaları yollardan silindi. Şimşek, “İlk başladığım dönemde teknolojinin şu ana kıyasla gelişmemiş olması sebebiyle işlerim daha rövanştaydı. Zaman geçtikçe at arabalarına ilgi kaybolmaya başladı. Bizde 90’lı yıllarda minyatür at arabaları yapmaya başladık, bunun yanı sıra bahçelerde kullanılmak amacıyla at arabası tarzında dekoratif banklar,teker avizeler gibi bir çok şey yaptık. Aynı zamanda eski faytonları yenileme, sıfırdan yapma bakım tamirat işleriyle uğraşıyoruz. Faytonlar taşıt olmaktan ziyade artık kentlerin turistik aksesuarları haline geldiler.” diyerek faytonlar ve dekoratif at arabaları ürünleriyle sanatına devam etmeye çalıştığını bizlere anlatıyor.
Atlar arabasız kalıyor
Akhisar sanayisinde büyük bir kısma sahip at araba yapımı atölyeleri kapandı ya da demirci veyahut marangoz dükkanlarına döndü. Bu durumu Şimşek şu sözleriyle bizlere anlatıyor, “Ben usta olduktan sonra çıraklarım oldu hatta ilk yetiştirdiğim çırağın bir üst sokağımda dükkanı var ama zamanla çırak bulamaz oldum . Mesleğime ilgi giderek yok oldu. Artık insanlar sanayiye değil okullara gitmeye başladı , buna bir sözüm yok lakin zanaat ölüyor. Bu meslek bana babamdan yadigar kaldı yaşadığım sürece yapmaya devam edeceğim çünkü son temsilcilerinden biriyim.”
Haber & Fotoğraf: Şeyma Yavuz
DÜNYA ŞAMPİYONU MÜCAHİT KULAK: “DURMAK YOK, RİNGE DEVAM”
Dünya şampiyonluğu, spor dalında en iyi olanın taşıdığı prestij ve ...
TARİHE TANIKLIK EDEN MÜZE ‘‘ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ’’
Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi (Ulucanlar Cezaevi), 1925 ve 2006 yılları ...
HAYVAN DOSTLARIMIZDA KAN PARAZİTİ HASTALIĞI
Her canlı dönem dönem sağlık sorunları yaşamaktadır. Bu sağlık sorunlarının ...
OSMANLI’DAN GÜNÜMÜZE SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA
Osmanlı İmparatorluğu'nda sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürü, toplumun temel değerlerinden ...
İnsan ve diğer tüm canlıların hayatına devam edebilmesi için toprak ...
KADINLARIN VAZGEÇİLMEZ GİYSİSİ: KIRAS-FİSTAN
Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne ait birçok yerde yıllardır ...
Türkiye’nin birçok şehrinde birbirinden güzel evler bulunmaktadır. Peki ya Ankara’nın ...
SIK RASTLANIP AZ BİLİNEN HASTALIK: KURDEŞEN
Vücudumuzda bir bölge kaşındığı zaman hafife alır, kaşıyıp geçmesini bekleriz. ...
Aydın deyince aklımıza ilk incir, incir deyince de aklımıza ilk ...
DÜNDEN BUGÜNE: URLA SANAT SOKAĞI
Asıl adı Zafer Caddesi olan sokak, 2010 yılından sonra bir ...